Gökkuşağı oluşumunu izah eden matematik alimi Kemaleddin Farisi kimdir?
On dördüncü asırda İran'da yetişen büyük matematik ve fizik bilgini Kemaleddin el-Farisi, zamanın büyük din ve fen alimlerinden Kutbeddin Şirazi'nin öğrencisiydi. Fiziğin temel konularından biri olan optik sahasındaki başarılı çalışmalarıyla tanındı. Gökkuşağının teşekkülünü izah etti. İşte Kemaleddin Farisi hakkında bilgiler...
Giriş Tarihi: 18.12.2019
09:07
Güncelleme Tarihi: 18.12.2019
09:55
Kemaleddin Farisi uzun süre matematik eğitimi aldı. Kutbüddîn-i Şîrâzî'nin öğrencisiydi. Bu arada ilm-i menâzır (optik) konusuyla ilgilenmeye başladı; İbnü'l-Heysem'in optik ilmine dair Kitâbü'l-Menâẓır'ını okuyup inceledi. Optik bilimini İbn Heysem'den sonra kaldığı noktadan daha ileriye taşıyan Tenkîh elmenâzir gibi bir çalışmanın bilime kazandırılması da Kutbüddin Şirâzî'nin desteğiyle gerçekleşir.
Ardından bu esere Tenḳīḥu'l-menâẓır adıyla bir şerh yazarak sonuna bir küre yüzeyinde ışığın yansıması ve kırılması, *gökkuşağı, hâle ve karanlık oda konularına dair yeni tespitlerini ekledi.
Gökkuşağı: Güneş ışınlarının atmosferdeki su zerrelerini geçerken kırılması sonucunda meydana gelen çok renkli yay takımı.
Gökkuşağı olayının İslam Ortaçağı'nda tek doğru ve parlak açıklamasını ortaya koyan Farisi İbn Sîna'nın bir su damlası ile içi su dolu bir cam küre arasında daha önce kurduğu benzetmeden hareket etmek ve İbnü'l-Heysem'in "yakan küre" (el-küretü'l-muhrika) deneylerini göz önünde tutmak suretiyle teoriye küresel ortamda, aralarında bir yahut birkaç yansımanın vuku bulduğu iki kırılma açıklamasını dahil etti ve iki kırılma arasındaki bir ve iki yansımayı ayrı ayrı tanımlayarak bunları ışın konileri terminolojisi içinde ayrıntılı bir tarzda ortaya koydu.
Bu teorisini test etmek için de daha sonra Descartes tarafından tekrarlanacak olan "karanlık oda" (camera obscura) düzeneğine başvurup karanlık bir odada güneş ışınlarıyla aydınlatılan cam bir küre üzerinde ışığın durumunu gözlemledi.
Kameranın en yalın hali: Karanlık oda
Yarı şeffaf bir perde ile kapatılan kürenin bir kırılma, bir yansıma ve tekrar bir kırılmaya maruz bıraktığı ışınların, merkezi kürenin merkeziyle güneşi bağlayan eksenin üzerinde olan bir yay, daha çok ışık geçiren bir perde ile kapatıldığında da gökkuşağının bütün renklerini sergileyen bir çember meydana getirdiğini tespit etti.