Edebiyatımızdaki ünlü şiirler kimlere yazıldı?
Edebiyatımıza damga vuran şiirlerin kimler için yazıldığını merak ettiniz mi hiç? Çok sevilen "Beklenen", "Mona Rosa", "Mihriban", "Sessiz Gemi" ve daha pek çok şiir kimler için yazılmış olabilir? İşte edebiyatımızdaki en sevilen şiirlerin perde arkası...
Giriş Tarihi: 14.02.2020
09:56
Güncelleme Tarihi: 14.02.2022
14:05
Ahmed Arif – Hasretinden Prangalar Eskittim- Leyla Erbil
Diyarbakır'a sürgüne gitmeden Ankara'da arkadaş toplantılarında tanışırlar. Leyla Erbil 23, Ahmed Arif 27 yaşındadır. Yeni yayınlanan 1954-1957 ve en son 1977 olmak üzere 60'ın üzerinde mektubu, şairin Leylim diye hitap ettiği Leyla Erbil yayınlamaya karar verdikten sonra, kitabı göremeden yaşama veda eder.
Ahmed Arif bu mektuplarında "Leyla zalım Leyla" diye başlar. Kör kütük aşık Arif, aşkına karşılık bulmak için yazmış, Leyla Erbil ise dostluk sınırını çizmiş ve bu sınırı gün geçtikçe derinleştirmiştir. Mektuplarında "İlk sen mağlup ettin beni." der. Diğer taraftan "Sen ister dostum ol ister sevgilim. Yeter ki hayatımda ol. Sen bana geldikçe sana ihtiyacım olacak. Senden başka hiç bir isteğim yok." der. Ay Karanlık şiirini de Leyla Erbil'e yazmıştır.
Hasretinden Prangalar Eskittim
Seni, anlatabilmek seni. İyi çocuklara, kahramanlara. Seni anlatabilmek seni, Namussuza, halden bilmeze, Kahpe yalana.
Ard- arda kaç zemheri, Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu. Dışarda gürül- gürül akan bir dünya… Bir ben uyumadım, Kaç leylim bahar, Hasretinden prangalar eskittim. Saçlarına kan gülleri takayım, Bir o yana Bir bu yana…
Orhan Veli Kanık – Aşk Resmi Geçidi – Nahit Fıratlı
"Bir de sevgilim vardır pek muteber ismini söylemem edebiyat tarihçisi bulsun"
O zamanlar ismini söyleyemem dediği sevgilisi Nahit Hanım'dı. Yazdığı mektuplar "Yalnız Seni Arıyorum" ismiyle kitaplaştırıldı.
Bedri Rahmi Eyüboğlu –Karadurt- Mari Gerekmezyan
Mari, Bedri Rahmi'nin asistanlık yaptığı Güzel Sanatlar Akademisi Heykel Bölümü'ne misafir öğrenci olarak gelmiştir. Bedri Rahmi'nin bir büstünü yapar. Bedri Rahmi de birçok portresiyle, ona yazılmış şiirlerle cevap verir. Mari 1946'da menenjit-tüberküloza yakalanır. 2. Dünya Savaşı yeni bitmiştir, ilaçlar çok pahalıdır. Bedri Rahmi birçok tablosunu sattıysa da Mari'yi kurtaramaz. İşte o dönem içkiye başlar. 1949'da Büyük Kulüp'te bu şiiri okurken ağlamaya başlar. Bunun üzerine eşi Eren Eyüboğlu evi terk edip Fransa'da yaşamaya başlasa da, daha sonra eşinin yanına döner, ama bunu hiç unutmaz.
"Karadutum, çatal karam, çingenem Nar tanem, nur tanem, bir tanem Ağaç isem dalımsın salkım saçak Petek isem balımsın ağulum Günahımsın, vebalimsin. Dili mercan, dizi mercan, dişi mercan Yoluna bir can koyduğum Gökte ararken yerde bulduğum Karadutum, çatal karam, çingenem Daha nem olacaktın bir tanem Gülen ayvam, ağlayan narımsın"
Tomris Uyar "Bir ara ben onun dünyaya açılan penceresi olmaktan da öte bir şeydim. Bir parçası gibiydim. Ve kendimi bir parçası gibi hissettiğim için de sıkılıyordum tabii." Der Tomris Uyar Turgut Uyar için. Aralarındaki ilişkiyi şöyle özetler: "Turgut, beni her an elinden kaçıracakmış gibi gereksiz bir kaygıyla yıpranacak, ben de hiçbir rekabetin olmadığı bir alanda boyuna birinci seçilmekten yorulacaktım." Turgut Uyar, "Bir Bozuk Saattir Yüreğim Hep Sende Durur" şiirini Tomris Uyar' yazmıştır.
Turgut Uyar'ın, eşi Tomris Uyar'a ithafen yazdığı "Tomris" şiiri şöyle:
Senin için alışılmış şeyler söyleyemem sana yaraşmaz kış gecesi amcamızdır bahar yakından kardeşimiz alır başımı Erzincan'a giderim seni düşünmek için dörtlükleri bozarım çünkü dağlar ne güne duruyor kıyılar ve eskimeyen her şey seni anlatmak için
bir bozuk saattir yüreğim hep sende durur ne var ki ıslanır gider coşkunluğum durmadan dağ biraz daha benden deniz her zaman senden hiçbir dileğimiz yok şimdilik tarihten coğrafyadan