Yahya Kemal kimdir? Yahya Kemal'in şarkılara dönüşen şiirleri...
Yahya Kemal, Türk edebiyatı tarihi içinde "dört aruzcular"dan biri olarak kabul edilmektedir. "Yalnız duyan yaşar" sözü, derler ki, doğrudur; "Yalnız duyan çeker" derim, en doğru söz budur." mısralarını kaleme alan şairin ölüm yıl dönümünde şarkılara dönüşen şiirlerini derledik.
Giriş Tarihi: 01.11.2019
13:51
Güncelleme Tarihi: 01.11.2021
09:04
Sık sık sağlığı bozulan Yahya Kemal tedavi için birkaç defa Paris'e gitti, fakat tam iyileşemedi. Son aylarında yattığı Cerrahpaşa'da 1 Kasım 1958'de öldü . Mezarı Rumeli Hisarı Kabristanı'ndadır.
Artık demir almak günü gelmişse zamandan, Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan. Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol. Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli, Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli. Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu! Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu! Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler; Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler. Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden, Birçok seneler geçti; dönen yok seferinden.
Yahya Kemal'in şiir görüşü dil mükemmeliyetiyle musikiye dayanır. Ona göre şiir alelâde cümlelerden değil nağmeden meydana gelir. Bu yüzden gözle veya zihnî bir okumadan çok sesle okunmaya muhtaçtır. Mısra bir nağme olmalıdır, bunun için de kelimelerin kulakla seçilmesi ve mısradaki yerlerinin bulunması gerekir.
Edebiyat tarihimizde, çevresinde bir sohbet halkası oluşmuş şair ve yazarlara sıkça rastlanır. Çevresinde bir aydın halkası oluşan şairlerimizden biri de Yahya Kemal'dir. Söz ustası Yahya Kemal, Osmanlı'dan tevarüs ettiği ve Fransa'dan edindiği zengin kültürel birikimi ve hoş sohbetiyle dönemin aydınlarını kendisine çeken bir şairdi. Başta tarih olmak üzere, şiir, müzik, resim, mimarî gibi sanatlara ve tabii ki İstanbul'a ilişkin derin bilgisi ve deneyimleriyle yâranı kendisine hayran bırakırdı.
"Körfezdeki dalgın suya bir bak, göreceksin: Geçmiş gecelerden biri durmakta derinde; Mehtâb... iri güller... ve senin en güzel aksin... Velhasıl o rü'yâ duruyor yerli yerinde!"
Körfezdeki dalgın suya bir bak göreceksin dinlemek için tıklayın.
Onun sohbet halkasında bulunmuş pek çok aydın, değişik vesilelerle düşüncelerini, söylediklerini notlar tutarak yayımladılar. Ord . Prof . Dr. A. Süheyl Ünver de "Kendi Gök Kubbemiz" şairinin dost halkasında bulunmuş, onunla sohbet imkanı bulmuş çok yönlü aydınlarımızdan biriydi. A. Süheyl Ünver, 1934-56 yılları arasında şairin sohbetlerinde söylediklerini elinden geldiğince not etmiş, aruzun ve bir kültürün son ustasının çeşitli konulara ilişkin düşüncelerini "Yahya Kemal'in Dünyası " adlı kitabıyla kayda geçirmiş, o nedenle tarihimizin ve İstanbul'un sicil muhafızları arasında yerini almıştır.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın.
Şehirde milli üslûb arayan Yahya Kemal, üslubun korunması gerektiğini "İstanbul ve Üsküdar semtlerinin milliliğini muhafaza lazım", "Fikrimce her şeyden önce İstanbul bir Türk şehri olarak kalmalı ve bu esas dahilinde imar edilmelidir." sözleriyle savundu. Yol açmak kaygısıyla Mimar Sinan'ın eserlerini, küçük camileri, sebilleri yıkanları şiddetle eleştirdi. Bu bağlamda; "Şaşılacak şeydir, ecdadımızın bıraktığı şeyleri alafranga Türkiye'ye anlatamadık." cümlesi dikkate değer.