Türk edebiyatının 20 şaheseri
Yazılı kültür birikimine sahip tüm milletler, asırlar boyunca hafızalardan silinmeyen, her okunduğunda ayrı haz veren, kendinden sonra gelen eserleri de etkileyen yapıtlar meydana getirmişlerdir. İşte sizler için Türk edebiyatından 20 şaheseri derledik.
Giriş Tarihi: 09.07.2019
08:44
Güncelleme Tarihi: 09.07.2019
09:36
Kısas-ı Enbiya Tevarih-i Hulefa - Ahmet Cevdet Paşa
Ahmed Cevdet Paşa'nın hukukçuluğu, dev adamlığı ve diğer pek çok özelliklerinin yanında bir de tarihçiliği vardır. Ona göre tarihçilik, geçmişte yaşanan mühim olayların yalnızca şu tarihte şöyle bir olay oldu şeklinde aktarmak değildir. Bilakis asıl tarihçilik, olayların meydana geldiği gibi güçlü bir muhakeme ile ifade edilmesidir.
Tarihle ilgili yazdığı kitapların başında 12 ciltlik "Tarih-i Cevded" gelir. Bu kitabında Osmanlı Devleti'nin 1774-1825 seneleri arasındaki olayları anlatır. Bu alanda yazdığı diğer bir kitabı da "Tezakir-i Cevded"dir.
Devrinin siyasi, içtimai, ahlaki yönlerini anlatır. Yine tarihle ilgili olarak yazdığı "Ma'ruzat" isimli eserinde ise Sultan ikinci Abdülhamid'e 1839-1876 yılları arasındaki tarihi ve siyasi olayları sunmak için hazırlamıştır. Ahmed Cevdet Paşa'nın kaleme aldığı en önemli eserlerinden birisi de "Kısas-ı Enbiyâ veTevârîh-i Hulefâ" adını verdiği kitabıdır. Bu eseri hayatının son yıllarına doğru yazmıştır. Kitapta, Hz. Âdem'den Hz. Muhammed (s.a.v.)'e kadar gelip geçen peygamberlerin kıssalarından, İslâm dininin ortaya çıkışı, Hz. Muhammed (s.a.v.)'in hayatı, Dört Halife Devri, Emevî halifeleri, Abbasî halifeleri ve diğer Türk-İslâm devletleri ile Osmanlı Devleti'nin kuruluşundan 1439 yılına kadar olan döneminden bahseder.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Yaban - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Kendi dönemi içindeki gerçekçilik anlayışına uygun olarak yazılmış olan Yaban'da Yakup Kadri, I. Dünya Savaşı'nın bitimiyle birlikte Sakarya Savaşı'nın sonuna kadar olan sürede bir Anadolu köyünde, köylüleri, köyün durumunu, Milli Mücadeleye ilişkin tavırlarını bir aydının gözüyle verir. Yaban için "bu eser benliğimin çok derinliklerinden adeta kendi kendine sökülüp, koparak gelmiş bir şeydir" diyen yazar, bu romanda ortaya koyduğu birçok soruna daha sonra yazacağı Ankara'da cevap bulmaya çalışacaktır.
Ayrıca Yaban, Yakup Kadri'nin zincir romanları içinde farklı bir yerde düşünülebilir farklılığı ise bu zincir içinde ilk defa Anadolu'dan bir bakışın romana hakim olmasıdır.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Kendi Gök Kubbemiz - Yahya Kemal Beyatlı
Yahya Kemal, en güzel şiirlerini 20. yüzyılda yazmıştır. Bu bakımdan da Türk şiirine güçlü bir ses ve soluk getirmiştir. Ona göre şiir, her şeyden önce dil, istif ve ahenktir. Yahya Kemal şiirlerinde tarihimizi, musikimizi, değerlerimizi, bütün kültür varlıklarımızı, medeniyetimizi ideolojiye bulamadan en güzel şekilde ve sanat olarak işlemiştir. Kendi Gök Kubbemiz, yaşadığı ana ruhunu yansıtan bir milletin yeri ve göğüyle bütün bir dünyanın terennümüdür. Bu dünyada "Süleymaniye'de Bayram Sabahı", rindlik, ufuk, aşk, musiki, "Erenköyü'nde Bahar" ve vatan vardır. İstanbul'un fethinin bize kazandırdığı "Mihriyâr" salınarak Boğaziçi'nde dolaşır. Onun şiirleriyle geçmiş, içimizde yaşar. Biz, atalarla buluşur ve geleceğe kanat açarız. Yahya Kemal bize, geçmişi günden ve gelecekten ayırmadan onunla iç içe sunar. Bu sunuşta beşerî zaaflardan çok insanî değerler öne çıkar.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Ahmet Haşim - Bütün Şiirleri
Nurullah Ataç ilk şiirlerinden itibaren daima ilgi çeken Ahmet Haşim'in, şiirlerinin edebiyatımızda bir devre, "Ahmet Haşim devri" adını vereceğini söyler. Gerçekten de Haşim kendisinden sonraki şairlerin çoğuna geniş ölçüde tesir etmiştir. Ahmet Haşim'in şiirleri kendi deyimiyle "O bele"nin ürünlerindir. Haşim'in o beldesi dardır, ama bu darlık içinde hayalin, rüyanın, masalın değiştirici gücü ile zengindir. Bu sebeple Haşim'in şiirini okumaya alışanlar onun bir çeşit "tiryakisi" olurlar. Aynı özellik onun nesirlerinde de vardır. Hele günlük fıkraları, bir yandan gerçeklerin en kesin çizgilerini taşırken, bir yandan da şairin gücü ile zenginleşmiştir.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Mecalisü'n Nefais - Ali Şîr Nevaî
Bu eser Türk edebiyatında varlığı bilinen ilk şuara tezkiresidir. Nevai bu eserini Molla Cami'nin Baharistanı ile Devletşah Tezkiresini örnek alarak sekiz bölüm halinde yazmıştır. Her bölüme "meclis" adı verilmiştir. Mecâlisü'n-nefâis bir giriş ve "meclis" adıyla kayıtlı sekiz tabakadan meydana gelmektedir.
Mecâlisü'n-nefâis'te yer alan 461 kişinin hal tercümeleri ana hatları ile belirtilip yer yer şairlikleri ve meziyetleri hakkında bilgi verilmiştir. Nevâî'nin, söz konusu ettiği kimseleri şiir kabiliyetleri yanında insanî ve ahlâkî meziyetleriyle de değerlendirmesi dikkat çekicidir.
Tezkirenin Türkiye'de ve Türkiye dışındaki kütüphanelerde 100'e yakın yazma nüshası bilinmektedir.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…