Libya’nın ilk ve tek kralı: İdris es Senusi
İdris Es Senusi, 1951 yılında Libya'nın bağımsızlığını kazanmasının ardından ülkenin ilk kralı olarak göreve başladı. Aynı zamanda ülkenin tek kralı da kendisi olacak; 1969'da Kaddafi'nin gerçekleştirdiği darbe ile iktidardan uzaklaştırılacaktı. Kral İdris, Libya'nın Suudi Arabistan ve Irak gibi olmasını istememiş; bu nedenle petrol havzasını küçük ABD şirketlerine vererek gerekli gördüğü durumlarda lisansı iptal edebilme gücünü elinde tutmuştu. Peki, İdris es Senusi kimdir?
Giriş Tarihi: 31.12.2019
11:10
Güncelleme Tarihi: 31.12.2020
08:47
OSMANLI SUBAYLARINI TESLİM ETMEK İSTEMEDİ
İdris, 1917 yılında Ahmed Şerîf es-Senûsî'nin Anadolu'ya gelmesinin ardından tarikatın başına geçince İtalyanlara karşı mücadelede zaafa düşerek kısa yoldan düşmanlarıyla ve Mısır'ı elinde bulunduran İngilizlerle birtakım garantiler karşılığında anlaşma yolu aradı.
Buna göre, bölgede kalan son Osmanlı subaylarının kendilerine teslim edilmesi karşılığında İtalyan ve İngilizler Cağbûb'u İdris'e bırakacaklar ve onu yerli ahalinin meşru temsilcisi kabul edeceklerdi. Ancak İdris Osmanlı subaylarını teslim etmeye yanaşmadı.
İDRİS’TEN SENUSİLERE SİLAH BIRAKTIRMASI İSTENDİ
Buna gerek de kalmadan 30 Ekim 1918'de imzalanan Mondros Mütarekesi'yle bütün Osmanlı subayları Afrika kıtasını terk etmek zorunda kaldılar.
İtalyanlarla 25 Ekim 1920'de er-Recîme, 11 Kasım 1921'de Ebû Meryem anlaşmalarını imzalayan Şeyh İdris'e bu antlaşmalar çerçevesinde 64 bin İtalyan lireti maaş bağlandı. Senûsî ailesinin ileri gelenleri de İtalyanlardan maaş almaya başladılar. Buna karşılık İdris sömürge kanunlarının uygulanmasına yardım edecek, ülke genelinde silahlı mücadeleye devam eden bütün Senûsîlere silâhlarını bıraktıracaktı.
İTALYANLARLA YAPILAN ANLAŞMA UYGULANMADI
İdris, Senûsî idare merkezi Ecdâbiye (Cidâbiye) olacak şekilde Cağbûb, Ucle-Câlû ve Kufra'dan ibaret olan muhtar bölgenin emiri ilân edildi. İki tarafın elinde bulunan esirler değiştirildi.
Şeyh İdris'in tereddütleri ve çevresindeki vatanseverlerin baskısı ile bu antlaşmalar tam anlamıyla uygulanamadı.
ÖMER MUHTAR’I SAVAŞIN İDARESİYLE GÖREVLENDİRDİ
Savaşın tekrar başlaması ve Bingazi tarafına kayması üzerine 1922'de ileri gelen diğer şeyhler ve bazı kabile reisleriyle beraber tedavi olma gerekçesiyle Mısır'a geçen İdris, yerine kardeşi Muhammed Rızâ'yı vekil bıraktı.
Ömer Muhtar'ı 1931'e kadar devam edecek olan savaşın sevk ve idaresiyle görevlendirdi.
İDRİS MÜCADELEYE DEVAM ETMEK İSTEDİ
Türkiye Cumhuriyeti Lozan Antlaşması ile (24 Temmuz 1923) Trablusgarp ve Bingazi topraklarındaki haklarından vazgeçince Mısır'da bulunan Şeyh İdris, İngilizlerin desteğini alarak mücadeleye devam etmek istedi.
Bu sırada Fizan Fransız işgali altındaydı. İtalyanlar Trablusgarp'tan sonra Bingazi ve çevresini de ele geçirmeye başlamışlardı.