Arama

Sosyal hayatın divan şiirine yansıdığı beyitler

Divan edebiyatı hemen her nazım türünde ve birçok beytinde sosyal hayata dair izler taşımaktadır. Divan edebiyatı araştırmalarında göz ardı edilen sosyal hayata dair unsurlar aslında yazıldıkları dönemlere ve günlük hayata dair ciddi bilgiler ihtiva eder. "Halktan kopuk" iddiasıyla kendisine çıkış yolu bulan eleştirilerin aslında yersiz olduğunu görüyoruz. Nitekim beyitleri incelediğimizde divan şiirinde sosyal hayatın birebir yansımalarını bulabiliyoruz. İşte sosyal ve toplumsal hayatın divan şiirine yansıdığı o beyitler…

  • 5
  • 15
Beyitlerden örnekler
Beyitlerden örnekler

Fakat işin aslı bu eleştiriler ekseninde düşünüldüğü gibi değildir. Divan şiiri sosyal, toplumsal ve kültürel hayata dair pek çok ayrıntıyı bize sunar. İşte bu beyitlerden örnekler:

  • 6
  • 15
Gece bekçileri ve kapıcılara dair bilgiler
Gece bekçileri ve kapıcılara dair bilgiler

"Oldı kamer işigüne derbân-ı zer-külâh
Düşdi Zuhal sarûyuna hindû-yı pâsbân"

Kamer: Ay
Derban: Kapıcı
Zer-külâh: Kapıcıların giydiği külah
Hindû-yı pâsbân: Zenci gece bekçisi
Zuhal: Satürn

Gökyüzündeki ay o, sevgili sarayının altın üsküflü kapıcısı, Satürn ise o saraydaki zenci gece bekçisidir.

Buradaki ifadelerden kapıcıların gündüzleri kapı eşiğinde beklediklerini geceleri ise gece bekçilerinin yüksek bir mekandan yolu gözlediklerini anlıyoruz. Eski Türk Edebiyatında Sosyal Hayat Çalışmaları isimli çalışmada şu açıklamalar yapılır: "Eski inanışa göre Ay gökyüzünün birinci, Zuhal ise yedinci katındadır. Zuhal gezegeninin bir adı da "pâsbân-ı felek"tir. Yani beyitte, padişahın sarayının girişinde bulunduğu belirtilen yedi kat gök, kapıcıların ve bekçilerin saraya ya-bancıların girmesine izin vermedikleri geçit olarak anlatılmaktadır."

  • 7
  • 15
Necati'nin beyitlerine yansıyan arpa kıtlığı
Necati’nin beyitlerine yansıyan arpa kıtlığı

Divan şiirinde sosyal hayatın en bariz yansımasını gördüğümüz kasidelerden biri Necati'nin "Kaside-i Arpa" şiiridir. Osmanlı'da bir dönem görülen arpa kıtlığı Necati'nin şiirine de konu olmuştu:

"Ķanı ol yār-i mihribān arpa
Sayruya sıhhat ata cān arpa"

Yār-i mihribān: şefkatli sevgili
Sayru: hasta

O şefkatli sevgili bir sevgiliye benzeyen, hastaya sağlık ata can veren arpa nerede?

  • 8
  • 15
Sosyal hayatın divan şiirine yansıdığı beyitler
Sosyal hayatın divan şiirine yansıdığı beyitler

"Galiba çaha düşdi Yusufvar
Ol 'azįz-i cihān olan arpa"

Necati

Çah: kuyu
Yusufvar: Yusuf gibi
'Azįz-i cihan: Dünya kıymetlisi

Dünya kıymetlisi o arpa galiba Hz. Yusuf gibi kuyuya düştü.

  • 9
  • 15
Muhtaçlara düşkünlere bağışlanan hediye, para: "atıyye"
Muhtaçlara düşkünlere bağışlanan hediye, para: atıyye

"Nev'îye geçerken güle bakdı seg-i kûyun
El-minnetü li'llâh zihî lutf u 'atiyye"

Nev'i

Seg: köpek
Kûy: semt
'Atiyye": Verme, cömertçe verme, verilen şey, bağışlama, hibe, ihsan.

Semtinin köpekleri geçerken Nev'î'ye gülerek baktı. Minnet Allah'a! Bu ne güzel lütuf ve hediye!

Atâ'ile aynı kökten olan "atıyye" hediye, ihsan, bahşiş, bir büyüğün küçüğe verdiği hediye demektir. Osmanlı döneminde padişahlar muhtelif vesilelerle saray ve hükûmet hizmetinde bulunanlara hediye ve bahşiş amaçlı atıyye vermişlerdir. Bu hediyelere ise atiyye-i seniyye denmiştir. Atıyye olarak para verildiği gibi, kılıç, saat, enfiye kutusu da verilmiştir. 19 Beyitlerdeki kullanımlarından anlaşıldığı kadarıyla hediye anlamını da ihtiva etmekle birlikte atıyyenin hediyeden farkı atıyye'nin muhtaçlara, düşkünlere veya bir hizmet karşılığı verilmesidir. Divan şiirinde sevgilinin aşığa bağışladığı her şey, her iyilik, lütuf bir atıyyedir.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN