Bir kuruluş destanı: Osmancık
Eserleriyle yerli düşüncenin sesi olan Tarık Buğra, tarihi roman dediğimiz vakit, akla gelen ilk isimlerden… Buğra'nın hiç şüphesiz en önemli eserlerinden biri ise Osmancık romanı. Tarihi romanın en seçkin örnekleri arasında yer alan Osmancık'ta, Osman Gazi'nin şahsi dönüşümüyle bir devletin dönüşümü ve gelişimi anlatılır. Hepimizin aşina olduğu; "Bundan böyle öfke bize, uysallık sana; güceniklik bize, gönül alma sana" öğütlerini ihtiva eden Osmancık eserine Tarık Buğra'nın vefatı sebebiyle yakından bakalım…
Giriş Tarihi: 26.02.2021
16:35
Güncelleme Tarihi: 26.02.2021
19:48
OSMANCIK'IN SORGULAMA DÖNEMİ
📌Osmancık'ın hayatındaki dönüm noktası Kayı Boyu'nda saygı duyulan şeyh Ede Balı ile tanışması ile gerçekleşir. Şeyhin kızı Malhun Hatun'a aşık olan kabına sığmayan Osmancık, Ede Balı'ya fazla gururlu ve saldırgan görünür. Ede Balı kızını Osmancık'a vermeyi kabul etmez, Osmancık'ın şahsiyeti için farklı planları vardır. Ede Balı, Osman'a sakin kalabilmeyi, bilgeliği, gücü ve savaşçılığı yeri geldiğinde kullanmayı öğretecektir.
📌Şeyh Ede Balı ile karşılaşan Osmancık artık üstünlük isteğinden uzaklaşarak cihan mefkuresi düşüncelerine kapılır. Ede Balı'nın rehberliğinde benliğinden sıyrılma yolunda ilerleyen Osmancık, ülküsüne yoğunlaşınca dünyanın çok da büyük bir yer olmadığını fark eder. Çünkü Ede Balı'nın "Dünyayı bize büyük gösteren bizim küçüklüğümüz oğul. Hırsımız, sabırsızlığımız, bencilliğimiz. Önce bu yüzden küçülüyor, sonra da dünyayı çok büyük görüyoruz." cümleleri yaşam boyu Osmancık'ın kulağına küpe olacaktır.
"Dünya büyüktür… Çok, çok büyüktür; hatta Osman'ın kurabildiğinden çok daha büyüktür. Fakat bir ömür için, tek insan içindir bu büyüklük. Bu soy için değil; bir soyun benimsenmeyeceği, bir soya benimsetilecek bir amaç, bir ülkü için değil…"
Tarık Buğra'nın Küçük Ağa romanı hakkında 10 bilgi
OSMANCIK'TAN OSMAN BEY'E BİR DÖNÜŞÜM SERÜVENİ
📌Ede Balı'nın öğütleri dairesinde hayatına yön veren Osman, babası yaşlandığında onun yerine beyliğin başına geçer. Gençlik heveslerini, sabırsızlığını, Ede Balı'nın öğüt ve rehberliği sayesinde aşan Osmancık, kendisine tahakküm eden benliğinden sıyrılarak "Osman Bey" olmuştur.
➡Osman'daki bu değişim ve dönüşümü fark eden Ede Balı ise onun, kızı Malhun Hatun ile evlenmesine müsaade eder. Ede Balı'nın manevi önderliğinde hareket eden Osman Bey, Bizans'a karşı birçok savaş kazanır. Fethettiği yerlerde adalet ve hoşgörüyü sağlayan Osman Bey, Osmanlı Devleti'nin köklerini atmaya başlar. Savaşlardaki başarısı sebebiyle Selçuklu Sultanı tarafından Osman Bey'e hanlık verilir. Osman Bey'e bir suikast girişimi düzenlense de durumdan haberdar olan Osman Bey, planı tersine çevirir.
➡Hastalanan Osman Bey, Orhan Bey'e Bursa'yı aldıktan sonra kendisini oraya gömmesini vasiyet eder. Bursa'nın düştüğünü öğrenen Osman Bey, devleti Orhan Bey'e bırakarak hayata gözlerini yumar.
"İri ela gözler yumulmuştur. Ama gür kaşları, uzun kirpikleri, sert bıyıkları, kemerli burnu ve köşeli çenesiyle o karayağız yüz gülümsemektedir..
-"Uyudu" diyorlar. Oysa hatırlamaktır o."
BENLİĞİNİ BULAN OSMAN BEY
📌Osmancık'taki ana temayı kimlik inşası olarak açıklamak mümkün. Tema, toplum ve fert arasındaki ilgiyle sağlanır. Romanda Osman Bey'in, Osmancık, Osman Bey, Osman Gazi Han dönemlerine bağlı olarak Türk toplumun da aşiret, devlet ve imparatorluğa geçiş süreci verilir.
Osmancık'ın Osman Bey olma serüveninin anlatıldığı romanda, kendini tanıdıkça benliğinden sıyrılan Osman Bey, ülküsüne daha da yakınlaşır. Ve en nihayetinde varlığı asırlar sürecek bir imparatorluğun temelini atar.
Edebiyatımızın Küçük Ağası Tarık Buğra'dan 23 alıntı
OSMANLI DEVLETİ’NİN MANEVİ KURUCUSU: ŞEYH EDE BALI
📌Osman Bey'in hayatında roman ekseninde ve tarihi bir şahsiyet olarak en dikkat çekici isimlerin başında Şeyh Ede Balı gelir. Şeyh Ede Balı Osman'ın dönüşüm sürecinde önemli bir yere sahiptir.
📌Osman Bey'in kendisi olması çağrısı Ede Balı ile gerçekleşir, benliğini bulma süreci Şeyh ile başlar ve roman boyunca rehberliği devam eder:
"Ede Balı, sanki ruh olup uçmuştur; sanki artık o yaşını başında değildir; var olan, sadece bir sestir; sesleşen bir gönüldür ve o da Osman'ın beynindedir: İnsan tek olmadığını anlamış, anlayamamış ve anlayamıyorsa, dünya, gerçekten de çok büyüktür; çünkü insan, zaman ve mekâna göre büyüktür ha var ha yoktur… Ve, öyle insanlar yatsıda doğar, sabah ezanı okunmadan, şafak sökmeden ölür. Sözün tam burasında ses, Osman'dan ayrılıyor, yeniden Ede Balı oluyor: Ede Balı Osman'ı uyandırmaya, uyarmaya koyuluyor:"
OSMAN BEY'E İMPARATORLUĞU MÜJDELEYEN RÜYA
📌Ede Balı ve Osman Bey'in ilişkisi çerçevesinde görülen bir rüya bütün kurgunun temelini oluşturmuş gibidir. Ede Balı'nın tekkesinde bekleyen Osman Bey, bütün bir imparatorluğu ilgilendiren bir rüya görür. Osman Bey rüyasında Ede Balı'nın göğsünden yükselen ayın kendi göğsüne girdiğini görür.
"Ve ay – Mal Hatun- sımsıcak, Osman'ın göğsüne iniyor. Osman bu sıcaklıkta, hayatın tek ve yaşamaktan değerli anlamını kavrıyor."
Edebiyat hakkında ilginç bilgi