Arama

Bir dava adamı: Necip Fazıl Kısakürek

Türk düşünce hayatında fikirleri ve eserleriyle derin izler bırakan büyük şair Necip Fazıl Kısakürek, yaşamı boyunca çok sayıda esere imza attı. "Kaldırımlar", "Çile", "Reis Bey" ve "Bir Adam Yaratmak"ın da aralarında bulunduğu yüze yakın eseri kültür dünyamıza kazandıran şair, Türk edebiyat tarihinde Baki'den sonra ikinci "Sultanu'ş Şuara" ünvanına sahipti. Şiir, roman, deneme, oyun yazarlığı yapan ve "Üstad" olarak anılan Kısakürek, yazdıkları ile uzun yıllar farklı kuşaklara etki etti.

"Yum gözünü, kalbine her an yokluğu üfür ! Kendinden geçmek iman, kendinde olmak küfür.."

"Kendini dünyalar kadar değerli zannedenlere kısa bir not! Dünya beş para etmiyor."

🔹🔹

◼ Necip Fazıl, 12 yaşında şiirle ilgilenmeye başladı ve Deniz Harp Okulu'nda Nihal isminde bir dergi çıkararak yayımcılık hayatına başladı. Yine aynı dönemde İngilizcesini geliştirerek Lord Byron, Oscar Wilde, William Shakespeare gibi Batılı yazarların eserlerini orijinal dilinde okudu. Fazıl ismini kullanmaya da bu okulda başladı. Harp Okulu'na ilave edilen dördüncü yılı tamamlamadan okuldan ayrıldı. İstanbul'un işgali sırasında annesi ile birlikte Erzurum'daki dayısının yanına giden Necip Fazıl, bu arada henüz genç yaşta olan babasını kaybetti.

Necip Fazıl Kısakürek'ten 22 alıntı ile O ve Ben

"Bu gidişle, utanmaktan utanan bir nesil gelecek."

"Her ağızda, her telde fanilik diriltisi, sonunda tek bir şarkı, tabutun gıcırtısı…"

🔹🔹

◼ Daha sonra hukuk fakültesinde yükseköğrenimine başladı ve Edebiyat Medresesi Felsefe Şubesi'ne girdi. Bu okulda Ahmet Haşim, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Faruk Nafiz, Ahmet Kutsi gibi dönemin ünlü edebiyatçıları ile tanıştı. Yakup Kadri ve arkadaşlarının çıkardığı Yeni Mecmua dergisinde ilk şiirleri yayımlandı. 1924 yılında Maarif Vekâleti'nin açtığı sınavda başarılı bir sonuç aldı ve bu sayede üniversitedeki eğitimi tamamlamış sayıldı.

◼ Sınav sonucunun başarılı olması Paris'e gönderilmesini sağladı. Paris'te felsefe bölümüne kaydoldu ve okulda sezgici ve mistik filozof Henri Bergson ile tanıştı. Paris'te bohem bir yaşam süren Necip Fazıl aynı zamanda kumar oynamaya da başladı. Öyle ki bu dönemde alkol ve kumara bağlılığından dolayı kaldığı evin kirasını bile ödeyemedi. Bir yılın sonunda başarısızlığından dolayı bursu kesildi ve yurda dönmek zorunda kaldı.

Necip Fazıl Kısakürek sözleri

  • 4
  • 14
Necip Kısakürek
Necip Kısakürek

"Devler gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak lazım."

"Yaprak ağaçtan sıkılmıştı, sonbahar bahaneydi."

🔹🔹

◼ İstanbul'a döndüğünde bohem yaşantısına devam etti. 1925'te ilk şiir kitabı Örümcek Ağı'nı yayımladı. O yıllarda yeni bir meslek olan bankacılık alanında çalıştı. Büyük ilgi ve hayranlık uyandıran "Kaldırımlar" şiirini 1928 yılında yayımladı. 1929 yazının sonlarına doğru Ankara'ya gitti. Ankara'da Türkiye İş Bankası'nda "Umum Muhasebe Şefi" olarak çalışmaya başladı. Burada 9 yıl boyunca çalışmaya devam etti ve müfettişliğe kadar yükseldi. Ankara'daki yaşamı sırasında siyasal elit ve aydınlar ile yakın ilişki kurdu, Falih Rıfkı ve Yakup Kadri ile sürekli vakit geçirdi.

