Arama

Hümanizmin dini düşüncede yeri var mı?

On beşinci yüzyılda ortaya çıkan Hümanizm, zamanla dünya üzerinde rağbet gören bir akıma dönüşmüştü. İnsan merkezli gelişen bu düşünce sistemi aslında Orta Çağ Avrupa'sında baskıcı düşünceye karşı ortaya çıkmıştı. Dini anlayışı ve maneviyatı reddeden hümanizm, belirli zümreleri koruyan aşırı uç bir düşünce sistemine dönüştü ve iflas etti.

Hümanizm-İslam ilişkisi

Belirli noktalar itibariyle hümanizm İslam'ın nurlarından faydalanmış ve İslam'dan belirli ilkeler edinmiş olsa da sonuç itibariyle bu yüce dinin getirdiği huzur ve maneviyat ile taban tabana zıt bir noktaya ulaşır.

Özellikle ruhani ve manevi değerleri reddettiği, her şeyin merkezine insanı ve enaniyetinin koyduğu noktalarda İslam'dan tamamen uzaklaşır ve karanlık, sonu hüsran dolu bir bataklığa sürüklenir. Saadet kaynağı olarak geliştrilen bu yöntem bir ızdırap, ayrımcılık, benmerkezcilik ve benliğe tebdil eder.

Şehirlerinden kan sızan medeniyet: Vahşi Batı

"Allah sizi, din hakkında sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselere iyilik etmekten, onlara adâletli davranmaktan men etmez. Çünkü Allah, âdil davrananları sever."

(Mümtehine Suresi 8. Ayet)

Mümtehine Suresi 8. Ayet Tefsiri

Bu âyetlerde Kur'an'ın, uluslararası ilişkilerde hemen herkesin mâkul ve ikna edici bulacağı bir temel düstur getirdiği görülmektedir. Şöyle ki, aslolan barış halidir ve dostane ilişkilerin sağlıklı yürüyebilmesi için şu iki şarta titizlikle uyulması gerekir: a) İyi niyetli olma ve bunun ilişkilere yansıtılması, b) Bu alanda yapılacak düzenleme ve uygulamalarda, aynı şekilde herhangi bir ihtilâf çıkması durumunda adalet ve hakkaniyetin esas alınması. İstisnaî olan hasmane ilişkiler içine girmenin gerekçesi ise karşı tarafın din özgürlüğünü ortadan kaldırmaya yönelik savaş ilân etmesi ve ülke güvenliğini tehdit eden fiilî davranış ortaya koyması şeklinde özetlenmiştir.

➤ İslam beşer için bir saadet kapısı olduğu için tüm dünyada kabul görür, hükümlerini benimseyenlere hem kendi aleminde hem de toplum yaşamında huzur sunar.

Alev Alatlı'nın kaleminden "Batı'ya Yön Veren Metinler"

Hümanizmden ve yeryüzünde teşkil etmiş herhangi bir "-izm" hareketinden üstün olan İslam, tüm hükümleri ile beşeriyet için adalet sunar.

➤ Dolayısıyla bir Müslümanın hümanist bir birey olmaya, herhangi bir "-izm" ve anlayış ile hareket etmeye, anılmaya ihtiyacı yoktur.

Batı'nın ahlaksız yüzü: Charlie Hebdo

Tüm bu bilgiler ışığında Şeyh Galib, Yunus, Pir Sultan Abdal, Fuzuli, Yahya Kemal ve Mevlana gibi tarihimizde önemli yer edinen isimleri hümanist olarak değerlendirmek doğru olmaz.

İnsan ve insanlık sevgisiyle dolu bu yüce şahsiyetler İslam'ın yüce ahlaki değerleriyle beslenmiş ve bunu ruhlarında filizlendirmiştir.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN