Siyahilerin sivil haklara kavuşmalarında mihenk taşı: Martin Luther King
Siyahi bir kadının "yerini beyaz bir vatandaşa vermemesi" , bugün ırkçılığa karşı verdiği mücadeleyle tanıdığımız Martin Luther King'in hayatındaki dönüm noktalarından sadece biriydi. O olaydan sonra siyahilere yönelik adaletsizlikleri, şiddet içermeyen eylemlere dönüştürecek; kısa sürede bu eylemler geniş kitlelere yayılacaktı. Zamanla medyanın ilgi ve desteğini de kazanan, "Bir hayalim var!" konuşmasıyla hafızalarımıza kazınan Martin Luther, bundan 90 yıl önce bugün doğdu. Düzenlediği yürüyüşler ve onun aktivist ruhu, siyahi vatandaşların sivil haklara kavuşmasında bir mihenk taşı oldu.
Giriş Tarihi: 15.01.2019
10:22
Güncelleme Tarihi: 15.01.2019
11:52
EYLEMLERİN AMACINDAN SAPMASINDAN KORKUYORDU
Martin Luther King'in 1963 yılında "İş ve Özgürlük İçin Washington'a Yürüyüş" adlı bir etkinlik düzenledi. O dönem ABD başkanı olan John F. Kennedy, bu yürüyüşe karşı çıkmıştı.
Ray Wilkins, Whitney Young Jr., Philip Randalph, John Lewis ve James Farmer'ın oluşturduğu yürüyüş komitesinin lideri konumunda olan Martin Luther King, daha sonra amacından sapmasından korktuğu için yürüyüşü iptal etmek istediyse de , diğer komite üyeleri bunu reddettiler.
MALCOLM X, YÜRÜYÜŞÜ YETERLİ BULMADI
Washington'a yapılacak olan bu yürüyüşte, Amerika'nın güneyinde yaşayan siyahi vatandaşların istek ve şikâyetleri dinlenecek, ardından yapılacak bir konuşma ile hükümete bildirilecekti . Fakat başkanın tepkisinden çekinildiği için şiddetten uzak ve pasif bir tutum izlendi.
Devlet okullarında eşit bir eğitim, eşit yurttaş hakları, iş yerlerinde ırksal ayrımın kaldırılması, eylemcilerin polis şiddetinden korunması ve siyahların oy hakları gibi konuların işlendiği bu yürüyüşe, siyahi hakları savunucularından Malcolm X, istenilen tüm hakları kapsamamasından ve yeterli bulmamasından dolayı, "Washington'da saçmalık" olarak isimlendirmişti.
Yürüyüşe farklı etnik gruplardan birçok kişi katıldı. Martin Luther King'in Lincoln Anıtı önünde yaptığı "I have a dream" (Bir hayalim var) adlı konuşma Amerikan tarihinin en iyi ve önemli konuşmalarından biri olarak kabul edildi.
Bu eylemler sonucu Yurttaş Hakları Kanunu (Civil Rights Acy of 1964 ) ile Oy Hakkı Kanunu (Voting Rights Act of 1965 ), Amerikan Anayasası'na girdi.
Martin Luther King, bu yürüyüş ve insan hakları konusunda yaptığı çalışmalarda, ırksal önyargıyı kırmakta başarılı olduğu ve şiddet içermeyen tutumu nedeniyle 1964 yılında Nobel Barış Ödülü sahibi oldu.
AMERİKA 'KÖLELİK' BEDELİ ÖDEMELİ
Martin Luther King, yaptığı konuşmalarda birçok kez Amerikan halkının, siyahi vatandaşlara uyguladığı maddi ve manevi baskıdan dolayı tazminat ödemek zorunda olduğunu söylemişti.
1964 yılında bu konuda yazdığı "Neden Bekleyemeyiz?" adlı kitabında kölelik nedeniyle siyahi vatandaşların alamadığı maaşlarının tazminatı olarak 50 milyar doların bir tazminat programı içerisinde 10 yıl gibi bir sürede siyahlara dağıtılması gerektiğini söylemişti.
YÜRÜYÜŞE 25 BİN KİŞİ KATILDI!
Güney Hıristiyan Birliği'nin de katılımıyla 25 Mart 1965 tarihinde Selma şehrinden eyalet başkenti Montgomery'e bir yürüyüş düzenlemek istediyse de başarılı olamadı.
7 Mart günü başlanması düşünülen yürüyüş, karşıt grupların ve polisin sert tutumu nedeniyle iptal edildi. "Kanlı Pazar" olarak adlandırılan bu günde birçok gösteri katılımcısı öldü ve yaralandı. Bu olay, Yurttaş hakları hareketinde birliğin sağlanması ve desteğin artmasında etkili oldu. Martin Luther King, başkan Lyndon B. Johnson ile görüştükten sonra yürüyüşü erteledi.
Olaydan iki hafta sonra, 28 Mart 1965 tarihinde Martin Luther King'in önderliğinde aynı yürüyüş bir müdahale olmadan tamamlandı. Alabama'da gerçekleşen bu yürüyüşe 25 bin kişi katıldı.