Orhan Veli’nin en çok sevilen 30 şiiri
Ahmet Hamdi Tanpınar'ın deyimiyle şiirimize tatlı anlaşmazlığı ve lezzeti getiren, Türk şiirinin en özgün ve yenilikçi şairlerinden olan Orhan Veli, eserler inde hicivsel bir üslupla mizah ögelerinden yararlandı. Ağır sanat ifadeleri, kalıplaşmış benzetmeler yerine, daha basit ve yalın olan halk dilini kullanmayı benimsedi. Özellikle İstanbul'a olan hayranlığını dile getiren Orhan Veli'den 30 şiiri derledik.
Giriş Tarihi: 13.04.2019
11:17
Güncelleme Tarihi: 28.12.2023
11:47
Orhan Veli Kanık - Gün Olur
"Gün olur, alır başımı giderim, Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda. Şu ada senin, bu ada benim, Yelkovan kuşlarının peşi sıra. Dünyalar vardır, düşünemezsiniz; Çiçekler gürültüyle açar; Gürültüyle çıkar duman topraktan. Hele martılar, hele martılar, Her bir tüylerinde ayrı telaş!… Gün olur, başıma kadar mavi; Gün olur başıma kadar güneş; Gün olur, deli gibi…"
◾ Orhan Veli, şairliğinin ilk yıllarında hece ölçüsüne dayanan, kafiye ve redife özen gösteren şiirler yazdı. Bu şiirlerinde geçmişi özleyiş, çocukluk anıları, doğa sevgisi, umutsuzluk ve yalnızlık gibi temaları hüzünlü bir dille işledi. Eski biçimde yazılmış olduğu için sağlığında yayımlanan hiçbir kitabına almadığı bu şiirleri yayımladığı tarihten yaklaşık 1 yıl gibi kısa bir zaman sonra "Yeni biçimli" ilk şiiri "Ağaç"ı Oktay Rıfat'la birlikte yayımladı. Fransız sembolistlerin etkisinden kurtulan Orhan Veli, şiirde vezin, kafiye ve söz sanatlarını bırakarak, serbest şiire yöneldi. Sokaktaki insanın şiirini söyledi.
Orhan Veli'nin şüpheli ölümü ve cenaze töreni
Orhan Veli Kanık - Ayrılış
"Bakakalırım giden geminin ardından; Atamam kendimi denize, dünya güzel; Serde erkeklik var, ağlayamam."
◾ 1941'de liseden arkadaşları Oktay Rifat ve Melih Cevdet ile ortaklaşa çıkardıkları "Garip" adlı şiir kitabıyla Türk şiirindeki yenileşme hareketini başlattı. Garip akımı, Türk şiir tarihinde büyük bir kırılmanın ve köklü bir değişikliğin ifadesi oldu.
Orhan Veli Kanık - Seni Sevmek
"Bir çocuk ne anlar sevmekten? Ne anlar ki sevgi uğruna ölmekten Ne anlar yaşam nedir, dünya ne? Her şey tozpembedir onun gözünde Hep umut vardır o küçük yüreğinde… Karanlıkta aydınlık hisseder Olmayacak sevdaya olur der… Ben de çocuğum ve cezalıyım… cezam sevilmemek Tek suçum ise seni be canım seni sevmek..."
◾ Kitabın ön sözünde isim belirtmeden hem Nazım Hikmet'in toplumcu şiirine hem de simgeci ve geleneksel hece şiirine karşı çıkan Orhan Veli, "şiirin insanın beş duyusuna değil kafasına hitap eden bir söz sanatı" olduğunu, ölçü ve kafiyenin şiiri yozlaştırdığını, bunun için şairaneliğe sırt çevrilerek yeni araçlar ve yeni yollarla çoğunluğa seslenmek gerektiğini savundu.
Orhan Veli Kanık - Derdim Başka
"Ben ki her nisan bir yaş daha genç, Her bahar biraz daha aşığım; Korkar mıyım? Ah, dostum, derdim başka"
◾ Askerlik vazifesini Gelibolu'da yedek subay olarak yaptı. Şair, bu döneme kadar olan hayatını, "1914'te doğdum. 1 yaşında kurbağadan korktum. 9 yaşında okumaya, 10 yaşında yazmaya merak sardım. 13'te Oktay Rifat'ı, 16'da Melih Cevdet'i tanıdım. 17 yaşında bara gittim. 18'de rakıya başladım. 19'dan sonra avarelik devrim başlar. 20 yaşından sonra da para kazanmasını ve sefalet çekmesini öğrendim. 25'te başımdan bir otomobil kazası geçti. Çok aşık oldum. Hiç evlenmedim, şimdi askerim" sözleriyle özetledi.
Fikriyat Sözlük'ten az bilinen 40 kelime
Orhan Veli Kanık - Denizi Özleyenler İçin
"Gemiler geçer rüyalarımda, Allı pullu gemiler, damların üzerinden; Ben zavallı, Ben yıllardır denize hasret."
◾ Askerden sonra Milli Eğitim Bakanlığı Tercüme Bürosu'na girdi. 1945'te girdiği bu işten Orhan Veli, "Kurumda antidemokratik bir hava esmeye başladığını" söyleyerek 1947'de ayrıldı.