İstanbul tarihinde iz bırakmış 10 motif
Sekiz köşeli yıldızın sekiz cenneti simgelediğini biliyor muydunuz? Ya da mühr-i süleyman motifini Barbaros Hayrettin Paşa'nın gemilerinde bayrak olarak kullandığını. İşte İstanbul tarihinde iz bırakmış 10 motifi sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 21.05.2019
17:17
Güncelleme Tarihi: 28.05.2019
16:53
Osmanlı dönemindeki ilk karanfil motifi 16. Yüzyıla aittir ve bugün İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi'nde Muhibbi Divanındaki halkarlarda, yalın ve katmersiz olarak lalelerle, servilerle ve diğer çiçeklerle birlikte kompozisyonlarda yer almıştır. 16. Yüzyıldan itibaren çinilerimizin ayrılmaz bir elemanı olan karanfil, taş, kumaş, mermer, ahşap gibi yüzey uygulamalarında sıkça görülür.
Divan edebiyatın vazgeçilmezlerinden olan karanfil, Baki'nin bir gazelinde olduğu gibi 16. yüzyıldan itibaren divan şiirinde de çok kullanıldı.
İstanbul'un çiçeklerinden olan karanfil de lale ve gül gibi 16. Yüzyıl İstanbul'unda yetiştiriciler arasında pek makbul bir çiçek oldu. Yetiştiricisine prestij kazandırılan bu çiçek, 18. yüzyıl ve sonrasında çiçek kataloğu yapan ve şüküfename olarak adlandırılan eserlerde de yer bulmuş önemli bir motiftir. Resmedilen çiçeklerin hemen hemen tümünün yer aldığı şüküfenamelerin yanı sıra sadece karanfil için yazılmış eserler de mevcuttur.
Türk çini sanatında karanfil, lale ve gülden sonra en çok kullanılan motiftir. 16. yüzyıldan itibaren Topkapı Sarayı başta olmak üzere İstanbul camilerinin çinilerinde yer alır.
Karanfil motifi başta lale olmak üzere sümbül ve gül motifiyle beraber Türk kumaşlarında da kendisine yer bulmuş bir çiçektir. Karanfil 16. yüzyıl sonralarında bilhassa 17. yüzyılın ilk yarısında kumaş desenlerinde çok tercih edilmişti.
Kalem işi sanatımızda da önemli örnekleri bulunan karanfil motifini bilhassa Lale Devri süslemelerinde görürüz.