Avusturya'da pazar günü yapılan seçimleri hiç tartışmasız bir şekilde aşırı sağ kazandı. Zira her ne kadar da aşırı sağcı faşist FPÖ ( Avusturya Özgürlük Partisi) % 26 oy oranı ile seçimlerde üçüncü olsa da seçimlerde % 31,5 oy oranı ile birinci olan ÖVP ve lideri Sebastian Kurz da söylemleri nedeniyle aşırı sağcı olarak nitelendirilmeyi hak ediyor. Dışişleri ve Uyum bakanı olarak görev yapan Sebastian Kurz'un geçtiğimiz yıllarda savunduğu sadece bir kaç söylem ve politikasını hatırlamak bile bu tespitin doğruluğunu ortaya koyacaktır.
Örneğin AB üyesi bir ülkenin Dışişleri bakanı olan Kurz "para karşılığında başını örten kadınların Saraybosna ve Priştina sokaklarında gezdiğini" iddia etmekten utanmamıştı. Diğer taraftan seçim sürecinde bir Yunan adasının hapishaneye çevrilerek Ege ve Akdeniz'de yakalanan mültecilerin bu adada enterne edilmesi ve sonrasında geldikleri ülkelere geri gönderilmelerini istemişti. Seçimlerden hemen önce aşırı sağ seçmene şirin görünmek için peçe yasağı tartışmasını gündeme getiren Kurz, Sosyal Demokrat Parti ve aşırı sağcı FPÖ'nün yardımıyla Avusturya'da peçenin yasaklanmasını yasalaştırmıştı. İşin komik tarafı dokuz milyon nüfusu olan Avusturya'da peçe takan kadın sayısının sadece yüz elli, evet yanlış okumadınız yüz elli olmasıydı. Kuran-ı Kerim'in resmi sadece tek bir Almanca tercümesinin olmasını talep etmesinden tutunda sokaklarda kuranı kerimin yasaklanmasının yasalaştırılmasına kadar akla ziyan ne kadar politika varsa Sebastian Kurz'un eseri.
Dolayısıyla eskiden Hristiyan demokrat bir parti olan ÖVP artık aşırı sağcı bir parti haline gelmiş durumdadır. Bu söylemler sayesinde ÖVP oylarını % 7,5 arttırırken diğer aşırı sağcı parti FPÖ ise % 5,5 arttırmış durumdadır. Böylece aşırı sağın Avusturya'da normalleşmesi bir tehlike olmaktan çıkarak bir realiteye dönüşmüş durumdadır. Bu durumun farkında olan sosyal demokrat SPÖ ise 1987 yılında Parti tüzüğüne aldığı aşırı sağcı FPÖ ile bir koalisyona girmemek konusundaki ilke kararını tüzüğünden çıkardı.
Seçimlerden sonra ortaya çıkan meclis aritmetiğinde ÖVP-FPÖ, ÖVP-SPÖ, SPÖ-FPÖ koalisyonları mümkün hale geldi. Hangi koalisyon seçeneği gerçekleşirse gerçekleşsin aşırı sağ ya ÖVP ya da FPÖ tarafından hükümette temsil edilecek. ÖVP ile FPÖ'nün koalisyon kurması ise Avusturya demokrasisi için kara bir leke olmanın ötesinde Avusturya'da yaşayan yabancılar, ama özelliklede Müslümanlar için hayatın daha da zorlaşacağı manasına gelmektedir. Bakalım insan haklarının yılmaz savunucusu AB bu rezalete nasıl bir tepki verecek, ya da hiç tepki verecek mi?
