Arama

Hikayeleri nasıl okuyalım?

Bir eser, siz onu okuyana kadar harflerle dolu sayfalardan ibarettir. Ancak okuyucu ile buluşunca bir kimliğe bürünür. Cümleler arasında hızlıca geçmek ise hikayeye göz gezdirmekten ibarettir. Gerçek anlamda bir eser okunmak istenirse sözcükler arasında adeta define avına çıkılması gerekir. Peki, bir hikayeyi okurken nelere dikkat etmemiz gerekir? Gelin, hikayeleri nasıl okumamız gerektiğine daha yakından bakalım.

Sesli dinlemek için tıklayınız.
  • 4
  • 10
Hikâyeler nasıl okunmalı?
Hikâyeler nasıl okunmalı?

Bir eseri okumaya başlamadan ilk önce şuna karar verilmesi gerekir. Hikayeye genel hatlarıyla mı bakılmak isteniyor yoksa yazarın satır aralarında gizlediği anlamlar mı bulunmak isteniyor?

Sıradan okuyucu, hikâyeyi okurken pasiftir. Eseri, kişisel zevke göre değerli ya da değersiz olarak adlandırır. Fakat bu okuma eserin mahiyetini belirleyemez.

Memduh Şevket Esendal'ın "Hayat Ne Tatlı" öyküsünün giriş kısmında yer alan "…bir horoz da ona yardım ediyor" cümlesiyle horozun kasıtlı bir biçimde tavuğa yardım ettiği ve eğer bu yardım olmazsa tavuğun gıdaklayamacağı gibi yapay bir durum söz konusudur. Burada hikayenin kahramanıyla beraber bütüncül bir bakış açısıyla incelendiğinde bağımlı kişilik bozukluğuna dikkat çekilir. Bu rahatsızlıkta kişiler başkalarının yardımı olmadan hiçbir şey yapamayacağına inanır.

📚 Hayat Ne Tatlı hikayesinin konusu

Annesiyle beraber yaşayan, kendi halinde, sıradan bir adam olan Hâfız Nuri Efendi'nin yarım günlük yaşamı konu edilir. Bir Temmuz günü öğle vakti Hafız Nuri Efendi'nin nereye gideceğini tam da bilmeden evden çıkışıyla başlar ve yolda gördüğü arkadaşlarının yönlendirmesiyle tekrar eve döner.

Modern hikayeciliğin ilk örneğine dair 10 bilgi

  • 5
  • 10
Nasıl bir okur olmak istediğinize karar verin
Nasıl bir okur olmak istediğinize karar verin

Hikâyeyi anlayabilmek için okuyucunun daha aktif ve inceleyici olması gerekir. Yazarın doğrudan anlatmadığı, satır aralarında vermek istediği mesajlara bakılması gerekir.

➡ Aktif okuyucunun yapması gereken bir anlamda, yazılandan yola çıkarak yazılmayanlara bakmasıdır.

Bir hikâyeyi düşünerek, çözümleyerek okumak eserde var olan gerçek insan ve hayatı incelemek anlamına gelir.

Örnek olarak Tarık Buğra'nın Hayat Böyledir İşte hikâyesi gösterilebilir. Burada bir kader fikri gizlidir. Hikâyenin kahramanı olan kadın özlediği saadete hiç ulaşamamış, "köşedeki evde oturan karayağız ilkokul öğretmeni"ne aşık olduğu halde, istasyon müdürüyle görücü usulü evlendirilmiştir.

📚 Hayat Böyledir İşte hikâyesinin konusu

Gittiği yerden dönmekte olan anlatıcı, bindiği trenin bir Anadolu kasabasındaki istasyonda durmasıyla pencereyi açar. İstasyon memurunun eşi olduğu düşünülen kadın ile çok kısa bir an göz göze gelir. Tren istasyondan hareket edip hızını artırınca, artık onu göremez olur. Anlatıcı, kadının geçmişini, şimdiki halini kısacası hayatını zihninde kurgulamaya başlar.

🔎 Tarık Buğra kimdir?

Tarık Buğra, hem edebiyat hem de fikir dünyamızın yapı taşlarından biridir. Gazeteci, roman, hikâye, oyun ve fıkra yazarı Tarık Buğra'nın toplumları yükselten eserleri, yerli ve milli değerleri zamansız bir boyuta taşıyarak, nesilden nesile aktarılmasını sağladı.

Yerli düşüncenin sesi: Tarık Buğra

  • 6
  • 10
“Boş alanların” farkında olun
Boş alanların farkında olun

"Edebiyat, okura yönelik bir çağrıdır." Yazarlar tam da bunu yapar. Bundan dolayı hikayelerinde cevaplanmayan sorularla "boş alanlar" bırakabilir. Okuyucunun hayal dünyasını harekete geçirmek, eser ile diyaloga girilmesi için bilerek bu duruma yer verilir. Aktif okuyucu "boş alanların" farkında olmalıdır.

➡ Böylece yazar, hayatın anlaşılması güç bir yönüne pencere açar.

Boş alanlara örnek olarak, Memduh Şevket Esendal'ın Hayat Ne Tatlı adlı hikayesini verebiliriz. Hâfız Nuri, annesinin eve gelen komşularıyla sıkı bir dedikoduya girişmesiyle dışarı çıkar. Bu sırada yazar, hikayeyi keserek araya girer. "Neden?", "…bir işi mi var?", "…birini mi görecekti?" gibi sorularla okuyucuyla kasıtlı bir diyalog başlatır. Burada amaç okuyucunun hayal dünyasını harekete geçirerek eserle diyaloga girmesini sağlamaktır.

🔎 Memduh Şevket Esendal kimdir?

Cumhuriyet dönemi yazarlarından olan Memduh Şevket Esendal, özellikle de yazmış olduğu Çehov tarzı durum hikâyeleriyle şehir veya taşra insanının gülünç ve trajik durumlarını realist bir bakış açısıyla gözler önüne serer.

Türk öyküsünün mihenk taşları

  • 7
  • 10
Her hikaye farklı okunur
Her hikaye farklı okunur

Yazınsal metin türleri yalın, yabancılaştıran ve örtük anlamlı olarak ayrılır. Bunların hepsinin farklı türlü okunması gerekir. Örneğin Reşat Nuri Güntekin'in Çalıkuşu eseri yalın anlatımlı metindir. Bu metinlerde okuyucu daha çok karakterle kendini özdeşleştirerek okur. Her okuyuşta, Feride'nin başından geçen olaylara hüzünlenirsiniz.

Bu okuma türüne Genç Werther'in Acıları da örnek verilebilir. 1774 yılından yazılan bu eser, Avrupa'nın birçok ülkesinde yasaklandı. Nedeni ise okuyucuların intihar eden karakterle kendini özdeşleştirmesi neticesinde ölüm oranlarının artmasıydı.

📚 Genç Werther'in Acıları'nın konusu

Küçük bir yerleşim yerinde doğa ile baş başa kalmayı amaçlayan Werther, gittiği yerde soylu bir ailenin kızı olan Lotte'ye âşık olur. Fakat nişanlı olan genç kız Albert ile evlenir. Werther, aşk acısıyla kıvranırken Lotte, ondan kendisini unutmasını ister. Werther ise çareyi intihar etmekte bulur.

Goethe'nin İslam'a olan hayranlığı

➡Yabancılaştıran metinde, günümüzde alıştığımız gerçeklerin dışına çıkılır. Örtük anlamlı metinlerde ise okuyucunun doldurması gereken boşluklar oldukça fazladır. Verilmek istenen mesaj satır aralarında gizlidir.

Eser, örtük veya yabancılaştıran metin türüne aitse birtakım teknikler üzerinden hareket edilmesi gerekir. Örneğin öyküde yazarın soru sorduğu her yerde durulması gerekir. Bu soruları karakter değil yazar, okuyucularına yöneltir. Oğuz Atay'ın Unutulan hikâyesi örtük anlamlı eserlere örnek verilebilir.

📚 Unutulan hikayesinin konusu

Unutulan, Korkuyu Beklerken adlı kitabının ikinci öyküsüdür. Hikâyede günlük hayatın koşuşturması içerisinde tavan arasında intihar eden kocasını unutan kadının, burada eski kocasının cesedi ile karşılaşmasını anlatır.

🔎Oğuz Atay kimdir?

Edebiyatımıza 'Tutunamayanlar'ın yanı sıra çok sayıda önemli eser kazandıran Oğuz Atay, yaşamdan geri kalmış yoksun kahramanların yazarıydı.

Oğuz Atay'dan hayatı sorgulatan alıntılar

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN