Putin'in hocalarından Malezya'da ikamet eden Trinidad ve Tobago asıllı İmran Hüseyin Türklerin Rusya'ya ve Ortodoksluğa ezeli düşman olduklarını ve ebedi olarak onlardan nefret ettiklerini iddia ediyor. Buna mukabil onun teklifi ise Ortodoks -İslam yakınlaşması. Putin'in kanatları altında Batı ile mücadele. İstanbul'u ve Ayasofya'yı geri onlara iade etmek. Zira bu zat, Türklerin İstanbul'da işgalci sıfatıyla bulunduklarını ileri sürüyor. Aleksandr Dugin'in adamları arasında yer alıyor. Vakıa ise onu tekzip ediyor. Moskof'un Türk düşmanlığının haddi hesabı yok ve köklü ve derin olduğunda kuşku bulunmuyor. Bir iki gün arayla Ukrayna ile Yemen'de yaşanan Türk düşmanlığına dair iki gelişme bunu gösteriyor. İran ile Rus ortağı Husiler durduk yerde Sana'da Türk Şehitliğine saldırdılar. Belli ki hem sinsiler hem de hazımsızlar. Türk olan her şeyden nefret ediyorlar. Emperyalizmin kültürel sınırlarını inşa etmek için her yere sahte kabir diken Şiiler, mesele Türklere gelince kabirdekileri bile rahat bırakmıyor, kaldırıyorlar. Ecyad Kalesi'ne yapılan Vehhabi mimari saldırısına eşdeğer bir şekilde onlar da Türklerin manevi hatırasına saldırıyorlar. Güneyde Husi saldırısına mümasil kuzeyde de AP'nin haberine göre Ruslar kiliseleri özenle korurken, kollarken 12 Mart (2022) tarihinde kuşatma altındaki Mariupol (Meryem Ana Şehri) şehrinde Kanuni Sultan Süleyman Camii olarak bilinen 80 kişinin sığındığı mabede taarruzda bulundular. Kimileri bu haberi hafife alıyor ve ucuz bir propaganda aracı ve tekniği olduğunu ileri sürüyorlar. Suriyeli Muhammed Şahrur gibi Maksist zeminden İslam'ı ele alan, yorumlayan Cengiz Özakıncı da bunu yapmak için Rusların akıllarını yitirmiş olmaları gerektiğini savunuyor. Fiilen de alışkanlıklar geldiğinde akıl gider. Yoksa aklı başında kimsenin votka bağımlısı olmasını izah edemeyiz. Onlar da İslam sembolü görünce kırmızı görmüş boğa gibi saldırganlaşıyorlar. İçlerindeki kin daha büyüktür.
Canları yaktılar camileri yıktılar
Bunlar da düşmanlık bağımlısı olmuşlar. Rusların güney akrabaları olan Sırpların Bosna'da ne kadar cami yıktıklarını biliyoruz. Canları yaktılar camileri yıktılar. Putin'in Ortadoğu'daki siyasi ve stratejik akrabaları olan Nuseyriler de bölgenin adı konulmamış Sırpları olarak bolca cami yıktılar. Halep Emevi Camii bunun tipik misallerinden birisidir. Iraklı Şiiler ve arkasındaki İran da Irak'ta Sünni mabetlerine kastettiler ve yüzlerce camiyi yerle bir ettiler. IŞİD mensuplarının cami veya türbe yıkmaları gündemle geliyor da İran ya da yerli ortaklarının yaptıkları hiç gündem edilmiyor! Duyarlı hale gelmedikçe bu saldırıların önü alınamayacaktır. Elbette savaşlar mezhebi zemin üzerinden değil değerler üzerinden yürütülmelidir. Zulüm ve adalet gibi. Ne yaparsınız ki ne Putin'in ne de ortaklarının öyle bir derdi ve hesabı var! Bu durumda dikkatli olmak saldırgana değil saldırıya maruz kalanlara düşüyor. Tarihte kalmamalıyız ama tarihi de unutmamalıyız. Yoksa zulmün tekerrür etmesine hizmet etmiş oluruz.
Mariupol'da Kanuni Sultan Süleyman Camii'ne yönelik saldırıdan birkaç gün evvel Antalya'da üçlü bir toplantı vardı. Kuleba -Lavrov ile Çavuşoğlu üçlüsü arasında geçen Ukrayna'ya ilişkin toplantıda Filistin gibi mazlum coğrafyalar kuşağında yer alan Kırım Tatarları da gündeme geldi. Ukraynalı bir gazeteci Kırım Türklerinin Ruslarca kaçırıldığını sorması üzerine Lavrov dengesini kaybetti. Haklı sorular karşısında bocaladı, bunaldı ve burnundan soludu.
Ukrayna'da yaşayan 250'ye yakın Kırım Türkü, Rusya'nın saldırılarının ardından Türkiye'ye sığındı. Geçici olarak Edirne'de konaklayanların arasında 14 yıllık hayatına 2 göç sığdıran Evelina Kurtseitova da var. 2014 yılında Kırım'daki evini 2022 yılında da Ukrayna'daki evini terk etmek zorunda kaldı. Şimdi Türkiye'de göçmen. Aynen Filistinliler gibi çifte göç yaşıyor. Filistin'den Suriye'ye göçen Filistinliler ortak Esat-Putin saldırıları sonucu Türkiye'ye kaçmak zorunda kalmışlardı. Kırımlılar ile Filistinliler çifte kavrulmuş mazlumları temsil ediyorlar.
Bir başka coğrafyanın mağduru olan 26 yaşındaki Filistin asıllı Amerikalı model Gigi Hadid de Instagram hesabından yaptığı açıklamada kazancıyla "Ukrayna'daki savaşta zarar görenlere yardım edeceğini" ve "Filistin'de aynı şeyleri yaşayanları desteklemeyi sürdüreceğini" söyledi: "Siyasetin, ırkın, dinin ötesinde hepimiz birbirimizi kardeş olarak görelim. Günün sonunda savaşın bedelini liderler değil masum hayatlar ödüyor. Ukrayna'dan ellerinizi çekin. Filistin'den ellerinizi çekin. Barış. Barış. Barış."
Kuzeyde de bir Filistin dramı yaşanıyor. Bunun dini simetrileri de var. Putin, Ukrayna savaşına girmeden evvel vaftiz oldu. Onun ötesinde Kırım hem Tatarlar ve Türkler hem İsrail hem de Putin açısından önemli. Önemine önem katmak için Putin burasına bir de dini anlam atfediyor ve Kırım'ı, Tapınak Tepesi olarak adlandırıyor.
Putin Kırım'ı İsrail açsından kutsal olan Tapınak Tepesi (Temple Mount) ile bir tutuyor. İsrail gibi zulmüne ve yayılmacılığına anlam yüklüyor, dini anlam atfediyor. Almanya Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Kırım'ı, Kudüs'teki Tapınak Tepesi'yle bir tutmasını eleştirmiştir. Alman Bild gazetesine konuşan Leyen, Kırım'ı Kudüs'teki Tapınak Tepesi'ne benzetmesini, dikkati başka yöne çeken manevra olarak tanımlamıştır. Leyen, "Uluslararası hukukun ihlali, uluslararası hukukun ihlali olarak kalacak. Dikkati başka yana çeken hiçbir manevra işe yaramaz" diye konuşmuştur.
Rusya Federal Konseyi'ndeki bir konuşmasında Putin, konuşmasına Kırım konusuyla başlayarak Kırım ilhakının yasal bir eylem olduğunu ve yarımadanın Rusya için kutsal anlam taşıdığını belirtti. Kırım ilhakının çok önemli olduğunu söyleyen Putin, "Orada bizim insanlarımız yaşıyor ve o toprak, stratejik önem taşıyor" ifadesini kullandı. Kudüs'teki Tapınak Tepesi'nin Müslümanlar ve Yahudiler için büyük önem taşıdığı gibi, Kırım'ın Rusya için aynı şekilde medeni ve kutsal önem taşıdığını ileri süren Putin, "Bundan sonra Kırım'a ancak böyle davranacağız" diye konuşmasını noktalamıştır.
Kısaca, Putin'in de Tapınak Tepesi ve tali olarak Kırım Türklerinden ve Kırımlılardan teşekkül eden Filistinlileri de bulunuyor.
Mustafa Özcan