Yahya Kemal'in okunması gereken kitapları
Sadece şiirleriyle değil, düşünceleriyle de aydınları etkilemiş olan önemli şahsiyet Yahya Kemal Beyatlı, 134 yıl önce bugün doğdu. Eski çağların ruh iklimini yeni zamanlara taşıyan usta kalemin eserlerinde, büyük bir kültür ve uygarlığın kokusu, rengi, ritmi hissedilir. Sizler için Yahya Kemal'in okunması gereken kitaplarını derledik.
Giriş Tarihi: 01.12.2018
17:38
Güncelleme Tarihi: 01.12.2019
21:19
"Felâketin bin acısına mukabil bir hayrı da olmaz olur mu? Yunanlılar bin seneden beri Hudâvendigâr toprağına kök salmış olan Türklüğün köklerini koparmaya savaşırken o topraklar altında yatan ilk Türk beylerini, ilk İslâm şehitlerini, ilk Osmanlı padişahlarını uyandırdılar.
( … ) Bu saat Hudâvendigâr toprağına doğru bütün Anadolu'da öyle önüne geçilmez bir yürüyüş var, Tesalya ovalarını inleten meşhur türkü bütün Anadolu vadilerinden geliyor: Eğil dağlar eğil üstünden aşam Yeni talim çıkmış varam alışam!"
Yahya Kemal'in 'Eğil Dağlar'daki yazıları, gün gün İstiklâl Harbi'nin nabzını tutar. Bazen Balı devletlerin tutumu, bazen Yunanlıların ve Yunan ordusunun durumu, bazen Ankara hükûmet, bazen kamuoyunun konuya bakışı, bu yazılarda ele alınır. Yahya Kemal'in İstiklâl Harbi yıllarında ne kadar isabetli düşüncelere sahip olduğunu gösteren bu yazıların kesilip saklandığı ve daha sonra Yahya Kemal'e gösterildiği bilinmektedir.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...
Yahya Kemal, en güzel şiirlerini 20. yüzyılda yazdı. Bu bakımdan da Türk şiirine güçlü bir ses ve soluk getirdi. Ona göre şiir, her şeyden önce dil, istif ve ahenktir. Yahya Kemal şiirlerinde tarihimizi, musikimizi, değerlerimizi, bütün kültür varlıklarımızı, medeniyetimizi ideolojiye bulamadan en güzel şekilde ve sanat olarak işledi. Kendi Gök Kubbemiz, yaşadığı ana ruhunu yansıtan bir milletin yeri ve göğüyle bütün bir dünyanın terennümüdür. Bu dünyada "Süleymaniye'de Bayram Sabahı", rindlik, ufuk, aşk, musiki, "Erenköyü'nde Bahar" ve vatan vardır. İstanbul'un fethinin bize kazandırdığı "Mihriyâr" salınarak Boğaziçi'nde dolaşır. Onun şiirleriyle geçmiş, içimizde yaşar. Biz, atalarla buluşur ve geleceğe kanat açarız. Yahya Kemal bize, geçmişi günden ve gelecekten ayırmadan onunla iç içe sunar. Bu sunuşta beşerî zaaflardan çok insanî değerler öne çıkar.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...
Eski çağların ruh iklimini yeni zamanlara taşıyan 'Eski Şiirin Rüzgârıyle' de yer alan şiirler, tıpkı 'Kendi Gök Kubbemiz'de olduğu gibi, mükemmele ulaşmayı amaçlayan dile ve musikiya dayanır. Sesin ve sözün dize için anlamını yeniden kuran Yahya Kemal; anların, anıların kişisel ve toplumsal tarih içindeki yerini de yeniden anlamlandırmış ve şiirine taşıdı. Onun dizelerinde büyük bir kültür ve uygarlığın kokusu, rengi, ritmi hissedilir. Eski Şiirin Rüzgârıyle'de yer alan ve neoklasik biçemin en değerli örneklerinden sayılan şiirler öncü ve eşsiz niteliklerinin yanı sıra şiir tarihimize, büyük şairlerin hatırasına ve mirasına da bir selamdır.
Kalbim yine üzgün seni andım da derinden.
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden!
Üzgün ve kırılmış gibi en ince yerinden,
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden!
'Kendi Gök Kubbemiz'le Yahya Kemal evrenine giren okurlar, Eski Şiirin Rüzgârıyla (ile) eski çağların iklimini hissedecekler.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...
Bizde bîçarelere, açlara, öksüzlere, muhâcirlere, esaret çekenlere acıyan şairler yetişti fakat bunların çektiklerini çekenlerden şair yetişse iyilik şiirinin nasıl bir iksir olduğunu o zaman anlarız. Çünkü sefâletin zevki de aşk gibidir, çekmeyen bilmez." Yahya Kemal, "Yeryüzünde yegâne ihtirâsım; milletimin lisanında, istediğim gibi birkaç manzume vücuda getirmektir. " sözüyle hayatı boyunca hangi gayeyle yaşadığını böyle ifade eder. Büyük şairin maksadı, edebiyatımızın dünya ve bilhassa Batı edebiyatıyla alakasını kesmesi değil, bilâkis, bütün dünya edebiyat ve fikirlerini yakından bilen bir kültürle vatanın kendi kâinâtını terennüm eden bir edebiyata duyulan nostaljiyi dile getirmekti.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...
"Bir milliyetçi kendi milletinin tarihine medfundur. " sözüyle tarih sevgisini dile getiren Yahya Kemal'e göre tarih, yaşanan devrin çerçevesi içinde teşekkül eder."Bu çerçeve içinde insan birçok şeyi sever, birçok şeyin olmasını ister, bazılarını da sevemez; zaman yürüdükçe çerçeve değişir. İyi bir tarihçi yaşanan devri, gelecek nesillere en doğru, en iyi bir şekilde aksettirir .(…) Yaşanmış, maziye karışmış, zaman içinde güzellikler de var çirkinlikler de. O çirkinlikler gözümüze bugün güzel görünebilir mi? Demek ki tarih, yekpare sevilecek yahut da nefret edilecek bir şey değildir. Bilakis tetkik ve muhakeme edilecek bir manzaradır." diyerek açıklar tarih görüşünü. Tarih Musâhabeleri'ndeki yazıların ancak birkaçı gazete ve mecmualarda neşredildi. Çok büyük bir kısmı, Yahya Kemal Enstitüsü arşivindeki tetkik, hatıra ve fikir yazılarıdır.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayın...