Arama

Divan edebiyatından beyitler ve anlamları

Eski toplumumuzun düşünüş, yaşayış ve sanat sevgisini günümüze taşıyan divan şiiri, edebiyatımızın mihenk taşıdır. 'Kaybolmaya yüz tutan gizli bir bahçe' olarak betimlenen divan edebiyatındaki bazı beyitler var ki insanların hafızasında yer edindi. Sizler için asırlardır dilden dile dolaşan beyitleri ve anlamlarını derledik.

  • 16
  • 20

Kemiğimi yapsalar tarak

Yar zülfünün tellerine

(Seyrânî)

Keşke ben öldükten sonra kemiğimden bir tarak yapsalar da onu sevgiliye sunsalar. Böylece hasretiyle can verdiğim zülfün tellerine dokunabilir, kokusunu alabilirim.

  • 17
  • 20

Mende Mecnun'dan füzûn âşıklık isti'dadı var

Âşık-ı sâdık menem, Mecnûn'un ancak adı var

(Fuzûlî)

Bende Mecnun'dan daha fazla âşıklık yeteneği var. Gerçek âşık benim, ama Mecnun'un adı çıkmış bir kere.

  • 18
  • 20

Bir demir dağı delip boynuna almak gibidir

Her kişi âşık olurdu eğer âsân olsa

(Taşlıcalı Yahya)

Aşk, bir demir dağı delip boynuna asıp gezmek gibidir. Eğer kolay olsaydı herkes âşık olurdu.

  • 19
  • 20

Mihnet-i aşk ey dil âsândur diyü çok urma laf

Aşk bir yükdür ki ham bulmuş anun altında kaf

(Fuzûlî)

Ey gönül aşkın sıkıntısı kolaydır diye çok konuşma; zira aşk öyle bir yüktür ki kaf, onun altında bükülüp kalmıştır.

  • 20
  • 20

Fermân-ı aşka cân iledir inkıyâdımız

Hükm-i kazaya zerre kadar yok inadımız

(Bâkî)

Aşkın fermanına boyun eğmekliğimiz ta candan ve yürektendir. Bu uğurda alın yazımıza karşı zerre kadar inadımız ve karşı koymamız söz konusu olamaz.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN