7 Güzel Adam'dan 7 güzel kitap
Yedi güzel adamdan birisi kan görür; birisi aşk görür; biri yar, biri bela, biri dağ; biri de sofra görür. Görüler ve gereğini bellerler. Peki, "Bu insanlar dev midir, yatak görmemiş gövde midir?" Cahit Zarifoğlu'nun anlattığı 'Yedi Güzel Adam'dan yedi güzel kitabı sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 05.02.2019
09:41
Güncelleme Tarihi: 05.02.2019
11:21
İslam medeniyetinin yeniden dirilişi için aydınların bir araya gelmesi gerektiğini ifade eder. Birlik idealinin önemine dikkat çeker. Durmadan birleşme, durmadan yakınlaşma, durmadan kaynaşma. Afrika'nın bir ucundan, Filipin Adaları'na kadar kesiksiz uzayan bir diriliş.
Birlik Çağrısı
Ey Azerbaycanlılar, Türkistanlılar, Kafkaslılar, Nijeryalılar, Mısırlılar, Suriyeliler, Bağdatlılar, Amerika'daki Müslüman zenciler, Bosnalılar, Malezyalılar ve daha nice ülkelerde bulunan ve her biri kendi içinde suni ayrılıklarla birbirinin boğazına sarılsın diye kışkırtıcılığın her türlüsüyle karşı karşıya gelen can kardeşlerim!
Her türlü doktrin, her türlü baskı, her türlü savaşla kendi öz gerçeğine dönmekten alıkonan gök medeniyetinin çocukları.
Ne zaman birbirimizi anlayacak, birbirimize yaklaşacak ve aynı ilhamın bahar sıcaklığındaki doğurucu soluğunu omzumuzda duyacağız?
Zamana Adanmış Sözler kitap özeti:
Bu kitap, Sezai Karakoç'un 1960-1975 yılları arasında yazdığı şiirlerinden oluşmuştur. 1960'lı yıllarda yazılmış olan Masal şiiri, dergilerde yayınlanmadan doğrudan kitaba girmiştir. Şehzadebaşında Gün Doğmadan, Çocukluğumuz ve Küçük Na't adlı şiirler ikinci kez Diriliş'te 1974-1975 yıllarında yayınlanmışlardır. Zamana Adanmış Sözler, Akrebin Ölümü, Yılan, Denizin Kentini Yaktım, Tören, Akşam, Kış, Sonbahar şiirleri 1971-1972 yıllarında yazıldıkları halde ancak 1974-1975'de yayınlanabilmişlerdir. Sepet şiiri de, yayınlandığı tarihten çok önce, 1960'lı yıllarda aslında Cezayir'in Kurtuluş Savaşı için yazılmış bir şiirdir.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
"Yeniden su yürüdü dalıma yaprağıma Bir bakışın can verdi kurumuş toprağıma..."
Şiir anlayışını öncelikle "Büyük Doğu" ve Sezai Karakoç'la biçimlendiren, Müslümanların emperyalizme başkaldırışını yansıtan şiirleri büyük ilgi gören yazar ve şair Erdem Bayazıt 18 Aralık 1939'da dünyaya geldi.
Henüz lise yıllarında arkadaşları Cahit Zarifoğlu, Nuri Pakdil, Rasim ve Alaeddin Özdenören'in çıkardığı "Hamle" dergisini birkaç sayı çıkaran Erdem Bayazıt, yine Nuri Pakdil'in yayına hazırladığı mahalli "Hizmet" gazetesinde sanat ve edebiyat sayfası hazırladı.
MÜSLÜMANLARIN EMPERYALİZME BAŞKALDIRISI
Ak Radyo'da "Şiir, Yalnızca Şiir" adlı bir program hazırlayıp sundu. Şiirleri hakkında "barbar güçlerin, teknolojinin yıktığı, Tanrı'dan kopardığı insanın mânevî kurtuluşunu arayan"; "çağı, makine uygarlığını ve değerlerini yargılayan"; "Müslümanların emperyalizme başkaldırısını yansıtan" gibi değerlendirmeler yapıldı.
Şiirlerinde bütün kabarmalar, fırtınalar, boğuşmalar Allah'ı anışta, kalbin ritminin evrendeki büyük ritimle buluşmasında anlamını bulur ve yatışır. Dışa doğru atılma ve yükselme arzuları içe doğru bir derinleşmeye evrilir.
İPEK YOLU'NDAN AFGANİSTAN'A
İpek Yolu'ndan Afganistan'a kitap özeti:
1970'li yılların sonunda patlayan Afganistan olayı, Erdem Bayazıt ve arkadaşlarının en çok üzerinde durduğu, İslam dünyasının kanayan yaralarından biri oldu. "Bir yüzüm Batıya dönük/Bir yüzüm Doğuya/ Arkamda bütün yönler/Önümde kıble!" dizelerinin şairi bu acıya duyarsız kalamazdı ve kalmadı da. Olaylara, yönü kıbleye dönük olarak baktı. Pergelin bir ayağını hep sabit tuttu... Bayazıt ve arkadaş grubu yazılarıyla, şiirleriyle, hikâye ve romanlarıyla dünyanın seyirci kaldığı bu dramı biteviye gündeme getirmeye çalıştılar. Bilhassa Cahit Zarifoğlu, şiir ve yazılarında Afganistan konusunu o kadar çok işledi ki adı "Afganistan şairi"ne çıktı. Erdem Bayazıt da "Afganistan yazarı" olarak akıllarda kaldı. İşte bu kitap da "içeriden bir gözün" kaleminden bir İslâm coğrafyası hikâyesidir.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…