İspanya'nın Endülüs bölgesindeki Granada şehrinde kurulu El Hamra Sarayı, İslam mimarisinin günümüze kadar ulaşan en önemli şaheserlerinden birisi olarak kabul ediliyor. Taş ve tahta işleme, mozaik ve çini başta olmak üzere çok sayıda el sanatı dalından örnekler sunan El Hamra Sarayı'nın temeli 1232 yılında, Endülüs Emevileri'nin devamı olan Beni Ahmer devletini kuran I. Muhammed (Muhammed bin Ahmer) zamanında atılan saray, ilerleyen dönemlerde inşa edilen eklentilerle genişletilmiş. Arapça 'kırmızı-kızıl' anlamına gelen El Hamra sıfatıyla tanımlanan sarayın, inşaatında kullanılan kil harcının kızıla çalan renginden ve güneşin batışı esnasında kızıl ışınların saray duvarlarına yansımasından dolayı bu ismi aldığı belirtiliyor. Dünyada halen kullanılan kraliyet sarayları arasında en eskisi olan Alcazar, UNESCO tarafIndan 1987 yılında dünya mirasi ilan edildi. Dünyanın yedi harikasından birisi olarak nitelenen El Hamra, Binbir Gece Masalları'nda betimlenen gerçeküstü saraylara da benzetiliyor. El Hamra Sarayı'nın taş duvarlarında 'La Galibe İllallah' / 'Allah'tan başka galib yoktur' yazısını sıkça görmek mümkün. İspanya'nin Endülüs bolgesinin başkenti sevilla şehrinde bulunan Alcazar Sarayı, orijinal olarak moro kökenli müslüman krallar için yapımına 1181 yılından baslanmış kraliyet sarayıdır. Bahçelerinin güzelliği ile göz kamaştıran, cennet bahçeleri benzetmesi ile bilinen Alcazar Bahçeleri de, saray da arapların bölge hakimiyetini yitirmeleri ile zamanla terkedilmiş. Büyük sevilla depremi ile daha da zarar goren yapi, gaddar pedro lakaplı I. Pedro El-Cruel tarafindan müslüman usta ve işçilere yeniden yaptırılarak günümüze ulaştırılmış. İspanya'nın Endülüs bölgesindeki Malaga şehrinde bulunan Alcazaba Sarayı, şehrin başta gelen İslam eserleri arasında ilk sırada yer alıyor. 11. yüzyıldan kalma saray, Endülüs emirlerinin ikamet ettikleri yer olarak bilinmekte. Alcazaba'nin girişinin hemen yanında Roma İmparatorluğu döneminden kalma ve M.Ö. 1. yuzyılda inşa edilmiş bir antik tiyatro yer almaktadır. İspanya'nın Endülüs bölgesindeki Cordoba şehrinde bulunan Kurtuba Camii, sonradan kiliseye çevrilmiştir. İnşasına da 786 yılında 1. Abdurrahman döneminde başlanan Kurtuba Camii, dünyadaki en fazla sütuna sahip olan mabettir. 1984 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak ilan edilen Kurtuba Camii'nde 1293 sütun vardır. Sütunlardan oluşan 19 paralel yol, bu doğrultuya dik 36 adet yolu dik açıyla keser. 850 adet olan sütunların çoğu granitten, bazıları da çeşitli taşlardan yapılmıştır. Sütunlar, tuğlalardan ve beyaz taşlardan meydana gelen kemerleri destekler. Kurtuba Camii'nin mihrabı at nalı şeklindedir. Mabedin bir diğer özelliği de kemerlerin iki katlı olmasıdır ve bu özellik yalnız bu camide bulunmaktadır.