Dünyayı kucaklayan şair: Özdemir Asaf
Kıymeti oldukça geç anlaşılan şairlerimizden biriydi Özdemir Asaf. Edebiyatımızda derin bir iz bırakmış, içine sığdıramadığı derin duyguları dizelerine dökmüştü. Asaf, hayatı boyunca nazik, hayata her zaman duygu dolu gözlerle bakıyordu. Vefatının 38. yılında Özdemir Asaf'ı rahmetle anıyoruz.
Giriş Tarihi: 27.01.2019
14:30
Güncelleme Tarihi: 27.01.2019
16:50
ŞAİRİN SON DÖNEM ŞİİRLERİ
"Şimdi bütün anmalar bir susmanın içinde.. Şimdi bütün susmalar bir odanın içinde.. Anlatmaya bir sözcük, bir bakış arıyorlar, Önce sakladıkları, bir adamın içinde."
Çevresi tarafından hayatı boyunca nazik, hayata her zaman duygu dolu gözlerle bakan birisi olarak nitelendirilen Özdemir Asaf, Türk Edebiyatçılar Birliği temsilcisi olarak 1959'da Belçika Milletlerarası Şiir Bienali'ne, 1966'da Makedonya Yazarlar Birliği'nin davetlisi olarak Yugoslavya'da Şiir Kongresi'ne katıldı. Çevirileri ve şiir kitapları yayımlanmaya devam eden şair, matbaasını ve Yuvarlak Masa Yayınları'nı 1970'de kapattı.
Şairin çok kullandığı sevgi, ayrılık, ölüm temaları, son dönem şiirlerinde giderek yerini kaçış ve umutsuzluğun tedirginliğine bıraktı.
Çocukken geçirdiği akciğer rahatsızlığı 1979'da tekrarlayan Özdemir Asaf, 1980 aralık ayı başında, Vakıf Gureba Hastanesi'nde tedavi görmeye başladı.
Beyninde tümör tespit edilen ve 28 Ocak 1981'de, 58 yaşındayken Bebek'teki evinde hayata veda eden Özdemir Asaf'ın cenazesi, isteği üzerine Aşiyan Mezarlığı'na defnedildi.Can Yücel, Asaf'ı defnettikten sonra şairin 'R'leri söyleyememesine ithafen Cenaze Dönüşü adlı bir şiir yazar. Şiir şöyledir: Anlaşıldı bu/R'lerin intikamı/Onlar yuttu Özdemir Asaf'ı.
"Hastanede veya hapishanede
hayatını yazma
sonunu bir merak eden çıkabilir
hastanede her gece insan
birkaç yaşam yitirebilir
ya da yaşayabilir."
Asaf, "Dünya Kaçtı Gözüme", "Sen Sen Sen", "Bir Kapı Önünde", "Yumuşaklıklar Değil", "Nasılsın", "Çiçekleri Yemeyin", "Ben Değildim", "Bugün ve Bugün", "Benden Sonra Mutluluk", "Çiçek Senfonisi" şiir kitaplarıyla, "Dün Yağmur Yağacak" ve "'ça" isimli hikayelerini okuyucuyla buluşturdu.
Özdemir Asaf iyi bir babadır. Çocukları, onunla ilgili hep sıcacık hatıralar anlatır. Oğlu Gün Arun anlatıyor: "'Babaaaa...' diye koşar, atlardık kollarına babam eve geldiğinde. Üzerine biraz tırmanır, o günkü heyecanlarımızı anlatır, endişe ve sorularımızı iletirdik. Konuşurduk... Dinlerdik... Kısa belki ama genellikle yoğun, her zaman karşılıklı sevgi ve saygıyla içten sohbetler... Sonrasında babam ceplerinden birine elini daldırır, bizler için getirdiği fındıkları, fıstıkları çıkarırdı. Kimi zaman iki üç simit... Bir gün, yavru bir kedi... Onların aralarında ya da başka bir cepte; peçeteler, kâğıtlar, şiirler, belki bir iki tercüme, düşünceler, an ve anılar..."