Ruhsal hastalıklarla boğuşan yazarlar
Yazarların ruhsal durumu edebiyatı nasıl etkilediği sıklıkla tartışılan konulardandır. Kimi görüşe göre bu kalem sahiplerinin ruhsal sorunları onların özgün eserler üretmelerini sağlıyor. Kimi görüşler ise yaratıcılık ve deha ile deliliğin açıklanamaz birtakım yakınlıklarının olduğunu öne sürer.
Sizler için edebiyatın usta kalemlerinde ciddi ruhsal hastalıklara sahip olanları bir araya getirdik.
Giriş Tarihi: 24.10.2018
17:45
Güncelleme Tarihi: 24.10.2018
18:38
Usta yazar Edgar Allan Poe hayatı boyunca depresyon ile mücadele etti. Poe'nun dehası çelişkiler, paradokslarla doludur. Kendi aklındaki canavarlardan, İngiltere'nin pusunda yatan gölgelerden ve yalnızlıktan korkuyordu . Kuzenine duyduğu aşk ve yaptığı evlilik de yazarın ruhsal dünyası ile ilgili ipucu verir bize.
William Blake yazar, şâir ve sanatçı olarak yaratıcılığını büyük ölçüde gördüğü halüsinasyonlara borçluydu.
Memur bir babanın oğlu olarak 1812 yılında doğan Dickens'ın hayatının ilk yılları refah içinde geçti. Daha sonraları ise babasının borçları yüzünden hapse girmesiyle sefaletle tanıştı. Henüz 11 yaşında iken bir boya fabrikasında çalışmak zorunda kaldı. Bu zor yaşam koşulları nedeniyle uzun süre manik depresyon ve bipolar bozuluk yaşadı.
19. yüzyıl Fransız edebiyatının büyük ismi Baudelaire, tüm hayatı boyunca sistemle uyumsuz bir yaşam sürdü ve bohem bir hayatı tercih etti.
Yakalandığı frengi hastalığının da etkisiyle ruhsal sağlığı git gide bozuldu. Baudelaire ayrıca bipolar bozukluk tan muzdaripti.
Modern edebiyatın ünlü yazarı Kafka'nın tüm yaşamı boyunca klinik depresyon ve sosyal anksiyete yle geçti. Babasıyla ciddi iletişim sorunları yaşayan Kafka, ayrıca yaşadığı diğer hastalıklardan dolayı da acı çekiyordu. Yaşadığı tüm bu hastalıklar yazarda aşırı strese yol açıyordu. Prag'da, devlete bağlı bir sigorta şirketinde çalıştı. Bu onun üzerinde bürokrasinin ve genel olarak hayatın anlamsızlığı olduğu duygusunu uyandırdı.