Tarihin tozlu sayfalarında kalan gizemli kütüphaneler
İnsanlığın ortak mirası olan kütüphaneler, en eski tarihlerden beri topluma hizmet etti. Fakat kurulan bu bilgi hazinelerinden bazıları büyük gizemler barındırıyordu. Dünya üzerinde, girişin yasak olduğu, kitaplarının bulunamadığı ve savaşlar neticesinde yakıp yıkılan birçok kütüphane mevcuttu. Birçoğu zamanla kaybolan bu bilgi hazineleri ne yazık ki tarihin tozlu sayfalarında kaldı. Sizler için sırrı çözülemeyen kütüphaneleri derledik.
Giriş Tarihi: 02.02.2020
16:24
Güncelleme Tarihi: 24.09.2021
10:20
SIRRI ÇÖZÜLEMEYEN KÜTÜPHANELER
Farklı dillerde ve farklı coğrafyalarda üretilen insanlığın ortak kültürel mirası ve uygarlığın belleğini oluşturan dev kütüphaneler, dünyadaki önemli çekim merkezleri arasında yer alır. Kayıt ve arşivler teknolojinin imkânlarıyla dijital ortama kaymaya başlasa da kütüphaneler, ülkelerin uygarlık birikimi, bilgi ve kültür seviyesini gösteren insanlığın ortak hafızası olma işlevini sürdürüyor.
Tarihin en eski çağlarından beri insanlığın hizmetinde olan kütüphanelerden bazıları, günümüze değin gizemi çözülememiş sırları barındırıyor. Ne yazık ki bu bilgi hazinelerinin birçoğu zamanla sırlarıyla beraber kayboldu. İşte tarihin tozlu sayfalarında kalarak sırrı çözülemeyen kütüphaneler…
Büyük İskender'in devletinin başına geçmesiyle Akdeniz'de İskenderiye önemli bir liman kent haline geldi. Büyük İskender'in ölümünden sonra yönetimi ele geçiren Ptolemaios, şehirde bir kütüphane kurmaya karar verdi.
İskenderiye Kütüphanesi, Büyük İskender'in MÖ 332 yılında kurduğu Mısır'daki İskenderiye şehrindeydi. Büyük İskender'in ölümünden sonra, Kumandan Logus'un oğlu Ptolemaios tarafından kuruldu.
Saraya yakın kurulan kütüphane, şehrin merkezindeydi. Kütüphane, 300 yıl boyunca dünyanın en büyük arşivi olma özelliğini korudu. Bütün ülkelerden hayvan ve bitki örneklerinin olduğu botanik bahçesi ve rasathane de bulunuyordu. Burada insan vücudunu incelemek üzere bir anatomi salonu vardı. Fizik, kimya, tıp, fizyoloji, matematik, edebiyat, felsefe gibi bilimler bölümlere ayrıldı.
10 maddede Osmanlı dönemi kütüphaneleri
KÜTÜPHANENİN ÖNEMLİ MÜDAVİMLERİ
Döneminin en önemli merkezi haline gelen bu yer, aynı zamanda önemli bilim adamlarını ağırladı. Matematik bilgini Öklid , mekanik bilimci Arşimet , tıp bilimci Herofilos, gök bilimci Eratosthenes, Batlamyus gibi isimler, bu kütüphanede çalıştı. Kütüphane yaklaşık 150 bin cilt el yazması eser ve geniş bir çalışan kadrosuna sahipti.
Eserler papirüslere yazılarak rulo şeklinde saklanırdı. Aynı zamanda Mısır'a giren her eser, kütüphaneye getirildi ve bir kopyası alınmadan sahibine verilmezdi.
İSKENDERİYE KÜTÜPHANESİ NEDEN YAKILDI?
İskenderiye Kütüphanesi'nin üç kez yakıldığı rivayet edilir. Neden ve kim tarafından yakıldığı tartışmaları hala devam ederken çeşitli eserlerde ilk büyük yıkımın, İskenderiye'yi kuşattığı sıralarda Jül Sezar tarafından gerçekleştirildiği ve yakılan el yazma eserlerin, şehrin hamamlarında bir hafta boyunca yandığı söylenir.
Çeşitli badireler atlatan kütüphane, 2002 yılında Yeni İskenderiye Kütüphanesi adıyla eskisiyle aynı büyüklükte tekrar inşa edildi.
Kedili Kütüphane'nin bilge Hafız-ı Kutubu
JOHN DEE’NİN KAYIP KÜTÜPHANESİ
Döneminde gizemli kimliğiyle bilinen John Dee, Kraliçe Elizabeth'in hokkabazıydı. Bu nedenle de Shakespeare'in "Fırtına" adlı eserindeki sihirbaz Prospero karakterinin esin kaynağı oldu. Dee, İngiltere'de bulunan kitaplardan dikkate değer özel bir koleksiyon oluşturabilmek için bütün İngiltere'yi gezdi. 1580 yılında ise ülkenin en büyük kütüphanesi oluşturdu.
Kraliçeye bağlı araştırmacı ve astrolog olan John Dee'nin koleksiyonunda 4.000 adet eser vardı. Fakat çıktığı seyahatler sırasında kütüphanesi ve laboratuvarı yağmalandı. Bu felaketin ardından geriye yalnızca 100'ü aşkın kitap kaldı.