Arama

Halid bin Velid kimdir? Allah’ın kılıcı Halid bin Velid…

Halid bin Velid, Peygamber Efendimizin kendisine "Allah'ın kılıcı" anlamına gelen "Seyfullah" unvanını verdiği bir komutandı. Hudeybiye Antlaşması'nın ardından İslam ile şereflenmiş; öncesinde müşrik Kureyşlilerin saflarında, sonrasında ise İslam devletinin emrinde savaşmıştır. Halid bin Velid, müşrik olarak yaptıkları nedeniyle affedilmek için "Yâ Resûlullah dua buyursanız" demiş; Peygamberimizin "Allahım! Daha önce yaptıklarından dolayı Hâlid'i bağışla!" duasını almaya nail olmuştur. Halid bin Velid kimdir? Halid bin Velid'in Müslüman olmasında dönüm noktası olan olay nedir? İslam tarihinde fütuhat dönemi için ilk adımın atıldığı savaş hangisidir?

  • 16
  • 19
İSLAM TARİHİNDE FÜTUHAT DÖNEMİ İÇİN İLK ADIMI ATTI
İSLAM TARİHİNDE FÜTUHAT DÖNEMİ İÇİN İLK ADIMI ATTI

Hz. Ebû Bekir, irtidad hareketleri ve isyanlar bastırıldıktan sonra Yemâme'de bulunan Hâlid'i, Fırat nehrinin güney taraflarında Sâsânî İmparatorluğu ile savaşmakta olan Müsennâ bin Hârise eş-Şeybânî kumandasındaki Bekir bin Vâil kabilesine yardım etmesi için Irak'a gönderdi ve böylece İslam tarihinde fütuhat dönemi için ilk adımı attı.

Hâlid'in başkumandan tayin edilmesiyle başlayan, bütün insanlık tarihinin en büyük ve en geniş, süratli ve tesirli, asıl bâriz vasfı devamlı ve kalıcı olan bu fütuhat sayesinde Müslümanlar dünya ile temasa geçme imkânını elde ettiler. Hâlid bin Velîd önce Irak'ta Sâsânîler'e, ardından Suriye'de Bizans'a karşı iki ayrı başkumandanlık altında başlatılan bu fetihlerin ilk zamanlarında her iki cephede de İslâm ordularına başkumandan ve kumandan olarak önemli görevler yüklendi.

  • 17
  • 19
FETİH HAREKETLERİNİ IRAK’A DOĞRU İLERLETTİ
FETİH HAREKETLERİNİ IRAK’A DOĞRU İLERLETTİ

Hz. Ebû Bekir, sahâbîlerle yaptığı istişareden ve Hz. Ömer'in tavsiyesinden sonra Hâlid'in Yemâme'den Irak'a gitmesini emretti. Hâlid hemen harekete geçip önce Bahreyn'e gitti; oradan da o sırada Haffân'daki ordugâhında bulunan ve halifeden yardım istemiş olan Müsennâ ile buluşmak üzere Nibâc'a geçti.

Çoğunluğunu ensarın teşkil ettiği 2000 kişilik çekirdek kuvvetin sayısı Müsennâ'nın emrindeki askerlerle birleşerek 5000 kişiye ulaştı. Hâlid Nibâc'dan Basra körfezindeki Übülle'ye gitti; daha sonra Basra'nın kurulacağı bu liman şehrini küçük bir çatışmadan sonra fethetti. Fırat nehrinin güney istikametinden batıya doğru, Nehrülmerre (Nehrülmürre) diye bilinen ırmağın yanındaki büyük bir kaleyi cizye ödemelerini şart koşarak barış yoluyla ele geçiren Hâlid bölgenin idaresini Bekir bin Vâil kabilesinden Kutbe bin Katâde'ye bıraktı.

Basra körfezinden Aynüttemr'e Fırat nehri boyunca uzanan toprakların İslâm devleti sınırlarına katılmasını sağladı.

  • 18
  • 19
MÜSLÜMANLARA FİLİSTİN VE SURİYE KAPILARINI AÇAN SAVAŞ
MÜSLÜMANLARA FİLİSTİN VE SURİYE KAPILARINI AÇAN SAVAŞ

Hz. Ebû Bekir Hîre'de bulunan Hâlid'e yazdığı mektupta, Dûmetülcendel'e giderek Hz. Peygamber ile yaptığı antlaşmayı bozan Ükeydir bin Abdülmelik'in üzerine yürümesini, oradan da Suriye'ye geçmesini emretti. Hâlid, burayı ikinci defa fethetti ve Ükeydir'i öldürdü.

Hâlid, Bizans İmparatoru Herakleios'un kardeşi Theodoros kumandasındaki 80.000 kişilik ordu ile yapılan ve Müslümanlara Filistin ve Suriye kapılarını açan Ecnâdeyn Savaşı'nda büyük bir zafer kazandı.

  • 19
  • 19
HZ. ÖMER EBU UBEYDE’Yİ NEDEN AZLETTİ?
HZ. ÖMER EBU UBEYDE’Yİ NEDEN AZLETTİ?

Hz. Ömer, halifeliği döneminde Hâlid'i azlederek yerine Ebû Ubeyde'yi başkumandanlığa tayin etti. Hâlid bundan sonra Humus, Hama, Şeyzer ve Kınnesrîn gibi şehirlerin fethine Ebû Ubeyde'nin emri altında iştirak etti. Hâlid'in kabiliyetini, askerî dehasını takdir edip görüşlerine daima itibar eden Ebû Ubeyde fetihler esnasında onu yanından ayırmamış, öncü birliği kumandanı olarak kendisinden faydalanmıştır.

Hz. Ömer Hâlid'i bir rivayete göre Ebû Ubeyde'nin vefatından sonra, diğer bir rivayete göre ise ele geçirdiği ganimet mallarından bir kısmını şan ve şeref sahibi kimselere verdiği için azletmiştir. Ebû Ubeyde'nin vefatından sonra başka birinin emri altına girmeyen Hâlid bin Velîd ömrünün geri kalan yıllarını geçirdiği Humus'ta öldü. Kabri oradadır. Ona nisbet edilen "mirseb, edlak, kurtubî" adlı üç kılıç Topkapı Sarayı Müzesi'nde muhafaza edilmektedir.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN