İlk müstakil deprem kitabı: Risale-i Zelzele
Tarih 24 Mayıs 1719'u gösterdiğinde Dersaadet'te şiddetli bir deprem meydana geldi. Marmara'nın büyük bölümünü etkileyen bu sarsıntı; Yalova, Sapanca, İzmit ve Düzce'de büyük yıkıma sebep oldu. Bu afetten sonra halk arasında çeşitli söylentiler çıktı. Dönemin önemli yazarlarından Ahmed b. Recep el-Kostantini ise kaosun önüne geçmek için bir eser kaleme aldı.
Giriş Tarihi: 23.02.2023
10:40
Güncelleme Tarihi: 06.02.2024
10:13
ESERİN BÖLÜMLERİ
◾ Usta yazar, eserini iki bölüm ve bir de sonuç kısmından meydana getirmiştir. Birinci bölümde halkı korkuya ve kaosa sürükleyen nedenleri anlatır.
◾ Halk arasında dünyanın bir balığın veya öküzün üzerinde yaşadığına inanan insanları eleştirir ve bunların gerçeklikten tamamıyla uzak olduğunu beyan eder.
◾ İkinci kısmında ise depremlerin oluş sebebini bilimsellikten uzak bir şekilde anlatmaktadır. Bu şiddetli sarsıntıları eserinde ayet ve hadisler ile açıklar.
Kırgızların Boz Üyleri
ESERDE ARAPÇA TERİMLERİN TÜRKÇE KARŞILIKLARI
◾ Sonuç kısmıysa deprem anında evde bulunan kimselerin dışarıya çıkmalarının doğru/yanlışlığını tarttığı bölümdür.
◾ Eserin müellifi , Arapça yazdığı kitabın daha iyi anlaşılması ve Allah'ın (CC) sanatını her kesimden insanın iyi okumasını istediğinden Arapça kelimelerin Türkçe karşılıklarını da eklemiştir.
ESERE KONU OLAN BÜYÜK DEPREM
1719 Depremi
◾ Risale-i Zelzele'nin konusu 1719 yılında yaşanan depremdir. Bu sarsıntı Osmanlı döneminde vuku bulur. Ülkemizin yaşadığı büyük depremlerden sadece biridir. 17 Ağustos 1999 tarihinde yaşanan deprem ile şiddet ve etki bakımından birçok benzerlik göstermektedir.
◾ Farklı kaynaklar ise İstanbul Depremi'nin merkez üssünün İzmit olduğunu söyler. Eserde, depremin başta İstanbul olmak üzere Yalova, Sapanca, İzmit ve Düzce'yi de etkilediği geçmektedir.
◾ Risale-i Zelzele'de yer alan şiddetli depremi anlatan bir başka isim de tarihçi Raşid Mehmed Efendi'dir. Raşid, "Raşid Tarihi" adlı eserinde depremi destaylıca anlatır.
◾ 24 Mayıs 1719 tarihinde saat 17:00 saatlerindeki büyük sarsıntı, İstanbul'da da korku ve yıkıma sebep olur. Deprem, Topkapı Sarayı'nı, Edirnekapı Camii'nin duvarlarını ve Yedikule'den Ahırkapı'ya kadar olan yerleri yıkar.
◾ Depremin şiddeti ile ilgili bilgi vermeyen Raşid Efendi , sarsıntıların devam ettiğini ve bu sarsıntıların günlerce devam ettiğini aktarır.
Depremde zarar görmeyen 5 bin yıllık Harput Mahallesi
◾ 1719 yılında yaşanan büyük depremi Fındıklı Silâhtar Mehmed Ağa "Nusretnâme " isimli kitabında bu zelzeleyi şöyle aktarmaktadır:
"Galata Zindanı yanındaki hisarın duvarı yıkıldı. Duvarın dibindeki kebapçı dükkanında yıkıntılar altında dört kişi kaldı. Birisi kurtarıldı, diğerleri öldü. İzmit şehrinin beşte dördü yıkıldı. Yıkıntılar altında kalan 4.000 kadar insan helak oldu. Altı cami yıkılıp, yıkıntıları altında 600 kadar insan öldü. Eski devirden kalmış olan ve şehre su getiren kemerlerden beşi yıkıldı. Hatta 25 ziralık bir kısmının 10 adımlık bir yere atıldığını görenlerden işittim. Aynı şekilde benim Bahçekapısı'nda hisar duvarı üzerindeki evimin bir camının da yerinden kopup yirmi adım uzağa fırlamış olduğunu gördüm. Yalova kasabasının yarısı yıkıldı. Karamürsel kasabasının ise bütünü yıkıldı. Kazıklı kasabası yere geçti. Sabanca kasabası ve Düzce kasabası yıkılıp, halkının çoğunluğu öldü. Asıl yıkıntılar bu saydığımız yerlerde oldu; diğer Anadolu ve Rumeli taraflarında kesinlikle herhangi bir mahalle zarar ve ziyan olmadı."
Ziralık ne demek?
Dönüm, arazi anlamına gelmektedir.