Mehmet Akif’in Reşat Nuri’ye verdiği büyük ders
Klasikleşmiş eserlere imza atan Reşat Nuri Güntekin, Mehmet Akif'in meşhur talebelerinden biriydi. Darülfünun'daki ilk edebiyat dersinde Mehmet Akif'le tanışan Güntekin, yıllar sonra onun için "Akif'in, cesur ve realist usulünden bugün de çok istifade edebileceğimiz kanaatindeyiz." dedi. Peki, Reşat Nuri ve arkadaşları Mehmet Akif'i neden protesto etti? Güntekin, yıllar sonra pişmanlığını nasıl dile getirdi? Mehmet Akif'in, Reşat Nuri ve arkadaşlarına verdiği büyük ders neydi?
Giriş Tarihi: 27.11.2019
09:06
Güncelleme Tarihi: 27.11.2019
09:36
"Ümit olsa da olmasa da sonuna kadar dayanmaya mecburdum."
Reşat Nuri'nin bu eseri, psikolojik çözümlemeleri, Anadolu'nun gerçeklerini yansıtmadaki ustalık ve içtenliğiyle yoğunlaşan bir romandır. Güntekin,kitabında halktan kişileri başarıyla tipleştiriyor. Reşat Nuri'nin en çok okunan kitaplarından olan Bir Kadın Düşmanı eserinin bir özelliği de yazarın mektup biçiminde yazdığı tek romanı olmasıdır.
Usta yazarın bu eserinde, güzel olduğu kadar zeki ve kurnaz bir kız olan Sara ile kadınlara düşman gibi gözüken bir erkek olan Homongolos, hayat hikayesinden kesitler anlatılır. Kız, kadın düşmanı olarak bilinen erkeği, niçin kadınlara düşman olduğunu anlamaya, onu kendine âşık etmeye çalışır. Homongolos ise bu davranışa değişik yöntemlerle karşı koyar. Böylece bu roman vasıtasıyla Anadolu erkeğinin kadına bakışı yansır. Aslında eser, geçen zaman içinde kadın-erkek ilişkilerinde nereden nereye geldiği irdelenir.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın…
REŞAT NURİ ESERLERİNİ NASIL YAZARDI?
Edebiyat araştırmacısı İnci Enginün, Reşat Nuri'nin insana bakışını ve karakter oluşturmada ana ölçütünü şöyle açıklar: "Reşat Nuri, şüphesiz ki toplumu, eğitim dünyasını ve dar dünyaları, sade yaşayışları içine hapsolmak zorundaki insanları en iyi anlatan yazardır. Birçok eserinde çok kuvvetli bir sosyal tenkit bulunur. Fakat ilk okuyuşta, okuyucunun bu cephesini hemen fark etmemesi mümkündür. Zira Reşat Nuri, en derin ve hassas yaraları deşerken bile, okuyucusunun anlık tepkisini uyuşturan bir atmosfer oluşturur. İnsanı bilen, tanıyan ve zaaflarından dolayı insana acıyan yazar, okuyucusundan bu insanı kabul etmesini ister."
"Dibi görünmeyen kuyulara atılan taş nasıl çıkardığı sesle onların derinliğini gösterirse başkalarının elemi de bizim yüreklerimize düştüğü zaman çıkardığı sesle bize kendimizi, insanlığımızın derecesini öğretir."
"-Benim -bitmiş demeyeceğim- başlayamamış bir hayatım var."
Reşat Nuri Güntekin'in son eseri olan bu kitapta, çocukluk günlerinin unutulmaz anıları, yolculuklar, umutsuz aşklar, yaşanan acılar, kaçırılmış mutluluklar ve ilginç olaylar yer alıyor.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın…