Arama

Fanus içinde bir cennet: Kekova

Turizmin başkenti Antalya'da, Ortaçağ'dan bugüne kültürel ve tarihi izleri barındıran, Akdeniz'in en temiz denizine sahip Kekova, saf güzelliğiyle ziyaretçilerini hayran bırakıyor.

Fanus içinde bir cennet: Kekova

Uzun yıllar Likya Uygarlığı'nın daha sonra da Roma, Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluğu'nun etkisinde kalan yörede, bugün de küçük yerleşim alanları bulunuyor.

Fanus içinde bir cennet: Kekova

Doğal güzelliklerin yanı sıra antik ve tarihi eserlerin zenginliği, bölgeyi arkeoloji turizmi açısından çekici kılıyor.

Fanus içinde bir cennet: Kekova

Bölge, Likya yazısı ile yazılmış kitabeli mezarlar, kıyıda su içinde Likya tipi lahitler, mendirek ve yapı kalıntıları, ortaçağ kalesinin içinde kayaya oyulmuş tiyatro, kaya mezarları, su sarnıçları, kuzeyde lahitlerden ve az sayıda kaya mezarlarından oluşan nekropol sahası, antik mezarlar ile su içinde kalmış rıhtım, antik kent içinde yüzlerce yıllık Osmanlı camilerinden oluşan zengin bir tarihi mirasa sahip.

Fanus içinde bir cennet: Kekova

İster denizden kıvrılarak mavi dalgaların üstünden, ister dağları aşarak patikaların içinden inilen Üçağız, kıyıya dizilen Kale, Çayağzı ile bugünün, dünün ve önceki günlerin egzotik birlikteliğiyle sarmalanmış Akdeniz mavisine bürünmüş, yarısı su üstünde, yarısı su içinde kalmış kent, ziyaretçilerine hayran bırakıyor.

Fanus içinde bir cennet: Kekova

Batık kenti barındıran bölge, tarihi dokusu ve tertemiz denizi ile de ilgi çekiyor. Denizcilerin sığınak yeri, gemi inşaa ve onarım üssü olarak kullanılan, bugün "batık kent" olarak adlandırılan adanın kuzeybatı kıyılarındaki kalıntılar, M.Ö 5. yüzyıl'dan beri ticari ve askeri merkez olarak kullanılmış olan Kekova'nın en renkli köşesi.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN