Arama

Edebiyatımızda "dedim-dedi" geleneğini yaşatmış ozanlar...

Gelenek, geçmiş ile gelecek arasına kurulan köprüdür. Aşık edebiyatı da bu köprülerden birisidir. Bu köprünün ayaklarından biri olan dedim-dedi geleneği ise halk şiirinde yaygın olarak kullanılan bir biçim olup, karşılıklı söyleşme anlamına gelir. Asırlık edebiyat yolculuğuna baktığımızda halk, sevincinde, üzüntüsünde, düğününde, töreninde gezici aşıkları ve şairleri dinler, onlarla vakitlerini dolu dolu geçirirlerdi. Edebiyatımızda "dedim-dedi" geleneğini yaşatmış ozanları sizler için derledik.

  • 4
  • 10
Dedim-dedi geleneğini yaşatmış ustalar...
Dedim-dedi geleneğini yaşatmış ustalar...

Âşık Edebiyatı alanında derin izler bırakan Erzurumlu Emrah, Ruhsatî, Dertli, Dadaloğlu, Seyranî, Sümmanî, şenlik ve Bayburtlu Zihni gibi şahsiyetler bu yüzyılda yetişti. Hatta bazı simalar kendinden sonraki âşıklar üzerinde o derece etkili oldu ki, Şenlik, Ruhsatî, Emrah, Dertli, Deli derviş Feryadî, Sümmanî ve Derviş Muhammed gibi kendi adlarıyla anılan âşık kolları ortaya çıktı.

Edebiyatımızda Dedim-dedi'li şiir şeklinin kendine en fazla yer bulabildiği alan Âşık edebiyatı oldu. Bu alanda ilk örnekleri Nesimî, Pir Sultan, Tamaşvarlı Gazi Âşık Hasan, Ercişli Emrah, Ruhsatî gibi şairler ortaya koymuşlardı. "Dedim-dedi" örneklerini geçmişten bugüne yaşatan usta âşıkların başında, Âşık Ömer, Erzurumlu Emrah, Âşık Ruhsatî, Huzuri, Zulâlî ve Âşık Elesger gelir.

  • 5
  • 10
Aşık Ömer
Aşık Ömer

Dedim dilber yanakların kızarmış
Dedi çiçek taktık gül yarasıdır
Dedim tane tane olmuş benlerin
Dedi zülfüm değdi tel yarasıdır

Dedim dilber sana yazıldı kanım
Dedi niçin dersin benim sultanım
Dedim kimler sarmış ince miyanın
Dedi kendin sardın kol yarasıdır

Dedim bu Ömer'in aklını aldın
Dedi sevdiğine pişman mı oldun
Dedim dilber niçin sararıp soldun
Dedi hep çektiğim dil yarasıdır

Âşık Ömer, yüzyıllar boyunca yetişmiş bütün saz şairlerimizin hem en ünlüsü hem de en çok şiir bırakmış olanıdır. Konya'nın Hadım ilçesinin Gezleve köyünde 1651 yılında doğduğu rivayet edilir. Kendi kendini yetiştirmiş ve aynı devrin diğer âşıklarına göre daha seçkin bir yer kazanmıştır. Doğal ve coşkun bir dile sahip olan sanatçının, 11'li hece ile yazdığı Şairname adlı eseri âşık edebiyatındaki ilk şairname örneğidir.

  • 6
  • 10
Erzurumlu Emrah
Erzurumlu Emrah

Dedim dilber dîdelerin kan olmuş
Dedi çok ağladım sel yarasıdır

Dedim beyaz gerdan çâk-i hâkolmuş
Dedi zülfüm değdi tel yarasıdır

Dedim peri yanakların kızarmış
Dedi çiçek sokdum gül yarasıdır.

Dedim peri niçin sarardın soldun
Dedi hep çektiğim dil yarasıdır

Erzurum'un Ilıca ilçesine bağlı Tanbura köyünde doğdu. Doğum tarihi ve ailesi hakkında bilgi yoktur. Ömrünün son yıllarını Tokat'ın Niksar ilçesinde geçiren ve orada vefat eden Emrah'ın ölüm yılı da doğum tarihi gibi tartışmalıdır. Şiirlerinde aşk, ayrılık, gurbet gibi temalar yanında tasavvufî unsurlar da önemli bir yer tutar. Erzurumlu Emrah için Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın öncülüğünde Tokat'ın Niksar ilçesinde yaptırılan türbe 3 Mayıs 1986'da açılmıştır.

Erzurumlu İbrahim Hakkı'dan şiir güldestesi

  • 7
  • 10
Aşık Huzuri
Aşık Huzuri

Dedim dilber bana taze gül gerek
Dedi yanağımda ter kalmamıştır.
Dedim yaz defterine beni ey melek
Dedi defterimde per (yer) kalmamıştır.

Dedim dilber kara kaşın yay gibi
Dedi bakma yaşın akar çay gibi
Dedim dilber yüzün bedir, ay gibi
Dedi gözlerimde fer kalmamıştır.

Dedim Huzûri'ye eyle bir nazar
Dedi bir bakışım yüz bin can ezer
Dedim ki rakîpler bıyıksız gezer
Dedi sözün tutan er kalmamıştır

Yusufelili şairlerin en ünlüsü olan Huzûrî'nin asıl adı Ali Coşkun'dur. 21 Nisan 1886 tarihinde doğdu. Huzuri mahlasını ona babası verdi. Yirmi beş yaşlarında sazı ile gittiği Acara, Ahıska, Ahılkelek, Ardahan ve Kars'ta sazı ve şiirleriyle kahvelerde halka çaldı, söyledi. 1951 yılında akciğer kanserinden vefat etti.

  • 8
  • 10
Aşık Elesger
Aşık Elesger

Gedip erzi-halın yara söyledim,
İncinmesin mennen canana dedi
Zülm eliynen meni yâda veriler
Viran qalsın bele zamana dedi

(Gidip arz-ı halini sevgiliye söyledim/ Benle sevgiliye incinmesin dedi
Zulümle beni yabancıya veriyorlar/Ayrılık kalsın böyle zamana dedi)

Aşık Elesger 19. yüzyıl Azerbaycan saz üstadlarının en önemli temsilcisi, Azerbaycan aşık edebiyatının klasiklerinden biridir. 1821 yılında Göyçe'de doğdu. 1926 yılında vefat etti. Azerbaycan âşık edebiyatının üstat âşıklarından Aşık Elesger'in "Âşık Elesger ile Sehnabanı Destanı adlı eseri vardır.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN