Divan edebiyatında Regaibiyye
Türklerin İslam'ı kabul etmelerinden sonra meydana getirmiş oldukları edebi eserler arasında en önemli yeri dini mahiyet arzeden türler almaktadır. Bunlar içinde Hz. Peygamberin hayatındaki önemli olayları anlatmak maksadıyla yazılmış olanları ilk sırada sayabiliriz. Hz. Peygamberle ilgili edebi türlerden biri de Regaibiyye'dir. Peki, büyük oranda İslami unsurlarla şekillenen divan edebiyatındaki regaibiyye nedir, regaibiyye örnekleri nelerdir? İşte çok fazla bilinmeyen regaibiyye türü hakkında bilgiler…
Giriş Tarihi: 27.02.2020
14:05
Güncelleme Tarihi: 18.02.2021
10:37
Edebiyatımızda en az bilinen türlerden biri
📌Divan ve mesnevîlerinin baş kısmında Tevhid¸ Münacât ve Na'tlara yer veren ve bunu bir gelenek haline getiren şairlerimiz¸ Hz. Peygamber'in hayatının her safhasını da ayrı birer edebî tür olarak işlemişlerdir.
Mevlidler¸ Siyerler¸ Mîrâciyeler¸ Mucizenâmeler¸ Hilyeler¸ Kırk ve Yüz Hadisler gibi daha birçok konu edebiyatımızın manzum dinî konuları arasında önemli bir yere sahiptirler .
Bu türlerden hemen her biri müstakil çalışmalara konu olmuştur. Yaygın olarak işlenen ve bilinen bu edebî türlerin dışında daha az bilinen türler de bulunmaktadır. Bunlardan biri de Regâibiyye olarak bilinen türdür.
Regaibiyyelerde neler anlatılır?
📌 Bu manzumelerde Resûl-i Ekrem'in anne ve babasının birbirine lâyık temiz gençler oluşu, ahlâkî özellikleri, evlenmeleri ve Hz. Peygamber'in ana rahmine düşmesinin kâinat için büyük bir rahmet olduğu anlatılmaktadır.
Peygamberimizin kutlu doğumunun edebiyata yansıması: Mevlid
Regaibiyye türü nasıl doğdu?
📌Regaibiyyelerde daha çok mesnevi nazım şeklinin kullanıldığı, bazılarında ise kıta, ilâhi, gazel ve kaside gibi şekillerin tercih edildiği görülmektedir.
İlk regāibiyyenin, mi'râciyyenin yazılıp bestelenmesinde olduğu gibi Üsküdar Doğancılar'daki Nasûhî Tekkesi'nde Hâşim Baba'nın Nâyî Osman Dede ile (ö. 1142/1729) dergâhın şeyhi Ali Alâeddin Efendi'nin bulunduğu bir sohbette mevlid ve mi'râciyye gibi bir regāibiyyenin de yazılıp Regaib kandillerinde okunması temennisinden doğduğu nakledilir. Rivayete göre bu vazife orada bulunan Selâhaddin Uşşâkī'ye verilmiş, o da kısa zamanda içinde bir mi'râciyyenin yer aldığı Matlau'l-fecr adlı 213 beyitlik mesnevisini kaleme alarak o toplantıda bulunanların katıldığı bir mecliste okumuş ve onların takdirini kazanmıştır.
Türk edebiyatındaki İlk regaibiyye şairi kimdir?
📌Bazı edebiyatçılarımız tarafından bahsedilen fakat çok yaygın olmayan bu türle ilgili bilinen ilk örnek Salâhî (ö. 1782)'nin Matlau'l-Fecr adlı eseridir. Prof. Dr. Mehmet Akkuş tarafından hazırlanan bu eser 211 beyitten müteşekkildir.
Selâhaddin Uşşâkī daha sonra eserini Rakimetü'l-ʿacâʾib fî leyleti'r-Reġāʾib adıyla Arapça'ya (195 beyit), Destançe-i ʿAcâʾib der Leyle-i Reġāʾib adıyla Farsça'ya çevirmiştir. Mesnevide yer alan, "Hikmet ile bu leâlî-i izâm / Bulmamış bu ana dek silk-i nizâm / Gālibâ te'hîr ile ol gird-gâr / Etmek istermiş fakîri hissedâr" beyitleri türün ilk örneğinin Salâhî Efendi tarafından ortaya konduğunu göstermektedir.
Kadir Gecesi edebiyatımızda nasıl yer aldı?
Önemli regaibiyye şairleri
📌 Türkçe ikinci regaibiyye Edirne Müftüsü Fevzi Efendi'ye aittir. Müellif Envârü'l-kevâkib fî leyleti'r-Regāib adlı bu manzumesini 1898 yılında kaleme almıştır. Tamamı 126 beyitten meydana gelen mazumede dokuz beyitlik girişten sonra regaib konusu dört fasıl halinde anlatılmıştır.
Regaib kandilinde okunması için ilk defa bir manzume kaleme aldığını söyleyen Fevzi Efendi'nin Selâhaddin Uşşâkī'nin eserinden haberdar olmadığı anlaşılmaktadır. Bu regāibiyyelerin dışında son devirde bazı şairler de regaib konusunda şiirler yazmışlardır. Üsküdarlı Sâfî'nin "Leyle-i Regāib" adlı şiiriyle Receb Vahyî'nin na't özelliğindeki dörtlüğü ve Kemâlî Efendi'nin on üç beyitlik na'tı bunların en bilinenleridir. Regaib kandili tekkelerde özel meclisler tertip edilerek ihya edilmiş, bu esnada okunan ilâhilerin bir kısmı Türk dinî mûsikisi literatüründe receb ilâhileri adıyla anılmıştır. Ayrıca tevşîh ve na'tlar yanında Hz. Peygamber'i konu alan çeşitli ilâhiler de bu toplantılarda okunmuştur.