Üç ayların edebiyatımıza yansıması
İslam dünyasına her yıl manevi iklimler getiren ve Ramazan ile sonlanan mübarek üç aylar, asırlarca Müslümanların hayatında önemli bir yer tuttu. Yalnızca dini hayatımızda değil, sosyal hayatımızda da ayrı bir değeri vardı. Osmanlı döneminde yaşayan şairler, bu mübarek aylarda yer alan kandiller ve özel gecelerin manevi atmosferini şiirlerine taşıdı. Bu şiirler kimi zaman bestelenerek kandillerde okundu kimi zamansa müstakil eserlerde yer aldı. Hz. Peygamber'in (sav) Mirac hadisesini konu alan Miraciyyeler bunlardan yalnızca biriydi. Gelin Miraç Kandili'ni yaşadığımız bu mübarek günde, üç ayların edebiyatımıza nasıl yansıdığına bakalım…
Giriş Tarihi: 13.02.2021
18:08
Güncelleme Tarihi: 02.02.2022
18:16
ÜÇ AYLAR EDEBİYATIMIZA NASIL YANSIDI?
📌Osmanlı toplum hayatını derinden etkileyen, gelişiyle halk arasında büyük bir sevinç oluşturan bazı zamanlar vardır. İşte bu süreçlerden biri de hiç kuşkusuz mübarek üç ayların gelişidir…
↪ Recep, Şaban ve Ramazan aylarını ihtiva eden üç aylarda; Regaip, Miraç, Berat kandilleri ve Kadir Gecesi yer alır. Efendimiz Hz. Muhammed'in (sav) "Allah'ım! Recep ve Şaban'ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan'a ulaştır." şeklindeki duasını da Müslümanlar olarak gönülden ikrar ederiz.
Üç ayların önemi nedir?
📌 Osmanlı toplumunun dini ve kültürel hayatında önemli bir yere sahip olan üç aylar, asırlar boyunca hayatın kendisiyle şekillenen edebiyatın da konusu olmuştur.
↪ Üç aylar içerisinde yer alan kandiller, özel gün ve geceler, divan şairleri tarafından kimi zaman müstakil türlerde karşılığını bulmuş kimi zamansa şiirlerin içerisinde bahsi geçmiştir. Gelin, bu türlere ve şiirlere kısaca göz atalım.
Üç aylarda yapılması gereken ibadetler nelerdir?
↪ Recep ayının ilk Perşembe gecesini cumaya bağlayan gece; üç ayların habercisi olan Regaip kandilidir. Bu mübarek gece, Osmanlı'da cami ve tekkelerde özel programlarla kutlanırdı.
📌 Regaip gecesi için mevlide benzer manzumeler yazılmış ve bunların bir kısmı kandil gecesinde okunmak üzere bestelenmişti. İşte bu manzume türü de regaibiyye olarak adlandırılıyordu. Regaib kandili tekkelerde özel meclisler tertip edilerek ihya edilmiş, bu esnada okunan ilâhilerin bir kısmı Türk dinî mûsikisi literatüründe receb ilâhileri adıyla anılmıştır.
📌 Regaibiyyelerde Hz. Peygamberimizin (sav) anne ve babasının ahlaki özellikleri, evlilikleri ve Efendimizin (sav) ana rahmine düşmesinin kainat için nasıl büyük bir rahmet olduğu anlatılmaktadır.
📌 Edebiyatımızda çok yaygın bir tür olmayan regaibiyyelerle ilgili bilinen ilk örnek Salahi'nin Matlau'l-Fecr adlı eseridir. Salâhî'nin Matla'u'l-Fecr adlı Regâibiyyesi'nden örnekler:
"Dinle ey cûyende-i sırr-ı Hüdâ Mest-i aşk olup ne söyler bu gedâ"
↪ Ey ilahi sırları bilmek isteyen! Aşk sarhoşu olan bu fakirin söylediklerine kulak ver.
"Hâme-i ibret-nümâ virmek diler. Leyle-i Cum'a Reğaib'dür haber"
↪ Onun ibret habercisi olan kalemi , Regaibin gecesinin Cuma gecesine rastladığını haber veriyor.
EDEBİYATIMIZDA MİRAC GECESİ
📌 Recep ayı içerisinde yer alan Mirac , Efendimizin (sav) manevi yolculuğunu yaşadığı ve Müslümanlara beş vakit namazın müjdelendiği kutlu bir hadisedir.
🔎 Mirac hadisesi nasıl gerçekleşti?
📌 Mirâc kelimesi Arapça, "yukarı çıkma aleti, merdiven, çıkılacak, yükselecek yer, göğe çıkma, Mi'râcu'n-nebî" anlamlarına gelmektedir. Mirac hadisesinde Efendimizin (sav) bir gece Mekke Mescidi Haram'dan Kudüs Mescid-i Aksa'ya oradan da Allah'ın katına yükselerek burada peygamberin ruhlarıyla görüştüğü, ilahi huzura yükseldiği anlatılır.
📌 Mirâc hadisesinden Kur'an-ı Kerim'in İsrâ ve Necm surelerinde bahsedilmektedir. 17. sure olan İsrâ suresinin birinci ve altmışıncı ayetlerinde hadise şu şekilde buyurulmuştur:
"Kendisine âyetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu (Muhammed'i) bir gece Mescid-i Haram'dan çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa'ya götüren Allah'ın şanı yücedir. Hiç şüphesiz o, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir."
İsra Suresi, 1. ayeti dinlemek için tıklayınız