Selçuklu döneminin önemli 3 edebi şahsiyeti
Selçuklular döneminde kaleme alınan edebi eserler çoğunlukla din, tasavvuf ve kahramanlık konularını içeriyordu. Çünkü bu dönemde Anadolu Türk halkının en çok rağbet edip öğrenmek istediği bilgiler, İslam dininin temel kavramları, savaş ve kahramanlık hikayeleriydi. Bu dönemdeki edebi şahsiyetler, halkın bu ihtiyacını, ürettikleri eserler yardımıyla giderdi. İşte Selçuklu döneminin önemli 3 edebi şahsiyeti Mevlana, Hacı Bektaş ve Yunus Emre hakkında bilgiler...
Giriş Tarihi: 22.10.2019
13:33
Güncelleme Tarihi: 12.04.2022
14:50
Anadolu ve Rumeli coğrafyasına yayıldı
Yunus Emre'nin şiirleri , 14. yüzyıldan itibaren abdallar ve dervişler vasıtasıyla Osmanlı fetihlerine paralel şekilde bütün Anadolu ve Rumeli coğrafyasına yayıldı. Eserleri, asırlardan beri Anadolu ve Rumeli'de faaliyet gösteren tarikatların ortak düşüncesi ve sesi haline gelerek, Alevi-Bektaşi edebiyatıyla Melami-Hamzavi edebiyatını meydana getiren halk edebiyatının kaynağı oldu.
Ahmet Yesevi mektebinin çizgisi içerisinde bir düşünce ve yaklaşım
Şiirlerinde Hacı Bektaş-ı Veli isminden doğrudan söz etmese bile aralarında Ahmet Yesevi mektebinin çizgisi içerisinde bir düşünce ve yaklaşım birliği söz konusu olan Emre, Hacı Bektaş-ı Veli gibi eserlerinde dört kapıdan, kırk makamdan ve ibadetlerin gerekliliğinden bahsetti .
"Risalet-el Nushiyye" adlı eseri
Ünlü şairin, Mesnevi nazım şekliyle manzum, didaktik, nasihatname tarzında yazdığı "Risalet-el Nushiyye" adlı eseri, 563 beyitten oluşur. Emre'nin başlangıç kısmında aruz ölçüsünün failatün/failatün/fuilün , diğer bölümlerinde mefailün/mefailün/failün kalıplarını kullandığı eser, bilge yönünü, tasavvuf kültürüne vukufiyetini ve onunla yakın temasını gösterir. Yazılış tarihinin 1307 olduğu sanılan eserde Divan'a göre Arapça, Farsça kelimeler bir hayli yer tutar.
Yunus Emre'nin şairlik gücü
Şiirleri çeşitli coğrafyalarda dilden dile dolaşan şairin, "Divan " adlı önemli eseri ise Yunus Emre'nin şairlik gücünü yansıtır. Hece ve aruz ölçüsünün kullanıldığı Divan'da, mesnevi, gazel, musammat şeklindeki divan nazım biçimlerine de rastlanır.
Tabiata dayalı benzetmeler
Yunus Emre'ye atfedilen Aksaray Ortaköy Ziyarettepe'deki türbe
Yunus Emre'nin, Divan'da genellikle halk ve tekke şiirindeki geleneğe uyarak daha çok yarım kafiye kullandığı ve redife başvurduğu görülür. Genellikle dörtlükler ve beyitlerin olduğu eserde mecaz ve mazmun özellikler de dikkati çeker. Tabiata dayalı benzetmelerin görüldüğü eserde, derviş meyveli bir ağaçtır. Diken "asiliği", gül "uysallığı" ve "olgunluğu" temsil eder. Şair , "bülbüldür", temizlenmemiş gönül dikenli bir bahçedir. Aşksız adam "odun" misalidir.