Gözden kaçırılmaması gereken hikaye kitapları
Birçoğumuzun yol arkadaşı olan kitaplar, geçmişten günümüze bilginin en önemli kaynağıdır. Zamana meydan okuyan ve insanların aklından çıkmayan bu eserler sayesinde insanlar yeni bir dünyaya doğru yelken açar. İşte sizler için gözden kaçırılmaması gereken hikaye kitaplarını derledik.
Giriş Tarihi: 10.04.2019
08:15
Güncelleme Tarihi: 23.03.2020
09:00
Memleket Hikâyeleri Türk edebiyatında Anadolunun en hakiki hikâyeleridir. Anadolu Memleket Hikâyelerinde bütün gerçek varlığı ve iç dünyasıyla karşımıza getirilmiştir. Nihad Sami Banarlı
Geniş ününü mizah ve siyasal yergi yazılarıyla sağlayan Refik Halit'in mizah yazıları gibi hikâyeleri de edebiyatımızın bu alanında bir aşama olmuştur. O zamana kadar İstanbul sınırları dışına çıkamayan Türk hikâyesini Anadolu'ya yöneltmekle hikâyeciliğimize yeni bir ufuk açmış, yeni bir soluk getirmiştir.
Refik Halid Karay, Anadolu insanının psikolojisini, yaşayışını ve Anadolu coğrafyasının imkân ve imkânsızlıklarını hikâyelerinde etkili bir gözlem gücü ile işler. Karay, tekniği, dilinin güzelliği, taşlamalarının inceliği ve tasvirlerinin kuvveti Modern Türk Edebiyatı'nın ün yapmış yazarlarından biridir.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...
"Güneş çoktan batmıştı; fakat çiftlik gene, sabah oluyormuş gibi, çoşkunluğunu kaybetmeyen bir aydınlık içinde, kuş cıvıltılariyle dolu, gölgesiz, üzüntüsüzdü."
Refik Halit'in anlattığı olaylar bütünüyle yaşadığı dönemin olaylarıdır. Memleket Hikâyeleri ile Gurbet Hikâyelerinde canlandırılan kişilerin çoğu adeta canlıdır. Bütün bu yönleriyle Halide Edip onun yalnız Türk edebiyatının değil, Rus ve Amerikan edebiyatlarından sonra, hikâyecilikte cihan ölçüsünde ön planda bir yer işgal edebilecek bir hikâyecimiz olduğunu belirtir.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...
Çağdaş Türk hikâyeciliğine yepyeni bir çehre ve yerli bir boyut getiren Rasim Özdenören, hikâyelerinde bireyin bilinçaltı derinliğine inerek ruhsal çözümlemelerde bulunurken, susturulmuş ve bastırılmış duyguların dış dünyanın gerçekliğiyle çakışmamasından kaynaklanan insanlık trajedilerini, olayın sosyolojik, tarihsel, ekonomik temellerini de vererek doyumsuz bir üslûpla anlatır. Kesin ve köklü bir kültür değişiminin yaşandığı ülkede, bu değişimin kuşaklar arası iletişimsizliği nasıl derinleştirdiği, giderek nasıl kopma noktasına gittiği işlenirken insan olgusu sadece dış yapısı ve davranışlarıyla ele alınmaz; onun bilinçaltı boyutu ve zihinsel macerasının topografyası da ortaya çıkarılır. İmkânsız Öyküler, yazılış tarihi, biçim ve içerik olarak, kısacası her anlamıyla yeni öykülerden oluşuyor. Her biri yoğun dil işçiliğinin ürünü olan bu kısa, derinlikli ve vurucu hikâyeler, sadece Rasim Özdenören hikâyeciliğinde değil, Türk hikâyeciliğinde de yeni bir yol açacak gibi görünüyor.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...
"Yeni bir avukatımız var: Dr. Bucephalus. Uzaktan bakıldığında Makedonyalı İskender`e yardım etmiş bir savaş atını andıracak tek özelliği yok. Fakat bu adı bilenler, avukatın görünüşünde kimi özellikler bulabilir yine de. Örneğin, geçen gün adliye sarayının dışındaki merdivanlerde akıldan yana şansı olmamış bir mübaşir gördüm: Dr. Bucaphelus, ayaklarını alışılmıştan yukarı kaldırıp mermerde çın çın öten adımlarla basamakları tırmanırken, mübaşir, at yarışlarını kaçırmayan bir küçük uzmana has bakışlarla, hayranlıkla onu izliyordu."
Kafka üzerinde en çok araştırma hazırlandığı gibi en çok tartışılan bir yazardır. Dünya edebiyatının önemli yazarlarından olan Kafka, kendisini hep yalnız hep aidiyetsiz hissetti. O kadar ki öldükten sonra eserlerinin yakılıp yok edilmesini vasiyet etti.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...
Cahit Zarifoğlu, çocuk kitabı yazarlığını açıklamaktan çekinmemiş, çocuk kitaplarını okuyanların yaşlarının büyük olmasına ise özel anlam yüklemiş bir yazardır. Cahit Zarifoğlu, İşaret Çocukları ile şair kimliğini ortaya koymuş, hep şair kalmış, günlüklerinde, hikâyelerinde, romanları ve çocuklar için yazdığı kitaplar ile radyo oyunlarında hep bu şair kimliğiyle görünmüştür. Zarifoğlu, çocuklar için yazmanın ayrı bir eda gerektirdiğini kabul etmemekle beraber, yine de bir ayırımın gerekli olduğunu kabul eder: "Çocuklara yazmanın, yazmak dediğimiz dehşetli olayı kolaylaştıran bir yanı var. Acılarını azaltıyor yazarın. Yazar kendini biraz daha rahat hissediyor. Çocukların safiyeti ve günahsızlıklarından gelen bir rahatlık bu. Belki de büyüklerin çekişmelerle dolu dünyasından bir kaçış."
Zarifoğlu, çocuklar için yazmayı ise ödev duygusuyla açıklar: Çocuklar için yazmakta, çocukça, katışıksız bir mutluluk vardır, bir görevin yerine getirilme duygusu ve tatmini vardır, bir sorumluluğa evet demenin kahramanlığı vardır.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...