Hellmut Ritter kimdir? Fuat Sezgin'in Hocası Ritter İslam bilim tarihine nasıl yönlendirdi?
Hellmut Ritter, neşrettiği telif ettiği eserler ve tercümeleriyle İslam tarihine ışık tutan; İslam kültür ve medeniyetine dair çalışmaları Batı'da tanıtan bir bilim insanı. Eğitimini Almanya'da tamamlayan Ritter, Birinci Dünya Savaşı sırasında askerliğini İstanbul ve Irak'ta yaptı; Türkçe ve Arapçasını bu vesile ile geliştirdi. Ritter, İstanbul'da bulunan kütüphanelerdeki yazma eserlerin zenginliğini fark etmiş; İstanbul Üniversitesi Şarkiyat Enstitüsü'nün kurulmasına öncülük etmiş ve Türkiye'de Çağdaş Doğu dilleri ve bilimi üzerine araştırmaları başlatmıştı. İslam bilim tarihi profesörü Fuat Sezgin'i bu alana yönlendiren de oydu…
Giriş Tarihi: 16.02.2021
17:19
Güncelleme Tarihi: 28.08.2024
11:09
Sesli dinlemek için tıklayınız.
DOĞU DİLLERİ VE BİLİMİNİN ÜLKEMİZDE GELİŞMESİNİ SAĞLADI
◾ Türkçe, Arapça ve Farsça eserler üzerinde yaptığı çalışmalarla dikkat çeken Hellmut Ritter, İstanbul'da kaldığı süre boyunca çağdaş Doğu dilleri ve biliminin gelişmesine ön ayak oldu.
◾ Hellmut Ritter, Mehmet Fuad Köprülü, İsmail Saib Sencer, M. Şerefettin Yaltkaya ve Kilisli Rifat Bilge gibi Türk bilim insanlarıyla birlikte İstanbul Üniversitesi'nde Şarkiyat Enstitüsü'nün kurulmasını sağladı.
◾ Şarkiyat Mecmuası 'nın, Bibliotheca Islamica' nın, ardından 1947'de merkezi İstanbul'da bulunan Uluslararası Şark Tedkikleri Cemiyeti'nin ve Oriens mecmuasının temellerini attı.
FUAT SEZGİN’İN İSLAM BİLİM TARİHİNE YÖNELMESİNİ SAĞLADI
◾ Hellmut Ritter'i bu kadar önemli kılan, Şarkiyat ile ilgili araştırmaları, temellerini attığı kurumlar ve verdiği eserler ile sınırlı değil.
◾ Hellmut Ritter, pek çok öğrenciye Doğu bilimlerini sevdiren, yaşamlarını değiştiren bir profesör. İslam bilim tarihi alanındaki çalışmalarla tanıdığımız Prof. Dr. Fuat Sezgin de o isimlerden yalnızca biri. Fuat Sezgin, 1943 yılında matematik okuyup mühendis olma düşüncesiyle İstanbul'a gelmişti.
◾ İslam Bilim Tarihine yaptığı katkılarla, adını tarihe altın harflerle yazdıran Prof. Dr. Fuat Sezgin, günde 17 saat çalışırdı. 6 ay gibi kısa bir sürede Arapçayı çok iyi derecede öğrendi. Hadis âlimi Buhari'nin kaynakları ile ilgili gerçekleri ortaya çıkardı ve Avrupa'nın uydurduğu Rönesans ninnilerine son verdi.
📌 Yaptığı çalışmalarla uluslararası bilim camiasının İslam Bilimler Tarihi alanında en önemli ismi kabul edilen Fuat Sezgin, Arap-İslam Bilimler Tarihi'ni kaleme almıştır. 17 ciltlik bu eser, alanında ilk ve tektir.
HELLMUT RITTER’İN SEMİNERİNDEN ETKİLENDİ
◾ Bir yakınının tavsiyesi ile İstanbul Üniversitesi Şarkiyat Araştırmaları Hellmut Ritter tarafından verilen bir seminere katıldı.
