Edebiyatımızdaki hilye örnekleri
Edebiyatımızda, Hz. Muhammed'e duyulan sevginin tezahürü olarak birçok eser kaleme alındı. Peygamberimizin fiziki ve ruhi özelliklerinin anlatıldığı hilye türü de bunlardan biridir. Sözlükte süs, ziynet, cevher, hilkat, suret ve sıfat anlamı taşıyan hilye; İslam'da Peygamberimizin beşer kelamının imkanları nispetinde kelimelerle çizilmiş resmi anlamına gelir. İşte edebiyatımızda yer almış hilye örnekleri...
Giriş Tarihi: 07.11.2019
09:07
Güncelleme Tarihi: 07.11.2019
09:16
Hilye türünün ilk örnekleri
İmam Tirmizî tarafından Arapça olarak kaleme alınan Şemâil-i Nebî isimli eser, hilye türünün ilk örneğidir. Arap edebiyatında diğer önemli hilyeler, İmam Beyhakî'nin Delâil-i Nübüvve'si, Hâfız-ı İsfahanî'nin Târih-i İsfahan'ı, Kadı İyaz'ın Şifâ-ı Şerîf'i ve Hâfız Abdurrahman'ın Vefâ fi Fezâil-i Mustafâ'sıdır.
İran edebiyatında Şiiliğin tesiriyle olsa gerek şemâil ve hilye türünde iki eser dışında esere rastlanmaz. Bu eserler Muhammed Âbâd'ın, Kadî İyaz'ın Şifâ-ı Şerîf'ine yazdığı şerh ile Feyzî'nin manzum Hilye'sidir.
Türe ait en eski eser , Şeyhülislâm Hoca Saadettin Efendi'nin Hilye-i Celîle ve Şemâil-i Aliyye'sidir. Manzum hilye-i şerifelere ilk örnek, Şerîfî mahlaslı bir şairimizin kaleme almış olduğu Risâle-i Hilyetü'r-Rasûl isimli eseridir.
Hilye türünün en meşhur ve en önemli eseri
Hilye türünün en meşhur ve en önemli eseri Hâkânî Mehmed Bey'in Hilye'sidir. Kendisinden sonra yazılan birçok manzum hilyeye kaynaklık eden bu hilyenin çok sayıda yazma nüshasının yanı sıra hem Arap harfli hem de Latin harfli yayımları yapılmıştır.
Zamanla Hz. Peygamber'in dışında diğer peygamberler, dört halife, aşere-i mübeşşere, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'in, din ve tarîkat büyüklerinin bedenî ve ahlâkî özelliklerinden bahseden eserler de hilye olarak adlandırılmışlardır. Bunlar da Hilye-i Enbiyâ, Hilye-i Çâr-yâr-ı Güzîn, Hilye-i Aşere-i Mübeşşere, Hilye-i Hasaneyn, Hilye-i Evliya/Ulemâ şeklinde ifade edilerek Hilye-i Nebevî'lerden ayırt edilmektedir. Türk edebiyatında manzum veya mensur olmak üzere yirmiden fazla hilye yazılmıştır.
Türk edebiyatındaki başlıca hilyeler:
Hâkanî Mehmed Bey, 1598-99, Hilye-i Hâkanî
Hâkānî Mehmed Bey'in Hz. Peygamber'in fiziki özelliklerini anlattığı, türünün ilk ve en önemli örneği kabul edilen mesnevisi.
Süleyman Nahifî, 1689, Hilyetü'l-Envâr
Hakani'nin Hilye'si tarzında 2871 beyit hacminde bir mesnevidir.
Müstakîmzade Süleyman Sa‟düddin Efendi, Şerh-i Hilye-i Nebeviyye (Hilye-i Nebeviyye ve Hulefa-i Erba'a)
Süleyman Sadeddin Efendi, Osmanlı bilgini. Tuhfei Hattatin, Devhatül Meşayih, Mecelletün Nisab, Istılahatül Şiriyye, Şerhi Divanı Ali, Mektubatı kutsiye, Süruruttalibin, Şerhi ibarat, Risalei tarikatı nakşibendiye, Risalei Melamiye, Meşayihnamei İslam, Hülasatül Hediye, Durubı Emsal gibi eserleri vardır.
Bunların dışında Mevlevi Mehmed Necib Efendi, 1843, Hilye; Rusçuklu Fethi Ali, 1843, Milad-ı Muhammediyye-i Hâkanîyye Hilye-i Fethiyye-i Sultaniyye; Tırhalalı Murad Oğlu Ali (Hızrî), 1944, Nazmu'n-Nûr fî Silki's-Sürûr; Mustafa Fehmi Gerçeker, Hilye-i Fahr-i Âlem gibi örnekleri sıralayabiliriz.
Türk edebiyatındaki hilyeleri manzum ve mensu r olarak ise şu şekilde sıralamak mümkün:
Hâkânî Mehmed Bey, Hilye-i Sa'âdet
Eserlerinden Hâkānî'nin iyi derecede Arapça ve Farsça bildiği, divan edebiyatının inceliklerine vâkıf olduğu anlaşılmaktadır. Kaynaklarda eserlerindeki sadelik ve samimiyetin bunların edebî değerinden fazla olduğu belirtilir. Türkçe'yi kullanışı, anlatımındaki sadelik ve üslûbundaki açıklık ona çağdaşları arasında önemli bir yer kazandırmıştır.
Süleyman Nahîfî , Hilyetü'l-Envâr
İlim, fikir ve sanat bakımından güçlü sayılan Nahîfî yaygın olarak Mevlevî kabul edilmekle birlikte Abdülbaki Gölpınarlı'ya göre Melâmî'dir , ayrıca Nakşî olduğu da ileri sürülmüştür. Nahîfî , dinî heyecanları kuvvetli bir şair olarak Türk edebiyatında en çok na't yazan isimler arasında zikredilir. Ayrıca Yunus Emre etkisinde birçok ilahi kaleme almış ve bunların çoğu bestelenmiştir