Bilinmeyen yönleriyle Ahmet Kaya
Öz vatanından uzakta, hasretle "Ben vatansızlıktan üşüyorum" demişti, Ahmet Kaya. Katıldığı son ödül töreninde, yılın en iyi sanatçısı seçilmiş, yaptığı konuşma sonrasında "birileri" tarafından linç edilmişti. Ahmet Kaya, albümünde anadilinde bir şarkı söyleyeceğini açıklamıştı; ancak o dönem, demokrasi adına kara lekelerle dolu 90'lı yılların sonuydu. Halbuki "Bu ülkenin bölünmesine bizler izin vermeyiz" diyerek birlik mesajları veren de Erdoğan hapse girdiğinde ona destek veren de Ahmet Kaya'nın ta kendisiydi… Ve onun bu hayatta tek bir isteği vardı: "Ölürse ardından asla "bu ülkeyi sevmiyor" denilmemesi…"
Doğum yıl dönümü vesilesiyle Ahmet Kaya'nın bilinmeyen yönlerini derledik.
Giriş Tarihi: 28.10.2019
11:54
Güncelleme Tarihi: 17.03.2022
17:06
HİÇBİR KATEGORİYE AİT OLMAYAN BİR MÜZİK YAPTI
Çok sonraları birkaç arkadaşının yardımıyla Hodri Meydan Kültür Merkezi ve Bilsak'ta dinleti düzenledi ve afişlerinde de Ruhi Usta'nın kendine söylediği cümleye gönderme yaptı :
"Bağlama böyle de çalınır!"
1985 yılında 28 yaşına geldiğinde, "Zamanıdır" deyip şarkılarını alıp Unkapanı'nın yolunu tuttu. Hiçbir kategoriye girmeyen bu müziğe kimse yüz vermedi. Sonraki günlerde arkadaş yardımları ve kendi olanakları ile ilk albümünü yaptı.
Yayınlandığı yıl albüm toplatıldı, fakat daha sonra sansürü kaldırıldı. İlk albümü "Ağlama bebeğim" , ikinci albümü "Acılara Tutunmak" olarak piyasaya çıktı.
"Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettim ki bu yaşlar, utangaç boynunun kolyesi olsun."
ŞAFAK TÜRKÜSÜ İLE GENİŞ KİTLELERCE TANINDI
İkinci albümü yayınlandıktan sonra 1985 yılında Gülten Hayaloğlu ile evlendi. Gülten Hayaloğlu hapishanede idam cezasına mahkûm olan Nevzat Çelik'in "Şafak Türküsü" şiirini Ahmet Kaya'ya iletti.
Ahmet Kaya, 1986'da piyasaya çıkan "Şafak Türküsü" albümü ile geniş kitlelerce tanınmasını sağlayan atılımını yaptı. 1986 yılının sonuna doğru da "An Gelir" albümünü yayınladı. Albümde hemen tüm besteler kendisine aitti.
"Saçlarına yıldız düşmüş Koparma anne ağlama."
Ahmet Kaya'nın Şafak Türküsü adlı şarkısını dinlemek için tıklayın.
YUSUF HAYALOĞLU VE ŞİİRLERİYLE TANIŞTI
Gülten Hayaloğlu ile evlendikten sonra kardeşi Yusuf Hayaloğlu ve şiirleriyle tanıştı. Sözlerinin çoğunluğunun Yusuf Hayaloğlu'na ait olduğu "Yorgun Demokrat" isimli albümü, 1987 yılında çıktı.
1988 yılında, sadece iki şarkının söz yazarlığını Hayaloğlu'nun yaptığı ve diğer sözlerin tanınmış şairlerin şiirlerinden oluşan "Başkaldırıyorum" albümünü yaptı. 1989 yılında, "İyimser Bir Gül" albümünü çıkardı. 1990 yılının Ekim ayında ise çeşitli şairlerin şiirlerinden oluşan "Sevgi Duvarı" isimli albümüne imza attı.
Hani Benim Gençliğim, Yorgun Demokrat, Yüreğim Kanıyor, Başkaldırıyorum, Adı Bahtiyar, İyimser Bir Gül, Başım Belada, Dokunma Yanarsın, Biz Üç Kişiydik, Beni Vur, Giderim, Nereden Bileceksiniz gibi Ahmet Kaya'nın en popüler şarkıları Yusuf Hayaloğlu'nun imzasını taşıyordu.
"Onlarla konuşmuyordum; çünkü onlarla konuşamıyordum. Giyimleri başkaydı, konuşmaları başkaydı.
Onlar gibi konuşmaya çalışıyordum. Mesela terziye gidip onlar gibi pantolon diktirmeye filan başlamıştım. Terzinin yaptığı pantolonların üzerime uymadığını görüyordum. Onlara yakışıyordu bana yakışmıyordu.
Bir kız vardı bizim okulda; herkesin bir aşkı vardır, çocukluk aşkı. Bir gün gittim dedim ki: "Biraz seninle konuşsak beş dakika, kaçıyorsun hep..." Bana dedi ki: "Rica ederim." Öyle bir ağrıma gitti ki: "Ben de sana rica ederim" dedim…
Ben o zaman anlamını bilmiyordum, yani onu bir küfür zannettim."
"Bir menekşe kokusunda seni aramak var ya, bu hep böyle, böyle gider mi?"
AVRUPA'NIN HER ÜLKESİNDE YARDIM KONSERLERİ VERDİ
Ahmet Kaya'nın dünya üzerinde en çok merak ettiği ülkelerden biri Küba'ydı. Küba'da birçok sanatçıyla ve hükümet görevlisiyle tanıştı Ahmet Kaya.
Dönüşte Küba'nın ünlü Tropicana grubunun bir kısmını Türkiye'ye davet etti. Davet üzerine Türkiye'ye gelen Tropicana'dan dokuz kişilik bir ekibi kendi evinde de misafir etti Ahmet Kaya ve gelirinin tamamı Kübalı çocuklara kalmak üzere on altı konserlik bir turne yaptılar.
Bu dönemde Ahmet Kaya, Bosnalı çocuklar için, Danimarkalı işçiler için yapılan konserlere katıldı. Avrupa'nın hemen her ülkesinde çeşitli yardım konserleri verdi.
"Köpeklerimden, kuşumdan, yavrumdan cayar giderim. Senden aldığım ne varsa yerine koyar giderim."
TANINMIŞ ŞAİRLERİN ŞİİRLERİNİ BESTELEDİ
İlk dönem albümlerinde genel olarak bağlamaya ağırlık verdi. Pop, Türk Halk Müziği ve Arabesk kategorisine dâhil edilemediği için müzikal türüne "Devrimci Arabesk" de deniliyordu. Fakat kendisi müzik tarzının Devrimci Arabesk veya protest olarak tanımlanmasına karşı çıktı.
Sözlerini kendisinin yazdığı bestelerle beraber, Attila İlhan, Can Yücel, Nevzat Çelik, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Enver Gökçe, Ahmed Arif gibi tanınmış şairlerin şiirlerini de besteledi. Genellikle şarkılarında toplumsal meseleleri işledi. Yirmi iki albümünden sadece Kervan diye bir Kürtçe şarkısı ve bir tane de Kürtçe açılış vardı.
Türkiye'de her söylediği söz ve şarkısı olay olan Ahmet Kaya hakkında birçok dava açıldı ve kendi deyimiyle emniyetler onun ikinci adresi oldu. Bu baskılara rağmen Kaya, kimliğini hiçbir zaman inkâr etmedi ve mücadele etti.
"O yuvasız çalıkuşu Bense kafeste kanarya"
Ahmet Kaya'nın Kum Gibi şarkısını dinlemek için tıklayın.