◾ Katıldığı bu seminerden etkilenen Fuat Sezgin, mühendis olma sevdasından vazgeçerek Hellmut Ritter'in öğrencisi olma kararı aldı. Sezgin, o günü şu sözlerle anlatmıştı:
"1943 yılında akrabalarımdan biri beni Edebiyat Fakültesi'ne götürdü. Hâlbuki ben mühendis olma sevdası peşindeydim.
…O gün o büyük âlim beni adeta büyüledi. Ben artık mühendis olmayı veya başka bir mesleğin peşinde koşmayı kafamdan çıkardım. O büyük âlimin talebesi olmayı düşünüyordum.
…Bana "Gelin biraz konuşalım. Çok zor bir şeye talipsiniz. Arapça öğrenmelisiniz. Ben de zor bir hocayım. Benim talebelerim hep benden kaçar, biliyor musunuz?" dedi. "Biliyorum, bana bunları anlattılar. Ben bunlara rağmen bu tehlikeye girmek istiyorum." dedim. Güldü "Peki" dedi.
📌 Böylece dünyaca ünlü İslam Bilim Tarihi profesörü Fuat Sezgin, mühendis olmayı tamamen aklından çıkararak bu bilime yöneldi.
SEZGİN’E HIZLICA ARAPÇA ÖĞRENMESİNİ TAVSİYE ETTİ
◾ O dönemde İstanbul Üniversitesi'nde bilim tarihi bölümü bulunmaması nedeniyle Sezgin, Ritter'in "Matematiği bırakma" tavsiyesi üzerine matematik bölümüne giderek dersler aldı.
◾ Fuat Sezgin, hocası Ritter'in "Müslümanlardan da büyük matematikçiler yetişmişti" demesinden ve Harizmî, Ebu'l-Vefa Buzcanî, İbn Heysem, Birunî gibi ünlü âlimlerin isimlerini saymasından oldukça etkilenmişti:
◾ "Bu isimler benim hiç bilmediğim, hatta duymadığım isimlerdi. Dehşete düştüm. Hocam halimi görünce "Bunlar ve daha pek çok isim büyük âlimlerdi ve daha sonraki Avrupalı âlimlerle aynı seviyedeydiler; hatta yer yer onlardan da üstündüler" diye açıkladı.
◾ Bu konuşmadan sonra da bilim tarihi yapmaya karar verdim. Hocam Ritter, tabiî ki matematik ilimlerinden anlamıyordu. Ancak benden çok süratli bir şekilde Arapça öğrenmemi istedi."
‘BİR LİSANI BU KADAR HIZLI VE İYİ ÖĞRENEN BİR İNSAN GÖRMEDİM’
◾ Kaynağından araştırma yapabilmesi için Ritter'in Arapça öğrenmesi tavsiyesinin üzerine Fuat Sezgin, eve kapanmış ve 6 ay boyunca Arapça öğrenmek için çalışmıştı.
◾ Babasından kalan Taberî Tefsiri'ni okumaya başlayan Sezgin, "Hepsini anlamasam da ısrarla okuyor, Türkçe Kur'an tefsirleriyle karşılaştırıyordum. Bu şekilde, gece gündüz 6 ay içinde 30 cildi okudum " diyordu.
◾ Kısa zamanda Arapçayı öğrenen Sezgin, sonbaharda okula gittiğinde Ritter ona şu sözleri söylemişti:
"Derste bana bir yandan "Bu yaz ne yaptın bakalım" diye sorarken diğer yandan önüme Gazzâlî'nin İhya Ulumi'd-din'ini koyuverdi. Ben hemen hocanın maksadını anladım ve okumaya başladım. Şaşırdı ve "Hayatta bir lisanı bu kadar süratle bu kadar iyi öğrenen bir insan görmedim" dedi. Çok sevinmişti. Gerçekten de talebelerinin başarısı karşısında bu kadar çok sevinen bir insanı, bir hocayı hayatım boyunca tanımadım."