Bir varoluş mücadelesi: Kıbrıs edebiyatı
Türkiye'nin yavru vatanı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekatı'nın ardından gerçekleşen görüşmeler sonucunda kurulur. Çetelerin ve terör örgütlerinin bütün saldırılarına karşın maddi ve manevi birçok alanda önemli mücadeleler verilir. Bu mücadelelerin en etkili olanı ise edebiyat sahasında olur.
Giriş Tarihi: 15.11.2022
11:40
Güncelleme Tarihi: 15.11.2022
14:54
Kıbrıs edebiyatının temelleri
◾ 1873-1876 yılları arasında Mağusa'ya sürgüne gönderilen Namık Kemal , adada büyük bir infial oluşturdu. Kıbrıs'taki edebi hareketlilik ve yenileme çalışmalarına, kültürel anlamda öncü ve örnek oldu.
◾ Namık Kemal'i görüp tanışmak isteyen Kıbrıslılar onunla sohbet etmek için yarışırlardı. Bu insanlar arasında Kıbrıs'ın ilk tiyatro yazarı Mağusalı Hasan Nef'i ile ilk Türk romancısı Kaytazzade Mehmed Nazım Efendi de bulunur.
◾ Kıbrıs'ta Türk romanına öncülük eden ilk eser, Kaytazzade Mehmet Nazım'ın 1894 yılında yayımlanan Yâdigâr-ı Muhabbet adlı kitabıdır. Kaytazzade'nin bu eseri, hem tema hem de dil-üslup bakımından, Tanzimat dönemi Osmanlıya ait eserler ile benzerliği dikkat çeker.
Gülhane'deki kültür hazinesi
Kıbrıs edebiyatının Tanzimat edebiyatı ile benzerliği
◾ "Devlet dairesinde memur, hayat konusunda deneyimsiz, saf, kapalı toplumun, romantik ve vereme yakalanıp ölen gençleri" Tanzimat dönemi eserlerinin tematiğinde karşımıza çıkar.
◾ Yâdigâr-ı Muhabbet adlı bu eserde, Mucib Bey ile Namık Kemal'in İntibah romanındaki Ali Bey'in ortak yanları vardır.
◾ Servet-i Fünun'un teşekkülü ve temel romanlarını 1896'dan sonra verdiği düşünülürse, Yâdigâr-ı Muhabbet'te Namık Kemal ve dönemin diğer yazarlarının etkisi gözlenir.
Yâdigâr-ı Muhabbet romanının konusu Romanın ana kahramanı Mucib Bey , hali vakti yerinde, eğitimli bir beyefendidir. Hayat ve aşk karşısında fazla deneyimi yoktur. Roman, Mucib Bey'in içsel yolculuğu ve bu minvalde gelişen olaylar etrafında şekillenir.
Kaytazzade Mehmet Nazım kimdir? Lefkoşalı olan Mehmet Nazım, kamu hizmetinde çalışan bir Kıbrıs vatandaşıdır. İstanbul, İzmir ve Ankara gibi önemli şehirlerde görevini icra eder. 1914 yılında doğduğu topraklara dönen Kaytazzade, Recaizade Mahmut Ekrem ile iyi dosttur. Mehmet Nazım, roman alanında kendi milletinin öncü ismi olur. Kendinden sonraki nesili de olumlu anlamda etkiler.
İlk tiyatro eseri
◾ Namık Kemal'in öğrencisi Hasan Nef'i, "Felaket" adlı bir tiyatro eseri kaleme alır ve hocasına teslim eder. Hocası ise bu eseri payitahta gönderip Ahmet Mithat Efendi'nin matbaasında bastırılmasını rica eder. Böylece Kıbrıs'ın ilk tiyatro eseri 1875 yılında basılır. Böylelikle o zamana kadarki ilk tiyatro oyununun Kaytazzade Mehmed Nazım Efendi'nin "Safa yahut Netice-i İbtilâ" olduğu kanısı değişir.
Bu isimler kuşak olarak İngiliz döneminde "Genç Tanzimatçılar" olarak anılırlar.
Hasan Nef'i kimdir? Mağusa hâkiminin yeğeni olan Hasan Nef'i, Namık Kemal ile çok sıkı dostluk kurar. Hatta şair sürgünden kurtulunca onunla birlikte İstanbul'a gider. Payitahta yerleşir ve yıllarca özlemini duyduğu bu şehirde vefat eder.
◾ Doç. Dr. Emin Onuş, Namık Kemal'in büyük ses getiren tiyatro oyunu hakkında şunları belirtir:
"Namık Kemal'in Vatan Yahut Silistre'si Mağusa Limanı'nda tarihi bir ambarda oynanıp hasılatı toplanıyor. Orduya yardım olarak gönderiyorlar ve bunu devamlı olarak yapıyorlar."
VIDEO
Kahvehanelerin Kıbrıs'taki önemi
◾ Kıbrıs Türkleri, her türlü alanda mücadele verirler. Bu sahalardan biri de edebiyattır. Kahvehaneler, vatanlarını koruma ve savunma planları yapan mücahitler ile doludur.
◾ Ancak mücadeleler alenen yapılamaz. Bunun için en iyi kamufle yerleri olan kahvehaneler kullanılır.
◾ Kahvehanelerin her ne kadar Kıbrıs Türklerinin kültürüne katkısı olsa da kutsal bir amaç için kullanılır. Bu konuyla alakalı Dr. İsmail Bozkurt şu ifadelerde bulunur:
"Kıbrıs'ta bir kahvehane kültürü vardır. Kahvehane kültürü bir sosyalleşme aracı konumunda. İnsanların gidip birbiriyle dertleştiği ve o milli mücadele dönemlerinde de temel bir rol oynar. Şimdilerde bunlar çok kalmadı. Özellikle Lefkoşa'da ciddi bir kahve kültürü bulunuyordu ama günümüzde bu durum maalesef değişmiş halde. Kahvehaneler gitti yerine kafeler geldi."
İslam'ın Kıbrıs'taki mührü: Hala Sultan