◼ 1931-1933 arasında askerlik yaptı. Askerlikten Ankara'ya dönünce üçüncü şiir kitabı "Ben ve Ötesi"ni çıkardı. Bu kitap sayesinde ünü zirveye ulaştı. Dergilerdeki hikâye yazılarını "Birkaç Hikâye Birkaç Tahlil" adlı kitapta topladı. Bu dönemlerde kumar bağımlılığı da devam etti. Kumar sebebiyle arkadaşı Eşref Şefik Bey hastalandığında ilaç alması için verdiği parayı kumarda kaybedip eve sabah eli boş döndüğü de oldu.

Necip Fazıl şiir yazmaya nasıl başladı? Necip Fazıl Kısakürek'in şiir serüveni...

"Gönlüm uçmak dilerken semavi ülkelere, ayağım takılıyor yerdeki gölgelere."

"İsterseniz hayat aşını verin; sayılı nimetler bal olsa yemem!"

🔹🔹

◼ Necip Fazıl, 1943 yılında Büyük Doğu dergisinin yayımlanması başlamasıyla artık kendi siyasi tavrını net bir şekilde ortaya koymaya başladı. Başlangıçta birçok ünlü ismin yazıları dergide yer aldı. Daha sonra Necip Fazıl takma adlarıyla sadece kendi yazılarını yayımladı.

◼ Dergi, 1943 yılının sonlarında rejimi beğenmemek gerekçesiyle ilk kez kapatıldı. Dergi, Şubat'ta tekrar yayımlandı ancak "rejime itaatsizliği teşvik" suçlamasıyla Mayıs 1944'te Bakanlar Kurulu kararıyla kapatıldı. Necip Fazıl, ikinci defa ikinci askerliğe sevk edilerek Eğirdir'e sürüldü. Birkaç ay sonra döndüğünde dergiyi tekrar yayımlamaya başladı. Daha çok dini içerikler yazdı ve "Adıdeğmez" lakabını kullandı. Dergi birkaç kez daha kapatıldı ve bu dönemde radikalleşen Necip Fazıl, Tan baskını sırasında Vakit Yurdu denilen binanın penceresinden olayları izledi ve kendisine sevgi gösterisi yaparak binanın önünden geçen gençleri alkışladı.

Necip Fazıl'ın şahitliği

"Her ağızda, her telde fanilik diriltisi, sonunda tek bir şarkı, tabutun gıcırtısı…"

"Kula kulluk etme! Unutma ki sen de kulsun. Ve gerektiğinden fazla önem verme! Yoksa unutulursun."

🔹🔹

◼ 1958 yılında At'a Senfoni adlı bir eser kaleme aldı. Necip Fazıl 1960 darbesinden sonra 6 Haziran'da evinden alındı ve 4,5 ay Balmumcu Garnizonu'nda tutuldu. "Basın Affı" nedeniyle tahliye edilse de Atatürk'e hakaret suçu içerdiği iddia edilen bir yazısı nedeniyle mahkûmiyet kararı o Balmumcu'da iken kesinleştiği için, tahliye edildiği gün tekrar tutuklandı ve Toptaşı Cezaevi'ne sevk edildi. 1 yıl 65 günlük cezayı doldurduktan sonra 18 Aralık 1961'de serbest kaldı.

◼ Serbest kaldıktan sonra gazetelerde yazarlığa başladı. Yeni İstiklal ve Son Posta isimli gazetelerde yazılarını yayımladı. 1973 yılında Hacca gitti. O yıl oğlu Mehmet'e "Büyük Doğu Yayınevi"ni kurdurdu. Daha sonra yine dergi hayatına atıldı. 1980 yılında Rapor ve Son Devre: Büyük Doğu isimli dergileri sırasıyla çıkardı. "Şairler Sultanı" ve "Batı Tefekkürü ve İslâm Tasavvufu" eserleriyle 1980 yılında Yılın Fikir ve Sanat Adamı seçildi.

◼ Eserleri ile ünlenmeye devam eden usta edebiyatçı "Bir Adam Yaratmak" adlı piyesindeki olay örgüsü ve diyalogların derinliği bakımından büyük ilgi gördü ve Türk Shakespeare olarak anılmaya başladı. "İman ve İslâm Atlası" adlı eserini yazmak için 1981 yılında Erenköy'deki evinde odasına kapandı. Yeni bir parti kurmak üzere bulunan Turgut Özal'ı sık sık odasına kabul etti, tavsiyelerde bulundu.

25 Mayıs 1983'te evinde hayatını kaybetti. Cenazesi, Eyüp Sultan Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Necip Fazıl Kısakürek'in hayatı 7/24 Dinle'de!

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN