Bu yıl Ramazan yılın en uzun ve sıcak günlere denk geliyor. Tutması bir bakımdan zor ve meşakkatli ancak kesinlikle daha bir zevkli ve bizim için yararlarla dolu olarak geldi. Bugün inşallah orucun ilkini tutacağız.
Ramazan'da orucu elbette Rabbimizin rızasını kazanmak için tutarız. Ancak Peygamberimizin, "Oruç tut sıhhat bul" hadisinde buyurduğu gibi sağlık da kazanırız. İftar ve sahurda aşırı değil normal ölçüde yiyenler daha sağlıklı ve zinde olduklarını bizzat hissedeceklerdir.
Aslında oruç, kendimizle ve insani yönlerimizle yeniden bağlantıya geçmemizi sağlayabilir. Kilo vermenin, uzun ve sağlıklı hayat sürmenin ve kendini iyi hissetmenin yollarından biri oruçtur. Bütün dünyada oruç klinikleri vardır ve önemli sağlıkçılar sağlık kazanma metotları arasında muhakkak oruçtan söz ederler.
Günümüzde yemek neredeyse çılgınlık halini almıştır. Sürekli bir şeyler yiyoruz. Günde üç öğün yemekten vazgeçmediğimiz gibi aralarda sık atıştırıyoruz: Sütlü kahve içiyor, bisküviyi ağzımıza atıyor, çekirdek veya kuru yemiş, cips ya da patates kızartması yiyoruz. Meyve veya meyve suları, kolalar ikram edilince geri çeviremiyoruz. Arada yenilen ve içilenler, ana öğünde yenilenleri de maalesef ki azaltmıyor.
Üstelik bunları ihtiyacımız olmadan, acıkmadan yiyor veya içiyoruz. Zaten elimizin altındalar ve aradığımızda kolaylıkla atıştıracak bir şeyler bulabiliyoruz. Nerdeyse otomatik olmuş, alışkanlık haline getirmişiz.
Sonra bir de bunlara hareketsizlik ve egzersiz eksikliği eklenince beslenme bozukluklarından, obeziteden, hantallıktan, fazla uyku veya uyuklamaktan, diyabetten ve daha birçok hastalıktan yakınıyoruz. Üstelik bir de bunlara medeniyet hastalıkları demişiz.
Çare ise ramazan orucundan geçiyor. Oruç, yeme alışkanlıklarımıza radikal bir düzenleme sağlıyor, rastgele yememizi önlüyor. En başta açlığın bile korkulacak, tahammül edilemeyecek bir durum olmadığını üstelik günler uzun ve hava sıcak olduğunda bile öğretiyor.
Orucun bazı faydalarına gelince;
Oruç tutma dikkatimizi zannedildiği gibi dağıtmaz, aksine zihnimizi ve duyularımızı keskinleştirir ve berraklaştırır.
Oruca bedenimiz kolaylıkla uyum sağlar, ağır olmayan egzersizlerde problem yaşanmaz.
Oruç tutmakla kilo kaybederiz, bedenimiz forma girer.
Kansere yakalanma riskini düşürür.
Pankreas bezimizi dinlendiririz. Böylelikle diyabet, şişmanlık, kalp hastalığına tutulma ihtimali düşer. Beynimiz korunur yani Alzheimer riski azalır.
Stres karşısında sayısız onarım geni tetiklenir.
Şişkinlikten kıvranmak ve yemek sonrası sersemliği yaşamak yerine keyifli bir hafifliğin tadını çıkarırız.
Enerjimiz azalmadığının aksine yükselir, duygusal açıdan kendimizi daha iyi hissederiz.
Sabrımız ve irademiz güçlenir. Orucu açarken nimetlerin kıymetini daha iyi anladığımız gibi yediğimiz gıdalar bize daha lezzetli geleceklerdir.
Oruç tutmak zor değil
Ramazanda oruç, aile ve toplum olarak tutulur. Beraberce iftar edilir, sahura kalkılır.
Ayrıca oruçta kalori hesabı yapılmaz, aşırılıklardan kaçınmak şartıyla yiyecek kısıtlaması olmaz. Bedenimiz de aslında oruca göre tasarlanmıştır. Organlarımız istirahate çekilir, rahat bir nefes alır.
Aslında oruç kesinlikle Allah (cc) için tutulur. Zaten ancak böyle olduğunda daha zevkli ve tatmin edici de olur. Ancak Peygamber Efendimiz 'in buyurduğu gibi, "Oruç tutan sıhhat bulur."
Ramazan geldi sağlımıza sağlık kattı. Ramazanla birlikte toplumda birlik, kardeşlik, yardım ve dayanışma da arttı. İnsanlarımız bu mübarek ayın kutsak ikliminde kaynaştı, sevgi bağları arttı.
Ramazan ayının bütün inananlara hayırlar getirmesini yüce Rabbimden niyaz ediyoruz.