Yaz sıcakları başladı, havanın ısınmasıyla birlikte bol terler olduk ve bilhassa bazılarımız aşırı terliyor. Bu durum da onlar için eziyet haline geliyor ve sosyal ilişkilerini de etkiliyor. Acaba böyle olması hastalık belirtisi mi?
Terlemek, bir sağlık işaretidir aslında. Terleme, dünyaya geldikten kısa süre sonra başlayan ve hayat boyu devam eden doğal ve biyolojik bir süreçtir.
Bir faaliyet göstermeden de terleriz. Çünkü terleme insan vücudunun en tabii, en sıradan fonksiyonlarından biridir. Su ve tuz miktarını ayarlamak için bedenimiz durmadan ter salgılar, hatta uyurken bile. Ancak egzersiz yaptığımızda, stresli hallerde ve bugünlerde olduğu gibi sıcak havalarda daha çok terleriz. Kalın veya yanlış giyinmek, sentetik kıyafetler tercih etmek, sigara içmek, acılı-baharatlı yiyecek tüketmek, aşırı kafein sarfiyatı, heyecanlı olmak da terlemeyi artıran diğer faktörlerdir.
Böylelikle metabolizma da hareketlenir. Takriben 2 ilâ 4 milyon kadar ter bezi, organizmanın dakikada 0,3 gram kadar ter salgılamasını sağlar. Yani oldukça yoğun ve yorucu faaliyet yürütülür. Yüksek ateş, egzersiz ve havanın sıcak oluşu bu salgılamayı daha da artırır.
Vücudumuzdaki fonksiyonların etkili bir şekilde gerçekleşebilmesi ve böylece hayatın devamlılığı için beden sıcaklığının belirli bir derecede sabit tutulması gerekir. İşte ter, derinin üzerinde buharlaşarak, dışarının ısısı ne kadar yüksek olursa olsun vücut ısısını devamlı olarak 37 derecede sabit tutar. Deri yüzeyinden buharlaşarak vücudun soğumasını sağlar ve aşırı ısınmasını önler. Yani terleme bedenimizin klimasıdır.
Terden ve terlemeden rahatsız olmayalım, çünkü terlemenin sağlığımız için pek çok faydası var:
*Yaz aylarında terleme o kadar önemlidir ki terlemediğimiz takdirde sıcak çarpmasından birkaç saat içinde ölmemiz gerekirdi. Çünkü terleme esas olarak vücudun ısı dengesini korur.
*Terleme ile üre, ürik asit, tuz ve diğer zararlı maddeler atılır. Böylelikle karaciğerin ve böbreklerin yükü de azalmış olur. Terleme olmasaydı vücuttan dışarı atılamayan organizma artıkları bedeni uzun süre rahatsız ederdi.
*Terlemeseydik derimiz gevşek ve kuru olurdu. Çünkü ter, cildin kendi yağı ile birlikte deriyi nemli tutan bir koruyucu tabaka oluşturur. Cildimizi nemlendirmesi yanında vücudun boşaltım sistemine de katkı sağlar.
*Ter bezleri ekrin ve apokrin olarak iki çeşittir. Ekrin bezleri koku vermez. Ancak apokrin adı verilen büyük yumak bezler ise kişinin kendisine has bir koku verirler. Köpekler insanı bu kokudan tanırlar.
*Terleme aynı zamanda stres ve ağrıyı da azaltır.
*Terlemenin başka bir faydası daha var: Ter, dermisidin denilen antibakteriyel bir peptit içerir. Antibiyotik bir özellik taşıyan bu peptit, deride bakterilerin çoğalmasını kontrol ediyor ve enfeksiyonlarla mücadele ediyor.
*Ayrıca, terde su ile birlikte sodyum, klor ve potasyum olmak üzere birçok elektrolit de bulunur. Bu elektrolitler terin yapısına asidik özellik verirler. Bu şekilde derimizin yüzeyinin hafif asidik hale gelmesini sağlarlar. Bunun sayesinde bakteryel ve mantar enfeksiyonlarından kısmen koruyacak bir yapı oluşur.
*El içi ve ayak tabanı derisinin esnekliğini ve ince dokunma becerisini sağlamak için de derimizin üst kısmının nemli olması gerekiyor ve ter bezlerimiz bu amaçla da çalışıyorlar.
*Sağlıklı insanların teri hasta kişilerden farklı koktuğundan; ter, aynı zamanda pek çok hastalıkta teşhise yardımcıdır. Vücut, hastalık veya enfeksiyon sırasında değişiklik gösteren metabolik duruma göre organik uçucu bileşik salgılar.
*Terin vücut ısısını düşürebilmesi için, deri yüzeyinde kalması ve buharlaşması gerekir. Yani çok sıcaklarda çıplak olmak yerine, gözenekli dokuya sahip ter çeken kumaştan yapılmış giysiler giymemiz daha doğru olur. Bu kıyafetler terin emilmesini ve derinin sıcaklığını alarak buharlaşmasını ve böylece vücudumuzun belli sıcaklıkta kalmasını sağlarlar.
*Sağlığımız, duygularımız veya beslenme şeklimiz nasıl olursa olsun terimiz bize özeldir. Terdeki 373 uçucu bileşiğin eşsiz karışımı her birey için teri parmak izi gibi özel kılar ve zaman içinde bu durum değişmez.
Fazlaca terleyince çokça sıvı alma ihtiyacında oluruz. Alınacak en sağlıklı sıvı sudur. Doğal ayran da ferahlatıcıdır. Bunun yanında siyah çayda bulunan tannik asit, terlemeyi önleyici özelliğe sahiptir. Ayrıca derideki gözeneklerin rahatlamasını sağlar. Günde birkaç bardak içilmesi tavsiye edilir.
Vücut ısımızın dengeli bir şekilde korunması ve sürekliliğinin sağlanması için cilt altına yerleştirilen ter bezleri ile oluşan bu muhteşem mekanizma bizim haberimiz bile olmadan çalışmaktadır. Üstelik sıcak havalarda olduğu gibi gerektiği durumlarda temposunu artırmaktadır. Terleme olayı bize hayranlık vermekte ve Yaradan'a işaret etmektedir.
Sefa Saygılı