Suriye’yi kana bulayan sürecin başlangıç noktası: Hafız Esad
"Baba Esad" olarak bilinen Hafız Esad, bundan tam 48 yıl önce bugün gerçekleştirdiği darbe ile iktidarı ele geçirdi; Suriye'yi kana bulayan sürecin fitili de, işte o tarihte ateşlendi. Darbeyle dava arkadaşı Salah Cedid'i deviren Hafız Esad, Suriye'ye tapulu mülkü gözü ile baktı ve yönetimi çıkarlarına uygun hale getirdi. Kendisine karşı çıkan ayaklanmaları acımasızca gerçekleştirdiği katliamlarla bastırdı. 1982 yılında gerçekleşen ve "Hama katliamı" olarak tarihe geçen en büyük katliamda, kentte yaşayan her 10 kişiden biri hayatını kaybetti. Ölümünden sonra yönetimi devralan Beşar Esad, ne yazık ki babasının izinden gitti… Peki Hafız Esad kimdir? Beşar Esad kimdir?
Giriş Tarihi: 13.11.2018
17:25
Güncelleme Tarihi: 29.02.2020
12:03
1961'de Mısır Devlet Başkanı Nasır'ın başını çektiği Pan-Arap ütopyasını gerçekleştirmeye çalışan "Birleşik Arap Cumhuriyeti" nden Suriye'nin çekilmesine karşı çıktığı için, 1961'de Silahlı Kuvvetler'den atıldı.
Ordudan ayrıldıktan sonra 16 yaşından itibaren üyesi olduğu Baas Partisi'nin askeri kanadında kilit bir görev üstlendi ve 1963'te gerçekleştirilen darbede önemli rol oynadı.
Esad, 1966'da Baas Partisi'nin Suriye kolu içindeki radikal ve bağımsızlık yanlısı kanadın, barışçı kanadı devirmesinin ardından, partideki hizmetlerinin karşılığında Şubat 1966'da Savunma Bakanı oldu.
DARBE İLE İKTİDARI ELE GEÇİRDİ
1969-1970 yılları arasında Baas Partisi'nin sivil ve askeri kanatları arasında baş gösteren iktidar mücadelesinde etkin biçimde yer aldı.
Bu çatışmayı doruğa çıkaran Filistinlilerle Ürdün ordusu arasında çıkan Ürdün İç Savaşı'nda, hangi tarafın tutulacağı tartışmalarının ülkeyi böldüğü dönemi atlattı.
13 Kasım 1970'te bir darbe yaparak dava arkadaşı Salah Cedid'i devirdi ve iktidarı ele aldı.
Mart 1971'de tek aday olarak girdiği devlet başkanlığı seçimini, oyların yüzde 99,2'sini alarak kazanan Hafız Esad, Suriye'nin ilk Alevi (Nusayri) Devlet Başkanı oldu ve ölene kadar da bu görevi sürdürdü.
ÇIKAN AYAKLANMALAR ACIMASIZCA BASTIRILDI
O günden bugüne Esad ailesi, Suriye'ye tapulu mülk gözü ile baktı ve yönetimi ona göre şekillendirdi.
1970'lerden bu yana Suriye, Esad'lar tarafından bir aile şirketi gibi idare edildi , soyuldu. Ülkenin kaynakları, aile mensupları tarafından dışarı taşınırken, çıkan ayaklanmalar acımasızca bastırıldı.
SURİYE’NİN YÖNETİMİ NASIL ESAD AİLESİNİN ELİNE KALDI?
Bakanlar kurulu, bakanlıklar ve parlamento, baba Esad'ın elindeki kuklalar gibiydi. Bu sebeple adı geçen oluşumlar, ülke yönetiminde hiçbir zaman gerçek söz sahibi olmadı.
Suriye'yi asıl idare edenler, bizzat aile mensupları tarafından yönetilen ordu ve istihbarat kurumlarıydı.
Ordu ve istihbarat, hükümete ve parlamentoya değil, yalnızca Hafız Esad'a bağlıydı ve bir tek ona hesap verirlerdi.
ESAD’A SADIK ŞİİLER, ORDU VE İSTİHBARATIN BAŞINDAYDI
Suriye nüfusunun yüzde 70'ten fazlasının Sünni olmasına rağmen, ordu ve istihbaratın en üst kademelerinde genellikle Esad ailesine sadık Şiiler görev aldı. Her şey onların kontrolü altındaydı.
Ekonominin çeşitli sektörleri de Esad ailesinin denetimindeydi ve buradan gelen paralar, aile mensuplarının ve yakın çevresinin cebine akıyordu.
Dahası aileden ve aileye yakın üst düzey bürokratlar, ordu, istihbarat mensupları ve akrabaları, çeşitli baskı, şantaj ve tehdit yoluyla Sünnilerden oluşan iş adamlarının şirketlerini ve mal varlıklarını gasp edip kendi servetlerine kattılar.
Lübnan'ın Suriye işgali altında olduğu senelerde, aileye yakın üst düzey ordu ve istihbarat mensuplarının burada uyuşturucu kaçakçılığına karıştığı ortaya çıktı.
Tabii ki, baba Esad bundan habersiz değildi…