Rubaileriyle edebiyat dünyasını etkileyen şair: Ömer Hayyam
Rubai şiirinin öncüsü kabul edilen Ömer Hayyam'ın İran'daki anıt mezarı, her gün yerli ve yabancı çok sayıda kişi tarafından ziyaret ediliyor. Yaşadığı dönemde İbn Sina'dan sonra Doğu'da yetişen en büyük bilgin olarak kabul edilen Ömer Hayyam, edebiyat alanında pek çok şairi etkiledi.
Giriş Tarihi: 04.11.2019
16:12
Güncelleme Tarihi: 04.12.2019
10:54
Yirmi bin metrekarelik bahçede beyaz mermerden yapılan, yüksekliği 22 metre ve genişliği 18 metre olan anıtın kenarlarına, Nişabur'un ünlü firuze taşı renginde talik hattıyla yazılan Hayyam'ın 20 rubaisi göz dolduruyor.
İbn Sina'dan sonra Doğu'nun yetiştirdiği en büyük bilgin olarak kabul edilen Ömer Hayyam , İslam medeniyetinin altın çağı olarak nitelendirilen 11 ve 12'nci yüzyıllarda Büyük Selçuklu Devleti'nin egemenliğinde bulunan Nişabur'da dünyaya geldi. Hayyam, diğer birçok alanda eser vermesine rağmen rubai tarzında yazdığı şiirleri ile tanınarak dünyada bu tarzın öncüsü olarak kabul edildi.
İran'da "Hekim Hayyam" olarak isimlendirilen ve tam adı Gıyaseddin Ebu'l Feth Ömer bin İbrahim olan şair, çadır zanaatıyla uğraşan babasından dolayı "çadırcı" anlamına gelen "Hayyam" lakabı ile biliniyor.
Yaşamanın sırlarını bileydin Ölümün sırlarını da çözerdin; Bugün aklın var, bir şey bildiğin yok Yarın, akılsız, neyi bileceksin?
NİZAMÜLMÜLK’ÜN YAKIN DOSTUYDU
Matematik, fizik, astronomi ve tıp gibi rasyonel ilimler dışında müzik ve şiirle de yakından ilgilendi. İran'ın, Selçuklular yönetiminde olduğu dönemde yaşayan Hayyam, Horasan ülkesindeki büyük şehirleri, Belh, Buhara ve Merv gibi bilim merkezlerini gezdi, Bağdat'a da gitti.
Selçuklu Sultanı Melikşah ve Karahanlı Şemsülmülk'ten büyük yakınlık gördü. Saraylarına ve meclislerine sık sık konuk oldu.
Residüddin'in "Cami-üt-Tevarih" adlı eserinde anlattığına göre Nizamülmülk ve Hasan Sabbah, Ömer Hayyam ile okul arkadaşları ve yakın dosttular. Nizamülmülk, bilgisine çok güvendiği için devlet yönetimi konusunda kendisine yardımcı olması için Hayyam'dan yardım istedi.
CELALİ TAKVİMİNİ HAZIRLADI
Felsefe, edebiyat, matematik ve astronomi alanında yaklaşık 18 eser veren Hayyam'ın, günümüzde İran devletinin resmi takvimi olarak kullanılan Celali ve Hicri Şemsi şeklindeki takvimi 1079 yılında hazırlayarak Selçuklu Sultanı Melikşah'a sunan kişiydi.
Babür İmparatorluğu'nun da bir dönem kullandığı Celali Takvimi'nde 1 yıl; 365 gün 6 saat olarak kabul ediliyor ve matematiksel kurallar yerine astronomik hesaplar kullanılıyor.