Arama

Divan şiirinin mis kokulu bahçe bitkileri

Yaygın adıyla Divan şairi olarak bilinen ve aynı zamanda çok iyi bir gözlemci olan klasik Türk şairi, şiirlerinde çevrelerinde gözlemledikleri, gördükleri veya haberdar oldukları her türlü izlenim, olay, durum ve bilgiyi eskilerin tabiriyle "zerreden küreye" hemen her şeyi, sınırlı nazım şekilleri ve fakat son derece zengin bir içerik ve konu çeşitliliğine sahip türler vasıtasıyla, elbette kendi sanat anlayışları çerçevesinde ve kendilerine has bir söyleyiş tarzıyla işlediler. İşte, Divan şiirinde geçen bahçe bitkilerini sizler için derledik…

  • 27
  • 36

Bunların dışında kaynaklarda bilhassa tıbbî özellikleri veya şifalı yönleri olduğu belirtilen, ayrıca divanlarda çeşitli benzetmeler çerçevesinde değinilen; ancak bizim sınırlı sayılabilecek taramalarımız çerçevesinde ilgili beyit örneği tespit edemediğimiz "âbnûs/ abanoz, bakam, köknar, nârven, bân/bîd/söğüt, ûd/öd" vb. başka ağaçlar da bulunuyor.

  • 28
  • 36
KAFUR AĞACI
KAFUR AĞACI

Klâsik Türk şiirinde kâfur, mecazen çok beyaz anlamında oluşundan da hareketle, daha çok sevgilinin bedeni, teni, özellikle de sinesi ve gerdanı için benzetilen olarak ele alınmakta, ayrıca sevgilinin ayva tüyleri, müşk ve âşığın yaralı bağrı ile birlikte söylenmekte.

  • 29
  • 36
MİSVAK AĞACI
MİSVAK AĞACI

Yapılan araştırmalar, misvak ağacının çok eski dönemlerden beri kullanılmakta olduğunu, misvakın dişleri güçlendiren, çürümelerini önleyen, parlamalarını sağlayan, diş etlerini sıkılaştıran, iltihapları kurutan ve ağız içi asit salgısını dengeleyen; aynı zamanda antiseptik özelliğe sahip "etilamin, filorid, silis, kalsiyum, fosfor, magnezyum, potasyum, sodyum, kükürt dioksit, sitasterol" vb. maddeler içerdiğini ortaya koydu. Klasik şiirde de bu yönüyle kullanıldı.

  • 30
  • 36
SANDAL AĞACI
SANDAL AĞACI

Sandal ağacının klâsik şiirde daha ziyade güzel koku verici yönüyle ve âşıkla bağlantılı olarak ele alındığı görülür.

  • 31
  • 36
DİVAN ŞİİRİNİN DALLARINDAKİ MEYVELER
DİVAN ŞİİRİNİN DALLARINDAKİ MEYVELER

Klâsik şiirde, aralarında "ayva/eyvâ, nar/enâr, sîb/elma, şeftâli/ şeftâlû ve turunç/nârenç"in de bulunduğu birçok çeşidinin ayrıca redif olarak tercih edildiği meyveye, şiirlerde aynı zamanda belli bir çabanın sonunda elde edilen ürün anlamında kullanıldığından, çoğunlukla "saâdet semeri, mîve-i safâ, bâr-ı ümmîd, mîve-i bâğ-ı cihân, murat meyvesi"vb. kelime ve tamlamalarla birlikte yer verilir.

Bilindiği üzere, oluşmadan önce çiçek hâlinde olduğundan meyvenin aynı zamanda "berg ü bâr" şeklinde yaprakla birlikte anıldığı;"nârven, servi, söğüt"vb. ağaçların ise ayrıca meyvesiz oluşları üzerinde durulduğu görülür.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN