Yaz tatilinize eşlik edecek 33 sürükleyici kitap
Şehrin bütün stresini üstünüzden attığınız ve kendinize vakit ayırdığınız tatil sürecini nasıl değerlendirmelisiniz? Okumaya başladığınız andan itibaren akıcılığından ötürü mola dahi vermek istemeyeceğiniz, kitap okumayı sevmeyenlerin bile ellerinden bırakamayacağı bu listeyi sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 19.07.2019
14:38
Güncelleme Tarihi: 31.07.2019
09:21
Ulusal Güvenlik Teşkilatı, dünyanın kaderini değiştirecek ve dijital ortamdaki tüm şifreli metinleri bilecek özel bir bilgisayar üretir. Ne var ki, günün birinde bu özel bilgisayar karşılaştığı esrarengiz bir şifreyi çözemez ve kriptoloji uzmanı, zeki ve güzel Susan Fletcher göreve çağrılır. Genç kadın korkunç bir gerçekle yüzleşir. Silahlarla ya da bombalarla değil, Amerika Birleşik Devletleri'nin en güçlü haber alma örgütü olan Ulusal Güvenlik Teşkilatı çözülemez bir şifreyle rehin alınmıştır. Sırlar ve yalanlar fırtınasına yakalanan Fletcher inandığı teşkilatı kurtarma savaşı verir.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
İlber Ortaylı Seyahatnamesi - İlber Ortaylı
Çok gezen mi daha iyi bilir, yoksa çok okuyan mı? Peki ya bir yandan okurken diğer yandan da gezme imkânı bulanlar? İlber Ortaylı'ya eşlik etmek isterseniz bu kitap tam size göre…
İlber Ortaylı yalnız tarihçiliğimizin büyük bir ismi değil aynı zamanda küçük bir bavul ve rehber kitaplarıyla Orta Asya'dan Avrupa'ya, Kafkaslar'dan Ortadoğu'ya 50 yıldır gezen bir "seyyah". Çıktığı sayısız yolculuktan en önemli notları aktaran İlber Ortaylı'nın anlatım gücüyle gezeceğimiz coğrafyalar şöyle: Suriye, Ürdün, İsrail, İran, Azerbaycan, Rusya, Kırım, Özbekistan, Tuna, Bosna, Makedonya, Arnavutluk, Sırbistan, Karadağ, Kosova, Macaristan, Romanya, Eski Avusturya, Yunanistan, İtalya, Malta, İspanya, Portekiz, Litvanya, Estonya, İsveç, Hindistan, Japonya ve Singapur. Hazırsanız, İlber Ortaylı ile hayatınız boyunca hiç unutamayacağınız yolculuğunuz başlıyor...
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Puslu Kıtalar Atlası - İhsan Oktay Anar
Karanlığın, yılankavi sokakların, paranın hüküm sürdüğü Galata'nın, karın deşip boğaz kesen, husye burup göz çıkartan hikâyelerin, bahtsızların, yolcuların, rüya görenlerin, maceracıların şehrindeyiz. Uzun İhsan Efendi'nin yedi iklimdeyiz...
"Yeniçeriler kapıyı zorlarken" düşler üstüne düşüncelere dalan Uzun İhsan Efendi, kapı kırıldığında klasik ama hep yeni kalabilen sonuca ulaşmak üzeredir: "Dünya bir düştür. Evet, dünya... Ah! Evet, dünya bir masaldır." Geçmiş üzerine, dünya hali üzerine, düşler ve "puslu kıtalar" üzerine bir roman sizleri bekliyor.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Şampiyonların Kahvaltısı - Kurt Vonnegut
Şampiyonların Kahvaltısı, küresel mahvın ve bireysel kahrın matrak bir anlatımıdır. Modern edebiyatın erişilmez dehalarından Kurt Vonnegut'un başyapıtlarından biridir. Kıyamet öncesi sessizlik ile kıyamet sonrası sessizlik arasına sıkıştırılmış bir kahkaha fırtınası sizleri bekliyor. Dwayne Hoover delirmenin eşiğinde bir otomobil satıcısıdır. Tüm acemi deliler gibi Dwayne de deliliğinin şekil ve yön edinebilmesi için bazı kötü fikirlere muhtaçtır. Bu kötü fikirleri Dwayne Hoover'a veren Kilgore Trout. Kilgore Trout bir bilim kurgu yazarıdır. Kötü fikirlerin özü ise şu: Dünyadaki herkes, Dwayne Hoover hariç, birer robottur. Özgür iradeye, sadece Dwayne Hoover sahiptir. Şampiyonların Kahvaltısı'nda Kurt Vonnegut insanoğlunun en zorlu meselelerine korkusuzca dalar.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Yine Körlük'ün adı bilinmeyen ülkenin adı bilinmeyen kentindeyiz. Üstelik yaşanan trajedinin üzerinden çok da geçmemiş, uyandırdığı dehşetin hatırası taze, mağdurları da hâlâ sağken yeni bir felaket, daha doğrusu olağandışı bir hal geliyor kentin başına. Seçim yapılıyor, sandıklar kuruluyor.
Ancak beklenmedik bir şey oluyor ve oyların büyük çoğunluğu boş çıkıyor. Hükümet bir komplo şüphesiyle derhal teyakkuza geçerek bu beklenmedik durumu siyasal düzenin çarkları içinde öğütmeye çalışıyor; sonuç alamayınca da çareyi sıkıyönetim ilan ederek kenti terk etmekte buluyor. Fakat beklentinin aksine, düzenin yokluğunda düzensizlik baş göstermeyince, onu çıkarmak da yine siyasal erke düşüyor.
Saramago, hiciv ile alegoriyi derin bir kavrayış ve keskin bir görüyle harmanladığı, o muazzam dil cambazlığıyla devamlı eşeleyerek zihnimizde karıncalanmadık yer bırakmadığı bu unutulmaz eserinde, hamaset denen düşünce fukaralığının ve onun kovuklarında yuvalanan güç saplantısının ipliğini pazara çıkarıyor. Fars hiç bu kadar trajik anlatılmamıştı.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…