Suni bir laboratuvar: Yabancı
Yirminci yüzyılın yazarlarından olan Albert Camus, genç yaşta kaleme aldığı ilk eseri "Yabancı" ile adını duyurur. Bir karakter üzerinden gerçek hayata karşı duyulan çaresizliği eserinde dile getiren yazar, adeta milyonların sesi olur. Cezayir'de doğup yetişen yazar, Fransa'ya taşındığı dönemde bir sömürge Fransızı olduğu için dışlanır ve ötekileştirilir.
Giriş Tarihi: 22.07.2022
19:01
Güncelleme Tarihi: 22.07.2022
20:08
◾ 47 yıllık bir yaşam öyküsüne sahip olan Albert Camus belki de yirminci yüzyıl Fransa'sının en tanınan, öne çıkan ismidir. Eserleri ile adını geniş bir coğrafyaya duyuran yazar esasında sahici bir filozof muydu yoksa iyi bir gözlemci mi?
◾ Cezayir'de doğan ve bir Fransız sömürgesinde büyüyen Camus, aslında sömürge ve Fransızlık arasında gidip gelen bir tanımlamaya maruz kaldı.
Bir mutsuzluk hikayesi: Kapitalizm
◾ Bu arada kalmışlık durumu ortaya eşine az rastlanır bir eser olan "Yabancı"nın çıkmasına vesile oldu . Ama Camus, nihayetinde iyi bir gözlemci ve sahicilikten uzak bir yazardı.
◾ Yazar kitabında belirttiği olay örgüsü ile esasında Fransa'da karşılaştığı dışlanmasını ve ötekileştirilmesini dile getirdi. Bu sebepten çok genç bir yaşta Nobel Edebiyat Ödülü aldı.
Bilgi Notu:
Nobel ekseriyetle öne çıkan meseleler ve siyasal olaylarla bağıntılı şekilde verilen bir ödüldür. Ödüle adı verilen Alfred Nobel'in dinamitin mucidi olduğu hatırlanmalı.
İyilik mafyası
◾ "Yabancı" alt metninde yazarın hayatından kesitler ve gerçeklikler taşır. Camus bir sömürge ülkesinde büyümesinden kaynaklı olarak kendisini, sömürülenlerden hayatı boyunca üstün görür.
◾ Lakin bu üstünlük, yazarın Fransa'ya taşınması ile son bulur. Camus, memleketinde adeta sudan çıkmış bir balığa döner. İnsanlar tarafından kabul edilmez ve sömürge sakini muamelesi görür.
Kapitalizm klasik üretebilir mi?
◾ Camus, bu duygular içinde hayatın gerçeklerine tutunamayan bir karakteri yansıtan Yabancı'yı kaleme alır.
◾ Yabancı ile geniş bir ün ve şöhrete kavuşan yazar, Fransız toplumu içinde kabul görmeye başladığında hayatı farklı bir rotaya çevrilir.
Şehirlerinden kan sızan medeniyet: Vahşi Batı
◾ Yirminci yüzyılın en büyük varoluşçularından biri olarak kabul edilen ve bazı çevrelerce filozof olarak kabul gören Camus , esasında kendisine uygulanan baskıları "Yabancı " da anlatır. Bu bakımdan eser aynı zmaanda bir içsel otobiyografi dir.
Varoluşçuluk nedir?
İnsanın bir varlık olarak var olduğunu zamanla gösterdiği davranışlar yolu ile de sürekli bir yaratımsal süreçte olduğunu benimseyen felsefi akım.
◾ Bu bakımdan "Yabancı" ele alındığında ortaya toplumun ötekileştirdiği bir yazarın kendisinden aşağıda gördüğü bir halkın resmedildiği bir roman çıkar. Bu da bizlere hem yazarın ahlaki seviyesini hem de eserin suni bir laboratuvarda üretildiğini kanıtlar.
Yeni dünya düzeni nasıl kuruldu?