Fuzuli’nin ustalığıyla bir kaleme binlerce benzetme: Kalem Kasidesi
Kalem kasideleri (kalemiyyeler), hem kaside olmaları hem de kültür ve medeniyetimizde önemli bir yer işgal eden kalemden bahsetmeleri dolayısıyla önemli bir türdür. Kalemiyye yazan şairlerin başında Fuzuli gelmektedir. Fuzuli, otuz beş beyitten oluşan Kalem Kasidesi'ni Vezir Celâlzâde Mustafa Çelebi'yi övmek için yazmıştır. Peki, her bir beytinde farklı anlam kapıları aralayan Kalem kasidesi nasıldır? 16. yüzyılın sanat ve edebiyat hayatı ile ilgili bize hangi ipuçları sunar? İşte şerhiyle beraber Fuzuli'nin Kalem Kasidesi...
Giriş Tarihi: 08.04.2020
14:04
Güncelleme Tarihi: 08.04.2021
11:03
Ne yerde kim yügürür nâfe nâfe müşg döker Tutup durur revîş-i âhu-yi Tatâr kalem
Kalem her nerede koşturup durursa, yürüyüşünü Hoten ceylanının yürüyüşüne benzeterek, oraya halka halka müşk(koku) saçar.
📌Kalem bu beyitte ise Tatar ülkesinde yaşayan bir çeşit ceylana benzetilmektedir. Tatar ceylanları "nafe" adı verilen bir çeşit güzel kokuyu göbeğinde taşır. Çok eskiden beri güzel koku yapımında ana madde olarak kullanılan "nafe" den misk isimli parfüm üretilmektedir.
Fuzuli, kalemi Tatar ceylanının göbeğinden düşen ve halkalı bir görünüme sahip olan "nafe"ye benzetmiştir. Burada eskilerin mürekkebin içerisine güzel kokulu maddeler koyması adetine bir hatırlatma da vardır.
Huceste Hızr'dır Âb-i Hayât içmek için Zaman zaman zulemâta kılar güzâr kalem
Kalem, tıpkı mübarek Hızır gibi, ebedilik suyunu içmek için zaman zaman karanlıklar ülkesine yolculuk eder.
📌Fuzuli bu beyitte Hızır efsanesine telmihte bulunur bu sebeple kalemi Hızır'a benzetmiştir. Hızır'ın ölümsüzlüğü bulmak için karanlıklar ülkesine gittiği gibi kalem de yazı esnasında sık sık mürekkep hokkasına girip çıkar bu durum Hızır'ın karanlıklar ülkesine gidip gelmesine benzetilmiştir.
Fuzuli 17. Beyite kadar kalemi övmüş, kalemi sembolize bir biçimde kullanarak türlü nesnelere ve varlıklara benzetmiştir. Bu beyitten sonra ise kasidenin asıl yazılma amacı olan Mustafa Çelebi'ye övgü kısmı başlamıştır.
Anunçün elden ele gezdirir ekâbir kim Tapıptır Âsâf-ı devrândan i'tibâr kalem
Kalem, devrin en kudretli veziri (Mustafa Çelebi'den) itibar elde etmiş olduğu için, büyük adamlar hep onu elden ele gezdirirler.
📌Bu beyitte Fuzuli'ye göre kalem, dönemin en kudretli veziri sayılan Mustafa Çelebi'ye olan yakınlığı sebebiyle büyük bir itibara nail olmuştur.
Gül-i hadîka-i ikbâl Mustafâ Çelebi Kim oldu devlet-i kurbiyle kâm-kâr kalem
Kalem, baht ve talih bahçesinin gülü olan Mustafa Çelebi'nin yakınlığını kazanma şansını elde ederek muradına ermiştir.
📌Burada muradına eren kalemden ziyade "şair"dir. Fuzuli, Mustafa Çelebi'ye yakınlığı sebebiyle muradına erdiğini kalemin şahsında dile getirmiştir.
Arayıp ehl-i hüner varını yetince sana Cihân içinde besî çekti intizâr kalem
Ey vezir, kalem, seni buluncaya kadar, bu dünyada bir hüner ehli var mıdır diye çok intizar etti.
📌Şair Fuzuli kalemin kimliğinde yine kendisini anlatmaya devam etmiştir. Fuzuli döneminde acaba sanattan anlayan biri var mı, diye düşünürken karşısına Mustafa Çelebi çıkmıştır. Bu da Vezir Mustafa Çelebi'nin şairleri koruyan, onların yazdıkları şiirlerin değerini ve kıymetini bilen bir devlet adamı olduğunun göstergesidir.