Arama

Cahit Zarifoğlu'nun hayatına dair bilmeniz gereken 20 ilginç bilgi

Edebiyatımızın zarif şairi Cahit Zarifoğlu tüm hayatını inandığı şeyler uğrunda savaşarak geçirdi. Edebi yeteneğinin dışında inanç özü ile yoğrulmuş fikir dünyasıyla da edebiyatımızda dikkat odağı olmuş isimlerden biri olan Zarifoğlu, 32 yıl önce bugün aramızdan ayrıldı. Sizler için edebiyatımızın artist şairi hakkında bilmeniz gerekenleri Cahit Zarifoğlu'dan alıntılarla derledik.

Lise yıllarında göze çarpan suskunluğu, içe dönüklüğü ve derin düşünceleri Aristo diye çağrılmasına sebep oldu. İlerleyen yıllarda kendine olan güveni ve merakından dolayı Necip Fazıl Kısakürek tarafından "artist" diye çağrıldı.

Rasim Özdenören, Zarifoğlu'nın lise dönemin şöyle anlatır: "Cahit lisede iken hastalıklı derecede zayıf, sarı benizli, içe dönük, kimseyle konuşmayan ve sorulunca üşenir gibi cevap veren biriydi. Kendi aramızdaki adı Aristo idi. İçe kapanık ve filozofça duruşundan dolayı bu adı koymuştuk."

Bunca tanışıklığımız varken

sana dair

bana söz düşmüyor.

Lise yıllarında arkadaşlarına cebir, geometri dersleri verirdi. Fakat bir yıl edebiyat ve cebir derslerinden, iki yıl da yalnız cebir dersinden sınıfta kaldı. İnat edip kitapların kapağını açmadı. Edebiyat sınavına girse de hiç bir soruya cevap vermedi.

Tek güvencemiz Allah'tır.

Başka hiçbir güvencemiz yoktur.

Cahit Zarifoğlu, lise öğrencisiyken güreş sporuna karşı ilgi duyup, güreş kulübüne kaydoldu. Bir güreş esnasında çok güçlü ve kalıplı olan biriyle eşleşti. Tüm arkadaşları ilk hamlede Cahit'in kaybedeceğini düşünse de tam tersi oldu. İnce bir teknikle rakibinin sırtını yere getirdi. Alaeddin Özdenören arkadaşı Zarifoğlu'nun bu hikâyesi için "Şiir gibi güreş tutardı." der.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN