Fikriyat’tan mutlaka okunması gereken kitap listesi
Çağının tanığı olmanın kabullenmekten değil, yüzleşmekten geçtiğini her eylemiyle bir kez daha anlatan George Orwell'ın, gerçek isminin Eric Arthur Blair olduğunu biliyor muydunuz? Ya da kod adı, 'Agent Argo' olan ünlü yazar Ernest Hemingway'in, bir ajan olarak çalıştığını? Fikriyat, sizler için mutlaka okunması gereken kitap listesini derledi.
Giriş Tarihi: 10.04.2019
17:25
Güncelleme Tarihi: 23.02.2020
12:55
İntiharını planlayan ünlü yazarın ilk işi, Petropolis postanesine gitmek oldu. Bir zarfa Satranç adlı eserini koyarak onu Amerika'daki yayımcısına yolladı. Bu ses getiren eser Stefan Zweig, öldükten sonra 1942'de yayımlandı.
Stefan Zweig, geniş psikoloji birikimini eserlerinde bütünüyle kullanmış ender yazarlardandır. Onun dünya edebiyatında bir biyografi yazarı olarak kazandığı haklı ünün temelinde de bu özelliği vardır. Çünkü Zweig, yazarlığının yanı sıra çok usta bir psikologtur.
New York'tan Buenos Aires'e gitmekte olan bir vapurda yolcular, dünya satranç şampiyonu Czentovic'in de onlarla birlikte yolculuk ettiğini öğrenince onunla oyun oynamak isterler. İlk oyunda, dünya şampiyonuna yenilen oyuncular; ikinci oyunda hiç beklemedikleri bir yardımla Czentovic'le berabere kalmayı başarırlar. Onlara yardım eden hamleler sonrasını zihninde hesaplayabilen adamın, satranç oyunundaki ustalığının öyküsü ise sıra dışı ve çok hüzünlüdür.
Stefan Zweig'in sürgünde yazdığı, intiharından yalnızca günler önce yayımcısına ulaşan, sonuncu ve en tanınmış eserlerinden biri olan Satranç; tecrit altında bir insanın yaşadığı sıkıntıların boyutlarını güçlü bir anlatımla sunuyor.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Cesur Yeni Dünya - Aldous Huxley
"Cesur Yeni Dünya" bizi "Ford'dan sonra 632 yılına" götürür. "Cesur Yeni Dünya"nın önemi yalnızca ardılları için bir standart oluşturması ve karamsar bir gelecek tasarımının güçlü betimlemesiyle değil, aynı zamanda 'birey yok edilse de süren macerasının' sağlam bir üslupta anlatılmasıyla da ilgilidir. Huxley, yapıtını ütopa geleneğinin kuru anlatımının dışına çıkarıp 'iyi edebiyat' kategorisine yükseltiyor.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Albert Camus'nün en tanınmış, en çok yabancı dile çevrilmiş, en çok incelenmiş ve hala en çok satan kitaplar arasında yer alan "Yabancı", aynı zamanda yazarın en gizemli yapıtıdır. Ölümün egemen olduğu bir varlığın en anlamsız olgularını saçma bir düzensizlik içinde yaşayan bu romanın kahramanı "Meursault", bir simge kahraman değildir. Adı olmayan bir "Yabancı"dır; bu eksik kimlik, gerçeklikten algıladığı şeyi yapılandıramayan, yeniden örgütleyemeyen, ama gerçekliğin yankılarını yakalamaya çalışan bir boş bilincin imgesidir.
Onun kayıtsızlığı ve edilgenliği, işte bu boş bilincin ürünüdür. Yabancı, büyüleyici gücünü, içinde barındırdığı trajedi duygusuna borçludur. Bir türlü ele geçirilemeyen anlamın sürekli aranması, bilinç ile toplumsal dünya arasındaki çatışma... Camus'yle buluşanların hiçbiri, onunla karşılaşınca hayal kırıklığına uğramadı. "Mutluluk, bir yerde ve her yerde hiçbir şey beklemeden dünyayı, insanları sevmektir," der Camus. Giderek daha çok sevilen bir yazar olması, onun bu sevgisinin yansımasından başka bir şey değildir.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Üç İstanbul - Mithat Cemal Kuntay
Bugüne kadar yapılmış bütün sıralamalarda daima ilk 10'a girmiş olan efsanevi romandır. Yirmiyi aşkın, önde gelen roman kahramanı, bir romanı roman yapan bütün ruh çözümlemeleri ile karşımıza çıkıyor. Bir o kadar sayıda gerçek tarihi kişilikler ile başka yardımcı unutulmaz tipler romana ustaca yedirilmiş... Simsiyah ve otuz üç yıl sürmüş Abdülhamit dönemi baskısıyla "İstibdat İstanbul'u"... Ve bütün bu İstanbullar'ı dikey olarak kesen bir yazar hayatını konu ediniyor.
Satın almak ve kitabı incelemek için tıklayınız...
Otomatik Portakal - Anthony Burgess
Burgess şöyle der: "İngiliz argosunda bir deyiş vardır: Uqueer as a clockwork orange." Bu deyiş, olabilecek en yüksek derecede gariplikleri barındıran kişi anlamına gelir. Otomatik Portakal adı gerçekte buradan gelir. Eser, Alex isimli şiddet taraftarı bir gencin öyküsü etrafında gelişiyor. "iyilik ve kötülük" kavramlarını, "şiddet, suç ve ceza" tabanına koyup inceleyen bir eserdir. Kendine has bir atmosfere sahip olan eser, kin ve nefret dolu anlatımla bu türde öne çıkıyor. Eser suç işleyen bireyleri devletin istediği şekilde tek tipleştirilip, birer otomatik makine haline getirilmesini betimliyor. Yazar okuyucuya, insan iyiliğini, iradesini, adaletini sorgulatıyor. Otomatik Portakal, Anthony Burgess'in aynı adlı yapıtından uyarlanan 1971 yılında yayınlandı.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…