Yazın sıcaktan buram buram terlerken, bir dostunuzun karpuz teklifini nasıl karşılarsınız? Pek memnun kalacağınızı tahmin etmek zor değil, çünkü bizi serinletir ve susuzluğumuzu giderir. Üstelik sindirimi de kolaydır.
Bostan olarak adlandırılan karpuzun enerji değeri vardır ama yüksek değildir. Yazın sıcak havalarda fazla enerjiye ihtiyacımız olmadığından hararet giderici ve ferahlatıcı olarak hayli işe yarar. Susuzluğumuzu alır, bizi serinletirler. Sıcak çarpmasına da birebirdirler. Çünkü karpuzun % 92'si sudan oluşur. Üstelik de oldukça lezzetlidirler.
Bostan sıcak ülkelerde, kurak yerlerde yetişmesi (oldukça sulu olmasına rağmen) enteresandır. İp kalınlığındaki uzun gövdesinde kilolarca ağırlıkta, üstelik kalın yapıdaki sağlam bir kabuk içindeki sulu ve lezzetli meyvesinden pek çok bulunması, düşünen beyinlerde hayranlık uyandırır.
İçinde bulunduğumuz aylarda oldukça sıcak ve bunaltıcı günlerden geçiyor, bol terliyoruz. Dolayısıyla çok sıvı almamız gerekiyor. Elbette bunu berrak su ile karşılayabiliriz. Ancak karpuz yemekle birçok besin maddesi eksikliğini de gidermiş oluyoruz. Çünkü karpuzda önemli miktarda A, B ve C vitamini, bolca likopen, antioksidan ve amino asit mevcuttur. Ayrıca kalori değeri düşüktür.
Karpuzun yararları
Türkiye'nin hemen her yerinde yetiştirilen karpuzun besleyici değeri yüksektir. 300 kadar çeşidi vardır.
Karpuz; su muhtevası yüksek ve sodyum, potasyum, kalsiyum, demir gibi çeşitli mineral ve vitaminleri ihtiva eden faydalı bir meyvedir. İçerisinde % 8-10 kadar kuru madde bulunur, gerisi sudur. Şeker oranı % 1-3 gibi düşük miktardadır.
Sıcaktan bunalan vücudumuzun su ihtiyacını en iyi karpuz karşılar. Böbrekleri çalıştırarak kum ve taşı döktürür. İçindeki madeni tuzlar sayesinde bedeni zehirleyen üre, ürat tuzları gibi zararlı artıkların kandan atılmasını sağlar. Su oranı yüksek olduğundan diüretik özelliği bulunur, yani sık idrara çıkartır. Bu yüzden ödem problemi yaşayanlar için yaz aylarında ilaç gibidir.
Karpuz, bazı kimselerce "Sudur, hiçbir besin değeri yoktur!" şeklinde sanılsa da gerçek böyle değildir. Bir dilimiyle günlük C vitamini ihtiyacının % 80'i karşılanır. İçerdiği potasyum ise kan dolaşımı için vazgeçilmezdir. Ayrıca bulundurduğu A vitamini cildimiz için çok önemlidir, deriyi ve saçları nemli tutar. Karpuz içerdiği A ve C vitaminleri sayesinde saçlarımız ve cildimiz için de mükemmel bir besindir.
Karpuz antioksidan bir gıdadır ve bol amino asit bulundurur. Antioksidan (zindelik verici) ve amino asit muhtevası yüksek besinler vücudumuzun en iyi şekilde çalışmasına yardımcı olurlar. Çünkü antioksidanlar hasarları ve kanseri önleyicidir, bağışıklık sistemini takviye eder, göz sağlığına iyi gelir. Amino asitler ise vücuttaki bütün hayati fonksiyonlarda kullanılan proteinlerin yapı taşıdırlar. Cinsel problemlerde yararlıdır.
Yine karpuzda yüksek seviyede likopen de bulunur. Karpuza kırmızı rengini veren likopen; kalp ve kemik sağlığına iyi gelir, prostat kanserini önlemede faydalıdır, aynı zamanda iltihap önleyici özelliklere sahiptir.
Karpuzda bulunan potasyum ve magnezyum miktarı ile hipertansiyonun düşmesini sağlar. Kaliteli uykuya yardımcı olur. Hafızayı güçlendirir ve konsantrasyonu artırır.
Menopoz sonrası kadınlarda kan basıncını düşürür, damar sertleşmesini azaltır.
Karpuzda bulunan lif, sindirim sistemimiz için faydalıdır ve bağırsak hareketlerini düzenler.
Karpuzun çekirdekleri de çok faydalıdır; içerisinde bol miktarda protein, magnezyum, B vitamini ve yararlı yağlar mevcuttur.
Üstelik karpuzun makul miktarda yenildiğinde hiç zararı yoktur. Tokluk hissi verdiğinden kilo vermek isteyenlere de yardımcıdır. İçerdiği şeker doğal olduğundan ve vücuda aşırı glisemik (kan şekerini artırıcı) yük vermediğinden tavsiye edilir.
Yakın zamana kadar glisemik endeksi yüksek diye şeker hastalarına ve zayıflamak isteyenlere tavsiye edilmiyordu. Ancak artık glisemik indeks değil glisemik yük geçerli sayıldığından makul miktarda kavun yemenin hiçbir sakıncalı yönü olmadığı anlaşılmıştır. Aksine yapılan bir araştırmada Metabolik sendrom riskini düşürdüğü gösterilmiştir.
Peygamber Efendimiz severek yediği bostanı biz ümmetine tavsiye etmiştir:
"Yemekten evvel kavun, karpuz yemek şifadır. Birçok dertleri giderir."
Efendimizin yemekten önce yenmesini istemesi de şu sebeptendir: Sindirim sisteminin boş olmasından dolayı çabucak sindirilir ve tüm yararlı maddelerin emilmesi mümkün olur.
Yazın bunaltıcı sıcaklarında bizleri karpuz nimetiyle ferahlatan, serinleten ve susuzluğumuzu gideren Rabbimize şükürler olsun.
Prof. Dr. Sefa Saygılı