Karne alan öğrenciye nasıl davranılmalı?
Çocuklar kadar ebeveynlerin de oldukça önemsediği ve heyecanını üst seviyelerde yaşadığı karne ile ilgili unutulmaması gereken konular var. Her çocuk başarılı bir karne alamayabilir ve onlara gösterilen tepkiler, çocukta olumsuz benlik gelişimi ve güven eksikliğine sebep olabilir. Peki karne alan çocuğa nasıl davranılmalı? Tatil süresince öğrenciler neler yapmalı? Veli başarılı veya başarısız karneye nasıl tavır göstermeli?
Giriş Tarihi: 17.01.2019
15:39
Güncelleme Tarihi: 18.01.2020
12:03
ÇOCUĞUNUZU BAŞKALARIYLA KIYASLAMAYIN
Karnesi kötü olan öğrenci için ailesinin tutumu ve tepkisi önemlidir. Alınan karneye gereğinden fazla anlam yükleyen aileler, çocuklarını aşağılayıcı, kıyaslayıcı, utandırıcı davranışlar sergiler. Bu davranışlar, çocuklarda olumsuz bir benlik gelişimine ve kendine güven eksikliğine neden olur. Çocuğun kendine güvenini ve motivasyonunu olumsuz etkileyen en etkin davranışlar arasında, kendisinin sınıf arkadaşları veya başka çocuklarla kıyaslanmasıdır.
Çocuklar başkaları ile kıyaslandıkça, ailelerine karşı daha agresif ve saldırgan olurlar. Çünkü bu çocuklar, ailelerini hiç memnun edemeyeceklerini düşünürler. Yaşadıkları hayal kırıklıkları kendi kapasitelerini engeller, hayat boyu ailelerini memnun etmeye çalışır ve etraflarını kontrol ederek yoğun bir kaygı yaşarlar. Çocuğun kapasitesinin üstünde beklentilere sahip olmak ve yüksek hedeflere ulaşamadığını görmek, karne döneminde hem aileler hem de çocuklar için baskı ve kaygı yaratır.
BAŞARILI KARNE AŞIRI COŞKUYLA KARŞILANMAMALI
İyi bir karneyi aşırı coşkulu bir şekilde karşılamamak gerekir. Yani kötü karnede olduğu gibi iyi karnede de aşırı tepkilerden kaçınmak gerekiyor. Eğer çocuk ailesinin başarıya aşırı derecede önem verdiğini düşünürse, onların sevgisini ve takdirini kazanmak için performans kaygısı ve sınav kaygısı yaşayabilir.
ÇOCUĞUNUZLA BİRLİKTE BİR SONRAKİ DÖNEMİ PLANLAYIN
Çocuğun iyi olan dersleri için ise takdir etmeyi atlamadan, bir sonraki dönem eksiklerini nasıl tamamlamayı düşündüğü sorulmalı ve bu konuda beraberce bir plan hazırlanmalıdır. Örneğin; matematik dersinden kötü notlar aldıysa her hafta sonu, o hafta okulda işlenen derslerin üzerinden gitmeye birlikte karar verilebilir. Ya da İngilizce notları düşük ise, bilgisayarda keyifle oynayabileceği bir yandan da İngilizcesini geliştirebileceği bir oyun araştırılabilir.
Çocuğun karnesindeki her kötü not, çocuğun, ailenin ve okulun değerlendirilmesi gerektiğini gösterir. Yapılan değerlendirme hataların ve yanlışların görülmesini, eksikleri gidermek için yeni planlar yapılmasını sağlar. Bu değerlendirme yapılırken, çocukla birlikte olunmalı ve mutlaka onun da konu ile ilgili fikirleri sorulmalı. Çocuğa karşı yargılayıcı, sinirli, ısrarcı olmayın. Sadece çocuğu dinleyin, kendisinin de yaşadığı durumla ilgili çözüm yolu üretmesine olanak verin. Yaşadığı duyguları, okul ve karne hakkındaki düşüncelerini, tepkileri küçümsemeyin ve eleştirmeyin.
ÖDÜLÜN DE BİR SINIRI OLMALI
Karnesi başarılı olan çocukları ödüllendirirken, abartmamaya özen gösterin. Çocuğun büyük hediyeler için değil, geleceği için çalışmasını sağlayın. Ayrıca çocuğa verilecek hediyelerin, okul başarısına ve bireysel gelişimine katkı sağlayacak hediyelerden seçilmesine dikkat edin. Maddi değeri yüksek hediyeler yerine yaşına uygun, işlevselliği yüksek hediyeler tercih edin. Hediyelere ek olarak, çocuğa sözel olarak da başarıları hakkında bol geri bildirimlerde bulunun.
CEZA VERMEDEN EVVEL ÇOCUĞUNUZU DİNLEYİN
Çocuk karnesi ile eve geldiğinde hızla göz atmak ve hemen tepki vermek yerine, onunla karne üzerinde konuşmak için uygun bir zaman belirlenmelidir. Kötü notlar için onu cezalandırmak yerine düşük notları ve/veya öğretmenlerinin olumsuz yorumları hakkındaki fikirleri sorulmalıdır. Önce çocuk dinledikten sonra, dersler ve notlar üzerinde birlikte konuşulmalı ve anne-babanın fikirlerini uygun bir dille kendisiyle paylaşması gerekir.
Çocuğu cezalandırmak anlık bir çözüm üretebilir fakat uzun süreli çözümler için olanak vermez. Ceza vermek, çocuğun kişisel gelişimini engeller. Anne ve babanın çocuğu cezalandırmadan önce başarısızlığın altındaki nedenleri iyi araştırması gerekir. Baskıcı tutumları destekleyen cezalar, çocuğu duygusal ve zihinsel olarak olumsuz etkiler.