Arama

Yunus Emre şair tezkirelerinde neden yer almadı?

Yüzyıllar ve çağlar ötesinden Türkçeyi "ses bayrağı" yaparak günümüze kadar yaşatan dil ustası Yunus Emre, kültürümüzün temel taşlarındandır. Daha yaşarken şiirleri dillere destan olan ünlü mutasavvıfın, Osmanlı'da şairlerin biyografilerini içeren pek çok tezkirede yer almadığını biliyor muydunuz? Büyük Türk mutasavvıfı, hak aşığı ve Türk dilinin usta yorumcusu Yunus Emre'ye dair ayrıntıları sizler için derledik.

  • 4
  • 13
TÜRK TASAVVUF EDEBİYATI'NIN ANADOLU'DAKİ KURUCUSU
TÜRK TASAVVUF EDEBİYATI’NIN ANADOLU’DAKİ KURUCUSU

Her müminin arzuladığı ilahi aşkı anlattığı şiirlerini halk diliyle yazan Yunus Emre, Türkiye Türkçesinin tarihi devresinin ilk safhasını teşkil eden ve "Eski Anadolu Türkçesi" adı verilen bu şivenin oluşmasında rol oynamakla beraber Türk tasavvuf edebiyatının Anadolu'daki kurucusu olarak da kabul edildi.

Yunus Emre Divanı'ndan seçmeler

  • 5
  • 13
ESERLERİNİN MAHİYETİ
ESERLERİNİN MAHİYETİ

Ümmi olduğu iddia edilen, Türk-İslam halk düşüncesinin en önemli yapı taşlarından Yunus Emre'nin 1307-1308'de yazdığı "Risaletü'n-Nushiyye" ile vefatının ardından sevenlerinin derlediği şiirlerinden oluşan "Divan" isimli iki önemli eseri bulunuyor. Yunus Emre'nin "Risaletü'n-Nushiyye" adlı mesnevi tarzında kaleme aldığı eseri dini ve tasavvufi öğütleri, diğer eseri "Divan"ı ise henüz hayattayken Anadolu'da dilden dile dolaşmaya başlayan şiirleri içerdi. Eskiden beri halk arasında çok fazla okunduğu için Yunus Divanı'nın eski nüshalarına rastlanmamaktaydı. Hayattayken dahi dilden dile dolaşan Yunus'un Divanı'nında yer alan ilahiler, asırlar boyunca Anadolu'dan Balkanlar'a kadar Türk- İslam kültürünün ortak bir sesi haline geldi.

Bir aşk eri; Yunus Emre

Yunus, nasihatlerini içeren Risaletü'n-Nushiyye eserinde ise "vahdet-i vücud" felsefesini konu edindi. Bu felsefe Yunus'un ağzından kuru kavramlar halinde değil, yaşayan, duyulan bir "hakikat" şeklinde tecelli etti. . Uzun yıllar boyunca büyük sanatkarların elinde işlene işlene derin bir kudrete sahip olan Farsça ile Mevlana nasıl vahdeti vücud felsefesini en kuvvetli biçimde ifade ettiyse Yunus da sade Türkçe ve hece vezni ile aynı kudret ve kabiliyeti gösterdi.

Şiirlerinin ışığında Hak aşığı Yunus Emre

  • 7
  • 13
YUNUS'UN ŞAHSİYETİYLE TEŞEKKÜL EDEN MİLLİ SANAT ANLAYIŞI
YUNUS’UN ŞAHSİYETİYLE TEŞEKKÜL EDEN MİLLİ SANAT ANLAYIŞI

Yunus Emre'nin sanatı tamamıyla milli bir bir sanattı. Sanatına bu dokuyu veren unsurlar arasında Anadolu'da yaygınlaşmaya başlayan sufi felsefesi ve milli vezin olan heceyi kullanması yer almaktaydı. Bu iki unsur Yunus'un şahsiyetiyle birleşince ortaya yepyeni bir sanat ortaya çıkardı. Yunus'un şahsi imzasını taşıyan bu milli sanat şeklinin özellikleri Fuat Köprülü'ye göre, "samimiyet, dilde basit ve sade söyleyiş ve açıklıktı." Bu sebeple Yunus'u okuyanlar karşılarında sade, masum, ruhu şefkat dolu bir dervişin, Yaratıcı'ya, kainata ve insana dair terennümlerini bulmaktaydı.

  • 8
  • 13
EN MÜŞKÜL KONULARIN YALINLAŞTIĞI DİZELER
EN MÜŞKÜL KONULARIN YALINLAŞTIĞI DİZELER

Tasavvuf felsefesi, metafizik gibi derin ve zor konular Yunus'un kaleminde hayret verici bir açıklık ve basitliğe kavuştu. Sanatındaki bu kudretlerinden dolayı sufiyane şiirleri Anadolu'da süratle yayıldı ve az zamanda birçok takipçisi yetişti. 15.yüzyıla kadar İran tasavvuf edebiyatının güçlü tesiri altında kalan Anadolu edebiyatı bir taraftan Mevlana, Sultan Veled, Attar, Senai, Sadi gibi isimlerin başarısıyla İran edebiyatının büyüsüne kapılırken diğer taraftan da Yunus'un sufi kişiliği ile canlandırdığı milli edebiyat tarzına yöneliyordu. Orta Asya'da Ahmed Yesevi ve dervişlerinin hikmetleriyle başlayan çığırı Anadolu'da devam ettiren Yunus, sufi kaynağı milli bir çehreye büründürdü. Böylece İran merkezli klasik sufi terminolojisini Türkçeleştirdi.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN