Neyzen Tevfik'in tımarhaneden Mehmet Akif'e uzanan yolculuğu
Neyzen Tevfik, Safahat şairi Mehmet Akif'le tanışmasından sonra edebiyat dünyasında yerini aldı. Neyzen Tevfik, Mehmet Akif'e ney çalmasını öğretirken Mehmet Akif de ona yabancı dil öğretiyordu. Ancak tasavvuftan saptığında artık yanında Mehmet Akif olmayacaktı. Mısır'a üç defa giden Neyzen Tevfik, üçüncü gidişinde Hilvan'a da uğrayıp hocası Mehmet Akif'in evinde bir müddet misafir olarak kalmış, görüşlerini de 1950 yılında Vatan gazetesinde anlatmıştı.
Giriş Tarihi: 20.06.2019
13:16
Güncelleme Tarihi: 20.06.2019
14:16
Bu, "Hudutları kolaylıkla, fakat gümrüğü zorlukla aşarak kısım kısım İngiltere, Fransa, İtalya, Belçika ve diğer devletler arasında sömürge olarak paylaşılmış koca Afrika kıtasının bu köşesine ayak basmıştım." diyen Neyzen'in Mısır'a üçüncü gelişidir.
İlk durağı İskenderiye'den sonra Neyzen'in istikameti trenle Kahire'dir. Hamal ve arkadaşı Salih tarafından uğurlanan Neyzen'in arkasından koşarak yetişen bir polis, gümrükte unuttuğu Üsküplü Saraç Faik tarafından sanatkârane bir şekilde yapılmış ney kutusunu içindeki ney'lerle birlikte kendisine uzatır.
İlk yazısında Mısır'a nasıl gittiğini, varınca neler yaşadığını ve Mısır'ın harabat âlemlerinde nasıl cirit attığını anlatan Neyzen Tevfik, trenle Mısır'ın verimli topraklarından geçerek ve sıcak bir havada gardan çıkarak Kahire'ye ulaşır.
Önce Bolulu Kemal'in lokantasında soluklanan Neyzen, ardından lokantanın 100-150 metre ötesinde bir Rum pansiyonuna yerleşir.
Neyzen Tevfik, Mehmet Akif’in evine nasıl gitti?
Neyzen Tevfik, bir gün Ali adında birisinin lokantasında otururken Hilvan'da meskûn hocası Akif'i ziyaret etmeye karar verir ve hemen yola koyulur. Mahmut adlı rehberi ile Hilvan'a kadar gelen Neyzen, Hilvan'da Akif'in evinin nerede olduğunu Abbas Hilmi Paşa Sarayı'nın kapıcıbaşısından öğrenmiş ve yine kapıcıbaşı tarafından araba ile Akif'in evine kadar götürülmüştür. Akif ve ailesi (İsmet Hanım, Emin ve Tahir) tarafından şaşkınlıkla karşılanan Neyzen Tevfik'in kaldığı süre zarfında ilginç tespitleri vardır.
Bunlardan birincisi, sazlarını ve yanında getirdiği ufak tefeği kendisine hazırlanan odaya bırakan Neyzen'in, cebindeki içki şişesini "hem hürmeten hem de şairle iyi geçinmek ümidiyle çıkarmamak ihtiyatını göstermesi"dir. İşin ilginç tarafı bu ihtiyatın ardından durumu sezen Akif, kendisini azarlamamış ve tereddüdüne karşı "Çıkar, çıkar!" demiştir.
Eşref Edib de, Akif'in Neyzen'i "içki içmemek şartıyla evine kabul ettiğini" söylüyor:
"Üstad Hilvan'da otururken bir gün Neyzen Tevfik çıkagelmiş. İçki içmemek şartı ile üstad eve kabul etmiş. İskenderiye'de meyhanenin birinde bıraktığı bavulunu Emin'le gidip almışlar, meyhaneyi buluncaya kadar bir hayli dolaşmışlar. Hilvan'da Neyzen birkaç gün içkisiz kalınca muvazenesi bozulmuş, gene Hilvan meyhanelerine devama başlamış. Meyhaneyi üstadın evine tercih etmiş."