Arama

A'dan Z'ye Cemal Süreya

Gözlerini hayata bir yük vagonunda açmıştı, İkinci Yeni'nin ele avuca sığmaz şairi Cemal Süreya… Yalnızlığın ve aşkın başkenti diyorduk ona. 1990'da yaşamını yitirdi ama Turgut Uyar'ın dediği gibi ''Cemal Süreya hiç ölür mü?'' Şiirleri sokaklara taşan, duvarlara yazılan bir şair o. Sevda sözlerimizi en içten şiire nakşeden bir kalemdir.

…Biliyorum sana giden yollar kapalı

Üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin beni…

  • 11
  • 28
JETON:
JETON:

Ünlü şairin cebinden eksik etmediği nesnelerden biride jetondur. İhtiyacı olanlara vermek için yanında her zaman vapur, telefon jetonu bulundururdu.

  • 12
  • 28
KADIKÖY:
KADIKÖY:

Ünlü şair son yıllarını Kadıköy'de geçirir. Ölümünden sonra oturduğu sokağa onun ismi verilir. Yaşadığı Başak Apartmanı'na bir plaket çakıldı. Peki, Süreya için Kadıköy ne ifade ediyordu? Bir yazısında şöyle söyledi: "İstanbul'da, ama Kadıköy'de oturuyorum. Bu 'ama' biz Kadıköylüler için çok şey açıklayan bir sözcük. Daha doğrusu bizi açıklayan bir sözcük. Kadıköylüler, iş ilişkileri ve zorunluluklar dışında İstanbul'u fazla kullanmazlar. Kadıköy yeter onlara. Diyeceksiniz ki, İstanbul yayıldıkça her semt için öyle olmuştur. Doğru. Ama bizim için daha da öyle. Öte yandan her şeye karşın, kasaba niteliğini yitirmemiştir Kadıköy. Oradaki dostluklar sıla dostluğu gibidir. Mahalle arkadaşlığı gibi."

  • 13
  • 28
LAVANTA:
LAVANTA:

Sıcak Nal kitabında yer alan bu şiiri, yaşamak üzerine etkili şiirlerinden biri olarak anılır. Son dizeleri ise şöyledir: "Şimdiye dek düşünmediyseniz/ Bakmayın içinde ne var,/ Küçük bir kitaptır yaşamak/ Elinde tutmaya yarar."

  • 14
  • 28
MÜLKİYE:
MÜLKİYE:

Üniversite tercihini yaparken Mülkiye ile siyasal bilgiler fakültesini iki ayrı okul olarak bilen Süreya okula kayıt yaptırınca ikisinin aynı okul olduğunu anlar ve çok sevinir. O tamam bir mülkiyelidir. İlk şiiri Şarkısı-beyaz 1953'te Mülkiye dergisinin ocak sayısında yayımlandı.

  • 15
  • 28
NİÇİN YAZIYORUM?
NİÇİN YAZIYORUM?

Bir dergiye verdiği röportajda şunları söyledi : "Niçin mi yazıyorum? Şiirimi mi soruyorsunuz? Çok kazık soru: Karşılık vermek çok güç benim için. Bugünümü alırsak, o kadar değil belki. Bugün, alışmışım, öteden beri yazdığım için de yazıyorum. Ama başta, ortada? Niçin yazdığımı kolay anlatamam. Kendim de pek anlamış değilim çünkü. Bir düşünce adamı için düşüncelerini yazarak ortaya koymak söz konusudur. Yazı onun için, düşüncenin doğrudan kalıbı, üstüne tam oturmuş giysidir. Ama özgül tanımıyla, yazmak başka bir olay. (...) Yazmak bana her zaman çok zor gelmiştir. Daha ilkokulda, ortaokulda adım 'üstad'dı. Şanslarım oldu. Ama bugün, daha önce de belirttiğim gibi, elli yaşı çoktan dönmüş biri olarak neye yetenekli olduğumu hâlâ çözebilmiş değilim."

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN